AKP iktidarında ‘yerli ve milli’ kalmadı

AKP iktidarında ‘yerli ve milli’ kalmadı

AKP'nin 17 yıllık iktidarı, yerli ve milli sermayeyi sürekli aşağı çekti. İktidarın ‘Yerlilik ve millilik’ söylemine rağmen TEKEL, TÜPRAŞ ve şeker fabrikaları gibi önemli kuruluşlar satılırken, ülkenin en büyük 10 sanayi kuruluşunun hiç birinin yüzde 100 yerli sermayeli olmadığı ortaya çıktı.

İktidarın ekonomide ‘yerli ve milli’ söylemlerine rağmen 17 yılda ülkedeki yerli sermayenin giderek azaldığı ortaya çıktı. AKP’nin 17 yıllık iktidarı boyunca TEKEL, TÜPRAŞ ve şeker fabrikaları gibi ülkenim yerli ve milli kuruluşları satılırken, Türkiye’nin en büyük 10 sanayi kuruluşunun hiç birinin yüzde 100 yerli sermayeli olmadığı ortaya çıktı. Başka bir ifadeyle yerli ve milli sanayi söylemi siyasi bir propagandadan öteye gitmediği ortaya çıktı.

TEKEL, TÜPRAŞ, ŞEKER FABRİKALARI VE DAHA FAZLASI

Birgün gazetesinden Ozan Gündoğdu’nun haberine göre, 2002’de büyük şirketlerin dışında kalan işletmeler küçük ölçekli üretim kapasitesine sahip olduğu için listede aşağıda kalan işletmeler bugün olduğu gibi dün de genellikle yerli sermayeliydi. Ancak sanayi kuruluşlarının tepesine yani ilk 10’a ve ilk 20’ye odaklanıldığında sermayenin yabancılaşması göze çarpıyor. 2002’de üretimden satışlara göre en büyük 10 sanayi kuruluşunun 7’si ilk 20 sanayi kuruluşunun ise 13’ü tamamen yerli sermayeliydi. Milliliğin tanımını tüm yurttaşların vergileriyle finanse edilen olarak yaparsak eğer, 17 yıl önce ilk 10 sanayi kuruluşunun 4’ü milliydi, başka bir deyişle kamu sermayeliydi. Böylece tümü hem yerli hem de milli olan ilk 10’daki sanayi kuruluşları Elektrik Üretim AŞ, Türkiye Şeker Fabrikaları ve TEKEL yıllar içinde özelleştirildi. TEKEL sigara fabrikaları 2006’da British American Tobacco’ya devredildi. İçki fabrikaları ise önce Mey içki’ye daha sonra da 2004’te İngiliz Diageo şirketinin eline geçti. Türkiye Şeker Fabrikaları’nın çoğu Cargill’e ve başkaca özel şirketlere satıldı. Elektrik Üretim AŞ ise santralları Cengiz, Limak, Bereket, Çelikler gibi şirketlere satıldığı için ilk 10’daki yerini koruyamadı. Türkiye’nin en büyük sanayi kuruluşu olan TÜPRAŞ ise 2002’de yüzde 65 oranında milli yüzde 100 oranında yerli sermayeliyken 2004’te Tataristan merkezli Tatneft’e satıldı. Daha sonra satış Ankara 10. İdare mahkemesi tarafından iptal edilince TÜPRAŞ’ın kamunun elindeki yüzde 65’lik hissesi KOÇ-Shell otaklığına satıldı.

SANAYİDE İLK 10'UN HİÇ BİRİ MİLLi DEĞİL YERLİ SAYISI DA AZALDI

Böylece 2002’den 2018’e gelindiğinde sanayinin tepesinde gerek özelleştirmeler yüzünden ulusal/milli sermayeli kuruluş kalmadı gerekse yabancı sermayeyi teşvik eden uygulamalar nedeniyle özel de olsa yerli sermayeli kuruluş sayısı azaldı. Zaten 2002’de Recep Tayyip Erdoğan da yerli ve milli söylemini kullanmıyor hatta “yabancı sermaye için dünyayı gezelim” diyordu. Böylece aradan 17 yıl geçti, yerli sermayeli kuruluş sayısı 17 yılda azaldı. 2002’de 7 olan tamamı yerli sanayi kuruluşu sayısı 2018’e gelindiğinde 5’e indi. Bugün en büyük sanayi kuruluşlarının hiçbiri milli sermayeli değil.

İlgili Haberler