Her şey 2014 yılının 11 Temmuz günü TBMM'den Cumhurbaşkanı'na onaya gönderilen çözüm süreci ile ilgili kanunun 15 Temmuz sonunda başladı. Dönemin Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün onaylamasıyla birlikte "Terörün Sona Erdirilmesi ve Toplumsal Bütünleşmenin Güçlendirilmesine Dair Kanun" adıyla Resmî Gazete'de yayınlanarak yasalaştı.
Çözüm sürecinde ne oldu ne bitti...Karşılıklı açıklamalar. Heyetler, İmralı'ya terör örgütü PKK'nın elebaşısi Abdullah Öcalan'la görüşmeye gitti. Süreç devam etti. Bir anda rüzgar değişince şehitler gelmeye başladı. Bu süreç sonrası yaşanan olaylarda 800'ün üzerinde şehit verildi. Şehirler işgal edilmeye çalışıldı. Güvenlik bölge oluşumu gündeme geldi. 11 Ekim'de daha önce teröristleri geri çektiğini söyleyen Terör örgütü elebaşısı Cemil Bayık, Türkiye'ye geri gönderdiklerini açıkladı.
ÇÖZÜM SÜRECİNİN KARŞISINDA OLANLAR IRKÇILIKLA SUÇLANDI
Çözüm süreci döneminde, terör örgütüyle masaya oturulamayacağını öne sürenler ırkçılıkla suçlandı. Sürecin baltalandığı öne sürüldü ama bu iddiaların ardında yüzlerce şehit vatanın bağrına Ay-Yıldızlı bayraklarla geldi.
Sosyal medyada o dönemde Diyarbakır'da askerler geçerken, onlara yapılan görüntüler yayınlanmaya başlandı.Paylaşımlarda çözüm sürecinin yaşandığı dönemde bunun yanlış olduğunu söyleyenlerin bugünler de ırkçılık yapmayın diye yine ortaya çıktığı belirtildi. Paylaşımlar yapıldı. "Bu sözleri en son duyduğumuzda kaç şehit verdiğimizi unutmayın" denildi.
İşte o paylaşımlardan biri şöyleydi
Bu aralar "ırkçılık yapmayın, halkı ayrıştırmayın" diyen tipler çoğalmış. En son bu sözleri duyduğumuzda yaşanan olayları unuttunuz sanırım. O dönem kaç şehit verdiğimizi unutmayın!