Ağızları yok ama hapır hupur yiyorlar. Ezberleri altüst eden yaratık

Ağızları yok ama hapır hupur yiyorlar. Ezberleri altüst eden yaratık

Bilim insanları, 2002 yılında okyanus yüzerinin yaklaşık olarak 1 kilometre aşağısında Monterey Kanyonu'nun dibinde bir balina leşine yapışmış ezber bozan canlılarla karşılaştı. Canlı bir yün halı benzeri bu yaratıklar şimdilerde "zombi solucanlar" olarak anılıyor.

Independent'ın haberinde yer alan bilgilere göre, bilim insanları 2002’de okyanus yüzeyinin bir kilometre aşağısında, karanlık Monterey Kanyonu'nun dibinde bir balina leşine yapışan büyüleyici deniz yaratıklarıyla karşılaştı. Yaratıklar canlı bir yün halıya benziyordu.

Şimdilerde "kemik kurtları" veya "zombi solucanları" diye bilinen tuhaf türün keşfi sayesinde bilim insanları bu yaratıkların onlarca kuzeniyle de tanışma fırsatı buldu.

ABD'deki Monterey Bay Aquarium Araştırma Enstitüsü'nden araştırmacıların yaptığı keşif, aslında Monterey Kanyonu’nda köpüren metan gazının incelenmesi için başlatılmıştı.

İşte bu sırada araştırmacılar, dev bir balina cesedinin canlı liflerle kaplanmış kemiklerini gördü. Yaratıklar, balinanın kemiğine yapışmış, adeta bir çayır gibi yayılmıştı.

a.jpg

Araştırmacılardan Shana Goffredi, o süreci, "Kontrol odasındaki herkes ayağa fırladı. Bunun ne olduğunu hiçbirimiz bilmiyorduk" diyerek anlatıyor.

Söz konusu yapıların, sonradan Osedax ismi verilen ve Latince'de "kemik yiyen" anlamına gelen küçük deniz kurtları olduğu ortaya çıktı. Bilim insanları, bu kurtların tuhaf beslenme alışkanlıklarına sahip olduğunu da kısa sürede öğrendi.

Öncelikle bu kurtların ağızları ve sindirim sistemleri olmadığı için kemikleri kendi kendilerine sindiremeyecekleri anlaşıldı. Bunun yerine kemikleri oyan yeşil kökleri vardı. Bu köklerde, kurtlarla uyum içinde yaşayan bakteriler barınıyordu. Sonraki analizler, bakterilerin kemikteki kolajeni parçalama ve besinleri solucanlara iletme görevi gördüğünü ortaya koydu.

b.png

ISLAK KEMİKLERİ KARBONA DÖNÜŞTÜRÜYORLAR

Kurtların kemiklerdeki kolajeni işleme yeteneği sayesinde, leşlerin ayrıştırılması sürecini de büyük ölçüde hızlandırabildiği de tespit edildi.

Scripps Oşinografi Enstitüsü'nden deniz biyoloğu Greg Rouse, “Osedax, doğadaki ıslak kemikleri karbona dönüştürme konusunda ezber bozan bir yaratık” diyor.

Keşiften bu yana geçen yaklaşık 20 yıllık sürede bilim insanları, 32 farklı Osedax türü buldu. Ayrıca kemik kurtlarının beslenme alışkanlıklarının ötesine geçen karmaşık biyolojik özelliklere sahip olduğu da anlaşıldı.

Örneğin cinsiyetleri, döllenmiş yumurtaların nereye konduğuna bağlıydı. Yumurta bir kemiğe yerleşirse, kemiği oymak ve ondan beslemekle sorumlu dişi bir kurda dönüşüyordu. Bir dişi kemik kurdunun üzerine düşen yumurtadan da döllenmede görev alan erkek kurtlar çıkıyordu.

c.png

30 MİLYON YIL ÖNCE DE VARDILAR

Araştırmacılara göre, kemik kurtları 21. yüzyılın başlarında keşfedilmiş olsa da kökleri çok eskiye dayanıyor. Birleşik Krallık’taki Plymouth Üniversitesi'nde yapılan bir araştırmada, eski sürüngen kemiklerinin üzerinde Osedax’a ait oyuklar tespit edildi. Bu zombi kurtların 30 milyon yıl önce de var olduğunu gösteriyor.

Öte yandan kemik kurtlarının benzersiz biyolojik özellikleri yüzünden, bazı gizemli yanları da hala anlaşılamadı. Örneğin, Osedax köklerinin neden yeşil olduğu veya kolajenin köklere nasıl girdiği henüz bilinmiyor.

Bunun yanında araştırmacılar, Osedax keşfinin merak odaklı ve açık uçlu keşiflerin önemini gösterdiğini ifade ediyor. Zira açık uçlu keşiflerin yeterli finansal desteği bulmadığı durumda, Osedax gibi sıradışı organizmaların keşfi de mümkün görünmüyor.

Monterey Bay Aquarium Araştırma Enstitüsü'nden üst düzey araştırma teknisyeni Shannon Johnson, Bu esnekliğe sahip olmak ve bir şeyler keşfedebilmek çok önemli. Kitlesel bir yok oluş çağındayız ve okyanusta daha neler bulunduğuna dair yüzeysel şeyler biliyoruz" diyor.