Asırlardır bilim adamlarının "İnsan" denilen bilmeceyi çözme çabalarına usta gazeteci Hulki Cevizoğlu da yeni kitabı "Beden ve Teknoloji" ile katkı sunuyor. Cevizoğlu bu kez bilinen gazeteci kimliğiyle değil; Sosyal Psikolog, Sosyolog, Sosyal ve Felsefi Antropolog kimliğiyle okur karşısına çıkıyor. "Felsefi ve Antropolojik Soruşturma" altbaşlıklı kitabında Cevizoğlu, "Protez Tanrı, Beden, Zihin, Teknoloji, Algı, Hafıza, Cogito ve Hayvan Özne" kavramlarına vurgu yapıyor. "Kitle Psikolojisi" adlı kitabıyla başlattığı üçlemenin ikinci kitabı olarak "Beden ve Teknoloji" adlı çalışmasını kaleme aldığını kaydeden Cevizoğlu böylelikle bu alanda hazırlığını yaptığı üçüncü kitabının da müjdesini veriyor. Yeni kitabını, "Felsefi antropoloji" ile "maddi kültür ve teknoloji"yi içeren "sosyal antropoloji soruşturması" olarak tanımlayan Cevizoğlu şu değerlendirmeyi yapıyor:
"Antropoloji, her yönüyle insanı anlamaya çalışan bir bilim dalıdır. Bu çalışma da, bu amaçla insanın nasıl algıladığı ve hafıza fenomenolojisi, hayvan ile ilişkisi ve özne olarak hayvan olmak; beden felsefesi (süper bedenler, ucube bedenler, makine bedenler, beden teknolojileri, beden ve iktidar ilişkisi), teknoloji felsefesi (teknolojinin etiği, metafiziği, ahlâkı, huzursuzluğu, nesneleri, girdi ve çıktıları, postfenomenolojisi), modernite (teknoloji, güç ve özgürlük, distopyan modernite, teknolojik aklın yarattığı totaliter evren, dışlama törenleri, toplumun kendisinin diktatörleşmesi), teknolojik temsiller (Uzay Yolu/Star Trek dizisindeki akıl ve rasyonellik, uygarlık ve kültür temsilleri,iktidar) ve toplumsal cinsiyet konularını ele almaktadır."
Kitaptaki ana bölüm başlıkları şöyle: *Hafıza, tarih, unutuş *İnsan ya da hayvan "olmak" *Beden felsefesi *Süper bedenler vs. ucube bedenler *Teknoloji felsefesi *Beden teknolojileri ve makinelerin ruhu *Zihinsel cinsel organlarımız *Dönüm noktasındaki teknoloji felsefesi *Kader olarak teknoloji *"Makinelere hizmet eden hayvan" olarak insan *İnsanın kayıp tarihi *"Vita activa" içinde Homo Faber'in zaferi ve yenilgisi *Teknolojik aklın yarattığı totaliter evren *Teknolojinin postfenomenolojisi *Panoptisizm, Makine aklı / düşünen makine * Uzay Yolu'nda maddi kültür ve teknoloji felsefesi
Bilim ve Sanat Yayınları Tel:(0312) 372 79 38
***
İnanç değiştirme sürecinde Türkler
Türklerin İslâmiyet'e geçişi, Türk ve dünya tarihinde büyük önemi haiz olup en çok merak uyandıran konulardan biridir. Türk tarihini Türkçü bir anlayışla ele alan İsmail Hami Danişmend'in "Türkler ve Müslümanlık / Türk Irkı Niçin Müslüman Olmuştur?" adlı kitabı, ilk olarak 1959'da neşredilip büyük ilgi görmüş ve birkaç defa basılmıştır. İsmail Hami Danişmend, bu kitabında hem İslâm kaynaklarını hem de Batılı araştırmaları kullanmıştır. Eser, Danişmend'in tek cildi yayımlanmış olan İzahlı İslâm Tarihi Kronolojisi'ne giriş olarak kaleme alınmıştır. Yazar, bugün hâlâ bazılarınca dillendirilen Türklerin kılıç zoruyla ihtida ettikleri iddiasına karşı çıkmış ve Türklerin ihtida sebeplerini delilleriyle ortaya koymaya çalışmıştır. Kitapta ayrıca Arap ordularının Türklere mağlup olması, Emevilerin ırkçılığı ve Türk düşmanlığı, eski Türk dini ile İslâmiyet'in benzerliği, Türklerle ilgili hadisler, İslâm âlemindeki parçalanma ve cismanî hâkimiyetin Türklere geçmesi gibi meseleler Danişmend'in eşsiz üslubu ile kaleme alınmıştır. Danişmend; İzahlı İslam Tarihi Kronolojisi, Türkler ve Müslümanlık Türk Irkı Niçin Müslüman Olmuştur?, Ali Suavi'nin Türkçülüğü, Garb Menbalarına Göre Garb Medeniyetinin Menbaı Olan İslam Medeniyeti, Garb Menbalarına Göre Eski Türk Seciyye ve Ahlakı, Garb Menba'larına Göre Eski Türk Demokrasisi, Garb Menba'larına Göre Garb İlminin Kur'an-ı Kerîm Hayranlığı, İstanbul Fethinin İnsani ve Medeni Kıymeti, Fâtih'in Hayatı ve Fetih Takvimi, Türklük Meseleleri, Sadrazam Tevfik Paşa'nın Dosyasındaki Resmî ve Hususi Vesikalara Göre 31 Mart Vak'ası, Türk Tarih Kurumuna Açık Mektup gibi önemli eserlere de imza atmıştır.
