Akşener'den AB'ye: "Utanıyor musunuz?"

Akşener'den AB'ye: "Utanıyor musunuz?"

Partisinin grup toplantısında konuşan İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Doğu Akdeniz'deki faaliyetler için yaptırım kararı alan AB'ye sert tepki gösterdi.

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, partisinin grup toplantısında gündeme ilişkin çarpıcı açıklamalarda bulundu.

Akşener'in açıklamalarından satır başları şu şekilde:

"TÜRK DEMOKRASİSİNİ TAMAMLAMA GELENEĞİ 17 DEĞİL 5 BİN YAŞINDA"

"Bundan 3 yıl önce devlet içine yuvalanmış, yuvalandırılmış alçak bir güruhun kalkışmasına tanık olduk. Askerin, polisin, yargının içine sızmış sızdırılmış eli kanlı bir çete Türk devletine kalkışma yaptı. Millet iradesinin tecelli ettiği meclisimizde önerge verdik, sorumlular kimse araştırılsın dedik. 15 Temmuz gecesi tankların önüne dikilerek şehit olan, gazi olan vatandaşlarımıza aziz milletimize sözümüz var. Buradan bir kez daha demokrasi şehitlerimize Allah’tan rahmet, gazilerimize sağlık dolu bir hayat diliyorum. Yalnız bir eksiği de tamamlamayı görev sayıyorum. Türk demokrasisini tamamlama geleneği 17 değil 5 bin yaşında. Bu toprakları kanları ve canlarıyla bize yurt yapan, başta İstiklal savaşımızın Başkomutanı Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere tüm şehit ve gazilerimize rahmet diliyorum. Samsun’da, Sivas’ta, Erzurum’da Conkbayırı’nda destan yazan kahramanlarımıza selam olsun. Bağımsızlığın temellerini atan birinci meclise selam olsun. Allah bize şehitlerimize layık olmayı nasip etsin. Ne yazık ki geçtiğimiz hafta içimizi yakan şehit haberleri ile yüreğimiz yandı. Geçtiğimiz günde Tunceli'de iki yavrumuz teröristlerin döşediği mayın yüzünden hayatını kaybetti. Canım Nupeldam, abilerinle birlikte huzur içinde uyu. Allah’ım Mehmetçiklerimizi muzaffer eyle. Aziz şehitlerimizin ailelerine sevdiklerine başsağlığı diliyorum."

"DAMADI GÖREVDEN AL DEDİK, ETRAFINDAKİ EN GÜVENİLİR KİŞİLERİ GÖREVDEN ALDI"

"Geçim derdi altında ezilen, ne yapacağını bilemeyen vatandaşlarımıza iktidar yine hikayeler anlatıyor. Biz hazinenin başından damadı al dedik, o gitti damadın etrafında güvenilir kim varsa görevden alıyor. Döviz ve faiz düşmesin diye her şeyi yapıyor. Tam dolar düşecek gibi oluyor, damat bir sunum yapıyor dolar yine fırlıyor. Faizler düşecek gibi oluyor, Merkez Bankası Başkan Görevden alınıyor. Krizdeki Yunanistan, Pakistan, darbeci Sisi’nin yönettiği Mısır Türkiye’den daha az riskli görülüyor."

"BÖYLE GİDERSE TL DEĞER KAYBEDECEK, ENFLASYON ARTACAK"

"Bu aralar öncelikli bir başka sorunumuz da var. Görünen o ki Sayın Erdoğan Merkez Bankası'nın faizi indirmesini isterken, ihtiyat akçesinin de daha fazlasını almak istiyor. Bunu bir yararı olmayacak sayın Erdoğan. Küçük esnafımız, sanayicimiz için önemli olan orta ve uzun vadeli faizlerdir. Merkez Bankası’na faizleri indir başkası yaptığınızda belki gecelik faiz düşer ama orta ve uzun vadeli faiz artar. Çünkü yatırımcı bunun risk ve enflasyon getireceğini gördü. Keşke her şey emrettiğinizde ve istediğiniz gibi gerçekleşse. Ekonomi, bilim ve teknoloji bu şekilde gelişmiyor. Bu şekilde devam ederse TL değer kaybetmeye devam edecek, enflasyon artacak. Çünkü ithalat bağımlılığı giderek artıyor. TL değer kaybettiğinde ithal edilen ara malın değeri daha da artacak. Böylece 30’lara yükselmiş üretici enflasyonu daha da artacak. Bu durum dar gelirli vatandaşı daha kötü etkiliyor. Emekçinin kuş kadar maaşı daha da azalıyor. Faiz serbesttir, enflasyon sonuçtur düşüncesi ile emir vermeye devam ederseniz bu böyle devam eder. Eğer bir ülkede tasarrufları artırırsan dışarıya muhtaç kalmadan ülkene kaynak aktarırsın. Tasarrufa devlette gideceksin. Ama gitmiyorsun. Nereden biliyorum? Merkez Bankası’nın ihtiyat akçesine göz diktiğin için, bütçe açığı hedefine 6 aydır ulaştığın için biliyorum. Bu arkadaşların 'itibardan tasarruf olmaz' diye bir inançları var. Değişik bir felsefe, idiotloji… Önce bu felsefeyi bir kenara bırakacaksın. Sayın kayınpeder, yalanla, dolanla devlet yönetilmez. Artık millete masal anlatmaktan vazgeçin. Önce tehlikeyi ortaya koyun ki tedaviyi hep birlikte bulalım. Birkaç uçak satın, ballı ihalelere son verin."

