Uluslararası güvenlik stratejileri uzmanı Dr. Fatih Erbaş, "ABD, şimdi de Karadeniz'de askeri varlık göstermek suretiyle, Montrö Boğazlar Sözleşmesi'ni esnetmeye çalışıyor" ifadesini kullanarak sözlerine şöyle devam etti.
"Son dönemde güney sınırımızda terör gruplarını açıkça silahlandırmaktan çekinmeyen ve bu konuda Türkiye'nin delillerle desteklenmiş itirazlarını ve taleplerini göz ardı eden Amerika Birleşik Devletleri (ABD), henüz bu sorunlar devam ederken, arada bir yaptığı gibi yine Karadeniz'de askeri varlık göstermek suretiyle Montrö Boğazlar Sözleşmesi'ni esnetmeye veya zorlamaya yönelik alışıldık tavırlarını sürdürüyor. ABD'nin Akdeniz'de görevli 6. filosunun web sitesinde duyurulduğuna göre, önce 16 Şubat 2018 tarihinde ABD donanmasına ait Arleigh Burke sınıfı USS Ross (DDG 71) muhribi, bilahare yine Arleigh Burke sınıfı USS Carney (DDG 64) Karadeniz'e girdi. İki geminin de giriş amacı ABD donanması tarafından aynı şekilde ifade edildi: ABD'nin bölgede operasyonel varlığını sürdürmek, deniz güvenlik harekatı icra etmek, bölgesel deniz istikrarını artırmak ve NATO müttefikleri ve ortakları arasındaki operasyonel hazırlık kapasitesini güçlendirmek."
Bölgedeki renkli devrimlerin, Ukrayna ve Gürcistan'da meydana gelen olayların, Bulgaristan ve Romanya'nın Avrupa Birliği ve ABD'nin NATO üyesi olmalarını kendisine dayanak yaptığını belirten Erbaş şu sözleri söyledi:
"Karadeniz'e kıyıdaş devletler Türkiye'nin öncülüğünde Karadeniz'de önce kriz yönetimi ve insani yardım için 'Blackseafor Harekatı'nı ve bilahare deniz güvenliğini temin için 'Karadeniz Uyumu Harekatı'nı başlattılar. Bu faaliyetlerin başlaması ve başarıya ulaşması da ABD'yi Karadeniz'e müdahale arzusundan vazgeçiremedi. Hâlihazırda Türkiye ve Rusya, Karadeniz'de ABD varlığını görmekten duydukları rahatsızlığı her fırsatta ifade ediyorlar. ABD başta olmak üzere Batılı devletler Karadeniz'de herhangi bir kısıtlama olmasını istemiyorlar. Bu nedenle her fırsatta Karadeniz'de geçerli olan Montrö kısıtlamalarını aşındırmaya çalışıyorlar. ABD, dünyanın her denizinde yaptığı gibi, Karadeniz'de de istediği süre boyunca istediği miktarda kuvvetle bulunma arzusunda. Türkiye ise her seferinde, Karadeniz'de bir güvenlik sorunu bulunmadığını, başta Türkiye ve onun Deniz Kuvvetleri, Sahil Güvenlik unsurları ve buna ilave olarak Türkiye önderliğinde Karadeniz'de oluşturulmuş Blackseafor ve Karadeniz Uyumu Harekatı gibi yapıların bölgenin güvenliğini sağladığını ABD'ye açıkça ifade ediyor. Karadeniz'in kendi kontrolü dışında kalmasını kabul edemeyen ABD ise bu durumla yetinmek istemiyor."