Ahmet Taner Kışlalı anıldı

Ahmet Taner Kışlalı  anıldı

CHP Samsun il örgütü, Prof. Dr. Ahmet Taner Kışlalı'yı katledilişinin 25'inci yılında andı.

CHP Samsun il örgütü, bombalı saldırı sonucu hayatını kaybeden Prof. Dr. Ahmet Taner Kışlalı'yı katledilişinin 25'inci yılında andı.

Sağanak yağış altında gerçekleştirilen anmaya eski CHP İzmir Milletvekili Musa Çam, CHP Parti Meclisi üyesi Nazan Yurttan Güneysu ve birçok partili katıldı.

Anma programında CHP Samsun İl Başkanı Mehmet Özdağ şunları söyledi:

“Ahmet Taner Kışlalı’yı katledilişinin 25. yılında saygı, sevgi ve özlemle anıyoruz. Tam 25 yıl önce bugün Atatürkçü, siyaset bilimci, gazeteci, politikacı Ahmet Taner Kışlalı bombalı bir suikastle katledilmiştir. Tıpkı kendisinden önce katledilen aydınlarımız Turan Dursun, Bahriye Üçok, Muammer Aksoy, Uğur Mumcu, Çetin Emeç gibi. Kışlalı’nın katledildiği gün aynı zamanda 21 Ekim Dünya Gazeteciler Günü olması da katliamın aynı zamanda özgür basına verilmiş bir mesaj alma niteliğini de akıllara getirmektedir. Bir kişi hakkında ideolojik ya da dini tercihleri nedeniyle verilen ölüm kararları ve sonrasında işlenen cinayetlerin failleri bir kişiden ibaret olmaz. Katliamlara cinayetlere giden süreçte kışkırtmalar, hedef gösteren eylemler ve söylemlerle örgütlü bir yapı vardır. Kışlalı'nın suikast kurban gitmesinden sadece bir gün önce Akit Gazetesi'nin manşetten Kışlalı'nın üzerinde çarpı işareti olan bir fotoğrafını yayımlamış olması, bombayı koyan değilse de azmettirenin kimler olduğunu bize açıkça göstermektedir.

"FİKİRLERİYLE YOLUMUZU AYDINLATMAYA DEVAM EDİYOR"

Tüm yaşamını Atatürk devrim ve ilkelerine; çağdaşlaşma ile aydınlanma mücadelesine adayan, namuslu bir bilim insanı, yurtsever bir aydın olan Ahmet Taner Kışlalı'yı katledilişinin 25.yılında saygı, sevgi ve özlemle anıyoruz. Kışlalı, Türkiye’nin içine sürüklendiği karanlığı önceden görerek yaşamının son gününe kadar laik ve demokratik cumhuriyet değerlerine bağlı, gericiliğe karşı ödünsüz bir duruş sergilemiştir. Laik ve aydınlık bir Türkiye idealinin savunucusu olmuş, karanlık zihniyetler tarafından açıkça hedef gösterilse bile bu yolda doğru bildiklerinden ödün vermemiştir. Onsuz geçen 25 yılın sonunda ülkemizin içine sürüklendiği karanlık tablo onu bir kez daha haklı çıkarmıştır. Kışlalı, bugün aramızda olmasa da yazıları, eserleri ve yetiştirdiği öğrencileriyle, savunduğu fikirleriyle yolumuzu aydınlatmaya devam ediyor. 1995 tarihinde Cumhuriyet Gazetesi’ndeki bir köşe yazısından umutsuzluğa kapılanlara şöyle sesleniyor: "Herkesin kendi koşulları içinde yapabileceği o kadar çok şey var ki… Kiminin parası, kiminin enerjisi, kiminin bilgisi, kiminin becerisi, kiminin zamanı var. Yeter ki bunlar bir araya gelebilsin! Karanlıktan yakınacağına bir mum yak!" diyor Kışlalı.

"Mustafa Kemal Atatürk’ün ilkelerini ve devrimlerini asla yok edemeyeceklerdir"

Eski CHP İzmir Milletvekili Musa Çam ise şunları söyledi:

“Bugün 21 Ekim, 25 yıl önce, çok değerli abimiz, hocamız, İzmir milletvekilimiz Ahmet Taner Kışlalı’nın aramızdan ayrılışının 25'inci yılı. Bugün onu Samsun’da sizlerle birlikte anmak, hatırlamak, onunla ilgili cümleleri kurmak, benim için çok özel bir anlamı var. Kendisini 1974 yılında parti okulunda tanıdım. Ölünceye kadar da ilişkilerimiz her zaman çok iyi bir şekilde sürdü. 1977 yılında İzmir milletvekili seçildi. Seçimden sonra kurulan Ecevit hükümetinde kültür bakanı olarak görev aldı. Uzun yıllar partimize büyük emekler verdi, büyük çabalar gösterdi. 21 Ekim 1999 yılında da hainler tarafından kurulan pusuyla da öldürüldü. Ahmet Taner Kışlalı ilk öldürülen devrim şehidi değil. Kubilay’dan beri bu ülkede ilericiler, yurtseverler, cumhuriyetçiler, Atatürkçüler katlediliyor. Bahriye Üçok’lar, Çetin Emeç’ler, Uğur Mumcu’lar, Turan Dursun’lar hepsi bizim önderlerimiz, ama bu ülkede katledildiler. Kemal Türkler bu ülkede katledildiler. Bizim için Ahmet Taner Kışlalı’da diğer devrim şehitleri gibi çok kıymetli ve çok özel bir insandır. Bugün burada onu hep birlikte anıyoruz. Saygıyla selamlıyoruz. Şunu bilmeleri gerekir. İstedikleri kadar öldürsünler, hazırız canımızı vermeye ama bu ülkede cumhuriyeti, Mustafa Kemal Atatürk’ün ilkelerini ve devrimlerini asla yok edemeyeceklerdir."