Kitaptaki konu başlıklarından bazıları şunlar: *İslâmiyyeti Millî ve Mahallî Bir Arap Dini Gibi Gösteren Fâhiş İddia *İslâmiyette Kültür Dâireleri *Müslüman - Arap Ordularının Orta-Asya Gazasında Türk Irkına Mağlûb Olması *Türk Irkının İhtida Sebepleri *Türklükle Müslümanlık Arasında İman ve İtikad Birliği *Türk ve İslâm Aile Hukukları Arasındaki Yakınlıklar *Arap Irkının Tarihî Türk Düşmanlığı *Kur'ân'ın Arap Irkını Tehdid Eden «İnzar» Âyetleri *Kur'an'da Arap Kavminin Yerine Geçeceğinden Bahsedilen Millet Meselesi *«İnzar» Ayetlerinde Bahsedilen Mübeşşer Milletin Türk Irkıyla Tefsiri *Türk Irkı Lehindeki Hadîsler *Arapların İslâm Âlemini Ma'nen ve Maddeten Parçalayan Müfrit Irkçılığı *İslâm Âleminîn Üç Hilâfet Dâiresine Ayrılması *İslâm Âleminin Perişanlığından İstifade Eden Bizans'ın İstirdad Hamleleri ve Haremeyn'i Tehdidi *İslâmın Başından Çekilen Arap Kavminin Cismânî Hakimiyyet Haklarını Türk Irkına Devretmesi *İslâmın Oğuz-Türkünden ve Türkün İslâmiyetten Aldığı Kuvvet
Ötüken Neşriyat Tel:(0212) 251 03 50
***
HAFTANIN KİTABI
Bir şanlı destan
Yaşar Aladağ, kaleme aldığı "Ayıntap'ın Kuvvacıları" kitabıyla Gazi Mustafa Kemal Atatürk liderliğinde Ayıntaplı (Gaziantepli) Kuvvacıların inanılmaz mücadelesini, Karayılan'ı Aslan Bey'i, Şahin Bey'i ve nice adsız kahramanın inanılmaz vatanperverliklerini okurlarına sunuyor. Eserini, toprağı vatan yapan tüm şehit ve gazilerimize ithaf ettiğini belirten Yaşar Aladağ şunları söylüyor:
"Bu kitapta anlatılanların hiçbirisi, daha önce yazılmamış, anlatılmamış değildir. Gerek bilimsel çalışma olarak, gerekse hatırat olarak Gaziantep Savunmasını anlatan birçok eser bulunmaktadır. Eserlerinden ve hatıralarından yararlandığım tüm yazarlarımızın ve kahraman Anteplilerin önlerinde saygı ile eğiliyorum.
Gençlerimize tarihimizi bir şekilde anlatmamız gerekiyor. Bunun en güzel örneklerinden birini rahmetli hocam Turgut Özakman, "Şu Çılgın Türkler" ile vermiş, gençlere Milli Mücadele'yi okumayı sevdirmişti. Naçizane bu eserde de bunu yapmaya, şanlı Gaziantep Savunmasını belge roman tadında yazmaya gayret gösterdim.