"SADECE KENDİLERİ DEĞİL, EŞLER, DOSTLARI, İŞ ORTAKLARI LÜKSE ALIŞTILAR"

"Sadece kendileri değil, eşler, dostları, iş ortakları lükse alıştılar. Ne verirsen ver doymuyorlar. Milletimiz umut ve çözüm bekliyor. Kurulduğumuz günden bu yana konuşmamıza engel oldular. Suni gündemlerle milletimiz bölmeye çalıştılar. Ama artık işlemiyor. İYİ Parti sonrası oluşan yeni siyasi denklemde artık rahatlar bozuldu. Artık her siyasi parti milletin değerleri ile barışmak zorunda, milletin sorunlarını konuşmak zorunda. Bundan sonra Türkiye’yi şahlandıracak siyaseti ortaya koyacağız. Dünyanın en değerli topraklarında yaşıyoruz. İnsanlığın geçmişine ışık tutan 12 bin yıllık bir tarihe ev sahibi yapıyoruz. 4 mevsimin yaşandığı muhteşem bir iklime sahibiz. Yeter ki kullanmasını bilelim. Türkiye’nin neler kadir olduğunu sizlere göstereceğiz. Yolsuzluğun tüm yolları tıkandığında millete ait olanlar millet için harcandığında zenginliğin nasıl olacağını göstereceğiz."

"Size Türkiye’nin nasıl büyük bir ülke olduğunu değerlerimizi unutturdular. Siyasette bundan sonra çözümler konuşulacak. Tüm siyasi partiler İYİ Parti ile rekabet etmek için çözüm yollarını konuşturacaklar. Siz bu ülkede birilerinin rahatını bozdunuz. Siz milletin çok zor durumda hissettiği bir dönemde o şeffaf camı parçaladınız. Bugün bu ülkede farklı şeyler konuşuluyorsa sebebi sizsiniz. Partiyi kurarken belli ilkelerde uzlaşan herkese teklif götürdük. Çoğu kişi haklıydı iktidardın ceberrutluğundan korktu. Ama bir avuç, belki Kürşat’ın kırçerisi… Bir araya geldiniz ve İYİ Parti’yi kurdunuz. İYİ Parti kuruldu, korku duvarı yıkıldı, Türkiye nefes aldı. Hepinizle gurur duyuyorum, Allah razı olsun sizden. Ülkemiz devasa diplomatik sorunlarla karşı karşıya kaldı."

YAPTIRIM UYGULAMA KARARI ALAN AB'YE: "UTANMIYOR MUSUNUZ?"

"Akdeniz’deki sondaj çalışmaları Türkiye'nin hakkıdır ama dün yapılan hataları görmezden gelemeyiz. 2004’te Kıbrıs AB’ye üye yapılırken veto hakkımızı kullanmadık. Adaların işgaline sessiz kalırsanız Ege’yi kayberiz dedik. Adasından vazgeçenin denize sahip olması mümkün mü? Ama yaptırım kararı alan AB’ye bir çift sözümüz var: Kendinizi medeniyetin beşiği kabul ederken, Akdeniz’deki hukuksuzluğa sahip çıkmaya utanmıyor musunuz? Siz bu tutum ve davranışı gösterdiğiniz sürece İYİ Parti sonuna kadar bu tavrınızın karşısında tavır almaya devam edecektir. Ege bir Yunan denizi değildir. Akdeniz'in her metrekaresi Rumların kıta sahanlığı içinde hiç değildir. İşe işgal altındaki adalarınızı geri almakla başlayın, şımarık Yunan askerlerinin mangal partilerine son verin.

HDP'YE YANGIN TEPKİSİ: "LOGONUZDAKİ AĞACI SÖKÜN"

"Vatan toprağı kutsaldır. Vatanın toprağı kadar, insanı bitkisi, hayvanı kutsaldır. Son günlerde içimizi acıtan yangınları izliyoruz. Dalaman’da Göcek’te yanan ağaçları görünce benim de içim yandı. Kaybettiğimiz ormanları yerine koymamız en az 100 yıl gerektiriyor. Dalaman ve Fethiye’deki yangınları terör örgütü PKK’nın bir kolu üstlendi. PKK’nın sözcüsü olan sözde siyasi parti HDP’ye sesleniyorum. Eğer bunu da meşru görüyorsanız logonuzdaki ağacı sökmekle başlayın. THK’nın uçakları yangınlar söndürülürken neden kullanılmadı? İmar iddiaları havalarda uçuşuyor. Böyle ciddiyetsiz bir yönetim anlayışı olur mu? İşinizi hakkıyla yapamıyorsanız o koltuklarda oturmayacaksınız."

"HODRİ MEYDAN AĞALAR"

"Biliyorsunuz FETÖ’nün siyasi ayağı araştırılsın diye verdiğimiz önergeler iktidar partisinin oyları ile reddediliyor. Ama bununla kalmayıp emirle hakkımda soruşturma açtılar, ifademi bile almadıkları soruşturma için gizlilik kararı verdiler. Dün bir dilekçe verdim ve hakkımda yapılan soruşturmanın at izi mi it izi mi olduğunun tespiti, bu sürecin sorumlularının tespiti, FETÖ’nün siyasi ayağının ifadelerim ile hızlıca tespiti ve Türk siyasetinin şeffaflık ilkelerine sıkı sıkıya bağlanması için hakkımda yürütülen soruşturmanın gizlilik kararının kalkması ve ifademin alınmasını talep ettim. Hodri meydan ağalar. İyilerin cesaretini görmeye hazır olun. Milletimiz doğruları görsün, yalan son bulsun."

İlgili Haberler