Bünyamin Öztürk / Yeniçağ
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun 4 gün önce yaptığı, “Devletin uçağıyla, forsuyla, arabasıyla, makam
arabasıyla evet propagandası yapıyorlar. Bir de dönüp, ’Biz mağduruz’ diyorlar. Asıl mağdur biziz. Siz bizim paramızla bizim aleyhimize propaganda yapıyorsunuz” diye tepki gösterdiği eşitsizlik için aynı partinin Yerel Yönetimlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Seyit Torun, “Şu anda AKP devleti ile karşı karşıyayız ve bunun karşısında çalışma yürütmeye çalışıyoruz” diye konuştu.
Anti demokratik bir süreçten geçildiğini belirten Seyit Torun, AKP’nin anayasayı değiştirme planına bu yetersiz şartlarda karşı çıktıklarını söyledi. “AKP kendine mağduriyet hikâyesi yazıyor ancak asıl mağdur başkanlık sisteminin ülkeye yaşatacaklarını anlatmaya çalışan bizleriz” diyen Torun, şöyle konuştu: “Cumhurbaşkanı ve başbakan devletin bütün imkânları ile propaganda yapıyor.
AKP’li belediyeler bizlere ne salon ne de billboarlarda yer veriyor. Bir AKP devletine karşı seçim çalışması yapmaya çalışıyoruz. Türkiye OHAL koşullarında ve anti demokratik bir ortamda referanduma gidiyor.” CHP’li Ceyhun İrgil de yaptığı açıklamada, Başbakan Binali Yıldırım’a, “Eğer devlet bütçesinden harcama yapılıyorsa, bu, bütçenin hangi kaleminden karşılanmaktadır? Devlet imkanları ile yapılan ’evet’ mitinglerinin ve toplantılarının devlet ve millet hazinesine maliyeti ne kadardır?” diye sormuştu.
AKP, referandumdan evet çıkarmak için kanunları hiçe saydığını aktaran Bağımsız Balıkesir Milletvekili İsmail Ok da, “Batı ülkeleri ile yaşananlardan mağduriyet çıkarmak istiyorlar ancak daha fazlasını Türkiye’de kendileri hayır çalışması yapan insanlara yapıyorlar” dedi. “İktidar partisi tarafından şu anda devlet gücünü kullanılarak evet çıkması için ne kanun ne insan hakları dikkate alınmıyor” diyen Ok, şöyle konuştu: “Hem OHAL şartlarında referanduma gidiyorsun hem de Hayır diyenlerin toplantı yapmalarına izin vermiyorsun. Her türlü engellemelere ve saldırılara rağmen çalışma yürütülüyor. Bütün bunlar gösteriyor ki AKP çaresizlik içinde. Hayır çıkmasından korktukları için ellerinden ne geliyorsa yapıyorlar.”