ANKA'nın haberine göre; İkizköy Çevre Komitesi ve bölge halkı, Muğla 1. İdare Mahkemesi önünde basın açıklaması yaparak, yürütmenin durdurulması kararının bir an önce verilmesini istedi.
“Kesilen her dal için etlerimiz parça parça oldu”
Akbelen Ormanı’nda dört gündür ağaç kesimine karşı mücadele eden köylüler, mahkeme önünde toplandı. Komiteden Nejla Işık, “Ciğerlerimiz yanıyor, kolumuz kanadımız kırık. Kesilen her ağaç değil her dal için bizim etlerimiz parça parça oldu. 4 senedir mücadelemiz devam ediyor. 93 yaşındaki insanların gözlerine biber gazı sıktılar. 88 yaşındaki ağaçlara sarılan nenemizi ağaçlardan uzaklaştırdılar. Yangın mevsimi bize yasak, ağacı koruyana yasak, ağacı kesene yasak yok” dedi.
“Adalet istiyoruz hemen bugün şimdi”
Köylülerin avukatı İsmail Hakkı Atal ise, yürütmenin durdurulması talebinde bulunduklarını belirtti. Atal, “24 Temmuz Pazartesi günü sabahtan bu yana Muğla İkizköy Akbelen Ormanı’nda anayasal suç işleniyor. Anayasanın 169. maddesi göz göre göre ihlal ediliyor. Bizim burası ile ilgili Muğla İdare Mahkemesi’nde açmış olduğumuz iki dava var. Bunlardan birincisinde tam 2 yıla yakın süre yürütmenin durdurulması kararı devam etti. Ancak bilirkişilik görevini kötüye kullanan gerçeğe aykırı bilirkişi raporu düzenleyen bir bilirkişi heyetinin raporu ile Muğla 1. İdare Mahkemesi ‘Yürütmenin durdurulması’ kararını kaldırdı.
Biz anayasal suç işleyen bu bilirkişi heyetinin gerçeğe aykırı bilirkişi raporu düzenlemekten ve kasten bilirkişilik görevini kötüye kullanmaktan dolayı Milas Cumhuriyet Başsavcılığı’na şikâyet ettik. Bu 7 bilirkişi hakkında Milas Cumhuriyet Başsavcılığı’nda soruşturma yürütülüyor.
Hukuksuzluğun ikinci boyutu haklarında soruşturma yürütülen bir bilirkişi heyetinin raporuyla yürütmenin durdurulması kararının kaldırılması oldu. Biz pazartesi sabah kesim başlayınca yürütmenin durdurulması talebinde tekrar bulunduk. Kamu düzeninin tesis edilmesi için Muğla 1. İdare Mahkemesi’nin tekrar yürütmenin durdurulması kararı vermesini talep ediyoruz. Bu bizim anayasal hakkımızdır.” diye konuştu.
“Sonuna kadar hakkımızı arayacağız”
Bölge halkından Esra Işık da, ormanlarını korumak için sonuna kadar mücadele edeceklerini söyledi. Işık, “Bu insanlar 4 senedir varlarını yoklarını bıraktılar. Her şeylerini buna adadılar. Buna rağmen karşımızdaki şirketin yoğun baskısı bugüne kadar devam etti. 4 gündür had safhaya ulaştı. Bu insanlar darp edildi. Buna rağmen hala daha orada nöbet tutuyorlar ama o ağaçların kesiliş seslerini duyarak nöbet tutuyor. Şunu bilsinler, bu mücadele sonuna kadar devam edecek. Ne olursa olsun istedikleri gibi bizi baskılamaya çalışsınlar. Sesimizi kısmaya çalışsınlar, kısılmayacak. Sonuna kadar hakkımızı arayacağız.” dedi.