Marmara depreminin 14. yılında gözyaşları dinmedi
17 Ağustos 1999 Marmara depreminde hayatını kaybedenler, Sakarya’da dualarla anıldı. Serdivan Belediyesi tarafından deprem şehitleri için Kur’an-ı Kerim okutuldu. Depremin yıl dönümünde sevdiklerinin mezarlarını ziyaret edenler gözyaşlarını tutamadı. Şehitlikte acılar bir kez daha tazelendi. Deprem şehitleri için anma programı Serdivan Mezarlığı’ndaki Deprem Şehitleri Anıtı önünde gerçekleştirildi. Törene AK Parti Sakarya Milletvekili Hasan Ali Çelik, Serdivan Belediye Başkanı Yusuf Alemdar ve depremde hayatını kaybedenlerin yakınları katıldı. Programda 14 yıl önce depremde hayatını kaybedenler için Kuran-ı Kerim okunarak dua edildi. 17 Ağustos 1999 tarihinde 7,4 büyüklüğündeki deprem binlerce insanın hayatını kaybetmesine neden oldu. En büyük acıyı depremde sevdiklerini yitirenler yaşadı. Depremde oğlunu kaybeden Elfide Ecer, depremin yıl dönümünde oğlunun mezarını ziyaret etti.
Gözyaşı döktü
Oğlunun mezar taşına sarılıp gözyaşı döken Ecer, oğlunun mezarını depremden yıllar sonra bulduklarını söyledi. “Birbirimize hasret gittik.” diyen Ecer; “Bulamadım depremde, 2 yıl aradık. 10 yıl sonra mezarını bulduk. Onun için çok yangınım.” diye konuştu. Babasının mezarını ziyarete gelen Mehmet Ali Ecer ise babasının depreme misafirlikte yakalandığını belirterek, şunları söyledi: “O akşam başka yerde misafirdi. Sonradan misafir olduğunu öğrendik. İki yıl kadar kayıp olarak aradık. Daha sonra sahipsiz mezarları belediyeden izin alıp açtırdık. Kendisinin sahipsiz mezarlığa defnedildiğini öğrendik. O dönemde ölüler kefensiz elbiseleriyle defnedildi. Elbiseleriyle defnedilenler arasında babam da vardı. Elbiseleriyle defnedildiği için kimliği de üzerindeymiş. Sahipsiz mezarlar açılıp kimlik çıkınca belediye yetkilileri bize burada olduğunu söylediler. Biz de bayramlarda depremin yıl dönümlerinde gelip ziyaret ediyoruz. Dualarımızı ediyoruz. Yapacak bir şey yok. Allah’tan gelen bir şey. Allah mekanını cennet etsin.”
14 yıldır yıkamadım
Depremde 12 yaşındaki kızını kaybeden Sedef Akgül, depremin üzerinden 14 yıl geçmesine rağmen yaşamını yitiren kızının eşyalarını hala sakladığını anlattı. Birçok kez maddi açıdan zor durumda kalmasına rağmen kızının küpelerini satmadığını belirten Akgül, “Kızımdan geriye kalan tek şey son gün giydiği elbiseleri. Kızımın enkazdan çıktığı zaman üzerinde bulunan elbiselerini hala saklıyorum. Bu elbiselerini hiçbir zaman yıkamadım. Kokusu hala üzerinde, her özlediğimde elbiselerini kokluyorum” dedi. Akgül, aradan 14 yıl geçmesine rağmen hala prefabrike konutlarda kaldığını da sözlerine ekledi.