Bir de yazılan eserlerde gördüğüm bir eksikliği, bu şanlı savunmanın başından itibaren yönlendiricisi olan Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve Ankara hükümetinin etkisini olayların içinde anlatmaya çalıştım"
Galeati Yayıncılık Tel:(0539 669 60 69
***
Zulümden zulüme...
II. Dünya savaşında Sovyet ordusundan savaşa katılan ve Nazilere esir düşen Türk asıllı askerleri insanlık tarihinin en ağır trajedilerinden birini yaşadılar.
Bunlardan biri edebi eserleri ve hayatı üzerine birçok araştırmalar yapılan yazar Cengiz Dağcı'dır. Prof. Dr. Abdulvahap Kara'nın kaleme aldığı "Gamalı Haç ile Kızıl Yıldız Arasında" adlı kitap Dağcı'nın savaş sırasında yaşadığı inanılması güç olayları ele almaktadır.
Sovyet ordusu saflarında II. Dünya savaşına katılan Türkler çok çile çekmişlerdir. Savaş sırasında Nazilere esir düşen yüz binlerce asker çeşitli baskı ve zulme uğradılar, sağ kalabilenler Türkistan Lejyonerleri adı altında oluşturulan kıtalarda Sovyetler Birliği'ne karşı savaştırıldılar.
Savaş bitti, ama onların çilesi daha bitmemişti.
Bu çileyi çekenlerden biri olan Cengiz Dağcı eserlerinde bunu tüm gerçeklikleriyle anlatmaya çalışmaktadır.
TEDEV Yayınları Tel:(0212) 526 16 15
***
KÜTÜPHANEMDEN:
Yedi Tepeli Şehir'de artık mazi olanlar
İstanbul'un Kuytu Köşeleri ile Narlıkapı'dan Yeşilköy'e, Boğaziçi kıyılarını da dolaşarak / okuyarak 'tarih içinde' bir şehir turu yapma fırsatı bulacaksınız. Her kuytu köşede Aydın Boysan'ın vazgeçilmez mekanları, dost sohbetleri ve anıları size rehberlik edecek.
Aydın Boysan, "İstanbul'un Kuytu Köşeleri" kitabında kendine özgü anlatımıyla kimi zaman neşelendirerek, kimi zaman düşünüdürerek, İstanbul'un kuytu köşelerini -gözdelikten kuytuluğa geçişteki acılarını da anlatıyor.
"Benim çocukluğumda, İstanbul'un her yeri kuytu idi." dedi ve anıları ile çıktı yola Aydın Boysan İstanbul'u yazarken... Onun gözüyle, yaşadıklarıyla, izlenimleriyle açıldı her kuytu köşesi İstanbul'un gözler önüne; Narlıkapı'dan Yeşilköy'e, tiyatrodan meyhaneye. Anılarımızın mekanlarını, geçmişimizden bize kalanları, her şeyi yok ettiğimizi düşünen Aydın Boysan bunun bir geçmişten kopuş ve "ruhsal intihar" olduğunu belirtiyor.
"Şehirleri, şehir köşelerini sözlerle anlatıp bitirmek yeterli olmuyor" diyor Aydın Boysan. Bu yüzden kitabını her biri ayrı güzel ve çekici olan fotoğraflarla süsleyerek okuyucuya farklı bir keyif yaşatıyor. Özellikle eski zamanlardan seçilen resimler günümüzde göremeyeceğimiz İstanbul'un farklı tadını gözler önüne seriyor, "İstanbul'un kuytu köşeleri"… Davutpaşa, Çamlıca ve Neutra, Kocamustafapaşa, Seviç Birahanesi, Yeşilköy Bamya Tarlası, Rumeli Hisarı, Eski Çarşılar, Taksim Gazinosu'nda, Türk Hamamı, Beşiktaş Balık... Bunlar sadece birkaçı anlatılanın. Sizin gördüğünüz İstanbul'dan daha farklı bir İstanbul'a doğru şehir turuna çıkacaksınız ve eski İstanbul'u duygularıyla, acılarıyla, hüzün ve mutluluğuyla, tüm güzelliğiyle Aydın Boysan sizin rehberiniz olacak.
(İstanbul'un Kuytu Köşeleri / Aydın Boysan / Yapı Kredi Yayınları - 2003)