AKP'li vekile de "Cumhurbaşkanı'na hakaret" davası açılacak mı

"Kaçak saray" üzerine düşüncelerini paylaşan 16 yaşındaki lise öğrencisi tutuklandı.

"Hitler'e benzetecek şekilde bıyıklı afişini" asan gence dava açıldı.

Polisin harç pulu yüzünden tartışıp da "Cumhurbaşkanı'na hakaret etti" diye şikayet ettiği vatandaş hakkında soruşturma başlatıldı.

TÜRGEV fezlekeleriyle ilgili haberinden dolayı açılan davada "akrostişli savunma" yapan yazı işleri müdürünün hapsi istendi.

Düzenledikleri yürüyüşte "memleketi soyanlar" hakkında attıkları sloganlardan ötürü 24 sendikacı tutuklandı.

"Anayasa'yı çiğneme, tarafsız ol, ancak ondan sonra başımızın üstünde yerin var" diyen belediye başkanı dava yağmuruna tutuldu.

Yüzüklerin Efendisi'nin "Gollum"uyla yan yana resmini asan doktorun hapsi istendi.

Muhalefet partilerinin gençlik kolları başkanları, il başkanları, ilçe başkanları, milletvekilleri...

Sonra gazeteciler, sanatçılar...

Sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri...

Çiftçi, esnaf, emekli, şehit anası...

Kimler kimler, ne sebeplerle tattılar son dönemin en yaygın suçunun faili ilan edilme duygusunu;

Bizim gazete mesela, önce sırf bir siyasi parti liderinin sonra da milletvekilinin demecini yayınladığı için davalık oldu. Hakaret ise sözü söyleyene de açılması gerekirdi değil mi davanın ama yok! Sözü söylemek değil söylenmiş, alenileşmiş sözü yayınlamak hakaret!

Velhasıl-ı kelam bu durumda Oktay Vural haklı;

Bir hakaret davası da,"Bu coğrafyada üç hedef vardı son dönemde. Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, bir; İmralı, iki; Barzani, üç..." diyen AKP milletvekilinin hakkı!

Şimdi "ama Cumhurbaşkanı da "Sayın" demişti niye hakaret saysın ki bu sözleri" diyenler çıkabilir.

Yok efendim, öyle değil...

Madem Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun açıkladığı gerekçelerde, Cumhurbaşkanına hakaret suçunda "kişisel alınganlık" değil "Cumhurbaşkanı'nın sosyal değeri"ne dair toplumun düşünce ve duygularının sarsılıp sarsılmadığına bakılıyor...

Madem "topluma hakim olan ortalama düşünüş" baz alınıyor.

Cumhurbaşkanı ne demiş olursa olsun, o AKP'li vekilin "İmralı" diye andığı Öcalan hakkında "topluma hakim olan ortalama düşünce";

Eli kanlı bir katil olduğu yönünde midir?

Evet!

Bir cani olduğu yönünde midir?

Evet!

Bölücü terör örgütü PKK'nın başında mıdır, yani bölücü terörist başı mıdır?

Evet!

O zaman bir Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olarak benim için Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı'nın terörist başıyla bir tutulması hakarettir!

"Hitler bıyığı" çağrışımından yola çıkarak dava açılıyorsa bu aleni özdeşleştirmeye haydi haydi açılması gerekmez mi?

Hele hele, son dönemde askere, polise, medyaya düzenlenen operasyonlardaki temel motivasyonun "Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı'nı uluslar arası mahkemelerde yargılatacaklardı", "Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı'nı terör örgütlerine destekle suçladılar" vs. olduğunu da dikkate alırsak;

Ne farkı var?

Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı'nı, idam cezası kaldırılmamış olsa idam edilmiş olacak, terör suçundan ağırlaştırılmış müebbete mahkum yaşayan en azılı teröristle "aynı misyona sahipmiş" gibi göstermek ne?

Yazarın Diğer Yazıları