ABD Başkanı Joe Biden''ın bu yılın başında sözde Ermeni soykırımını tanımasının ardından önceki gün İngiltere''de dikkat çekici bir oturum gerçekleşti. İngiliz parlamentosunun alt kanadı Avam Kamarası’nda sözde Ermeni soykırımını tanıyan yasa tasarısı oylandı.
9 Kasım’da gerçekleşen oturumda oybirliğiyle onay kararı çıktı. Yapılan açıklamada bu yasa tasarısı ile ilgili bir sonraki oylamanın 18 Mart 2022’de gerçekleşeceği belirtildi.
Almanya, Brezilya, Fransa ve İtalya gibi ülkelerin yanı sıra uzun yıllardır ABD Başkanları “Büyük Felaket” kavramını kullanıyordu. Ancak 24 Nisan 2021’de ABD Başkanı Joe Biden, 1915 olaylarını soykırım olarak tanıdığını duyurarak Ankara-Washington hattında gerilime neden olmuştu.
Birleşik Krallık’ta yasa tasarısını gündeme getiren Tim Loughton, “Dünya genelinde 31 ülke resmi olarak soykırımı tanırken Birleşik Krallık halen bunu tanımadı. Ermeni Soykırımı’nı tanımamak işlenen suçlara yönelik tehlikeli bir mesaj verme riski yaratıyor” ifadesini kullandı.
Doğru Parti Genel Başkanı Rifat Serdaroğlu bugün kendi internet sitesinde “SAHİPSİZ ÜLKE” başlıklı dikkat çeken bir yazıyla konuyu gündeme getirdi.
İngiltere Parlamentosunun alt kanadı olan Avam Kamarası’nda 9 Kasım’da sözde Ermeni Soykırımını tanıyan yasa tasarısının onaylandığına dikkat çeken Serdaroğlu, “İkinci oylama ise 18 Mart 2022’de yapılacak! İngiltere Devleti, dünyada “Devletlerarası Siyaseti” en iyi bilen ve yöneten bir ülkedir. Bu sebepten bu kararın önemsenmesi ve yapılabiliyorsa karşı tedbirin alınması gerekir. Ama Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın fikir dünyasında ve Dışişleri Bakanının ajandasında böyle bir çalışma olmadığı, konudan habersiz olmalarından bellidir” ifadelerini kullandı.
İktidara uyarılarda bulunan Serdaroğlu yazısının şu sözlerle bitirdi: Atatürk ilke ve devrimlerini, Türk Devlet yönetiminde yeniden etkin hale getirebilirsek, hepsini yola getiririz evvelallah. Yoksa işimiz çok zor.
Serdaroğlu''nun yazısı şu şekilde;
"SAHİPSİZ ÜLKE
Ülkeyi yönetenlerin fikrî kapasiteleri sığ, vatan sevgileri göstermelik, ahlak ambarları boş, akılları zenginleşmekte, devlet kadrolarında liyakat yerine tarikat etkin olunca ülke sahipsiz kalır. Aynen şu an ki Türkiye gibi!
Özellikle, ülkenin gözbebeği “Dışişleri kadrolarını” pasifize edip onların yerine yolsuzlukları sabit, çoğu yabancı ülke vatandaşı olan cahil yandaşları getirince ülkenin yararlarını koruyacak kimse kalmaz…
Bu girişi, son derece haklı olduğumuz “Sözde Ermeni Soykırımı” yalanı kervanına İngiltere’nin de katılması üzerine yazdım.
İngiltere Parlamentosunun alt kanadı olan Avam Kamarası’nda 9 Kasım’da sözde Ermeni Soykırımını tanıyan yasa tasarısı onaylandı!
İkinci oylama ise 18 Mart 2022’de yapılacak!
İngiltere Devleti, dünyada “Devletlerarası Siyaseti” en iyi bilen ve yöneten bir ülkedir. Bu sebepten bu kararın önemsenmesi ve yapılabiliyorsa karşı tedbirin alınması gerekir.
Ama CB Erdoğan’ın fikir dünyasında ve Dışişleri Bakanının ajandasında böyle bir çalışma olmadığı, konudan habersiz olmalarından bellidir.
İngiltere, aynı zamanda sömürgeciliğin öncüsüdür. Tarihte kendi çıkarları için ülkeleri bilerek ve planlayarak ateşe atmıştır, hem de defalarca! İki örnek vermek isterim;
Çay, batının tanımasından önce Çin’de “Krallara Özgü” bir içecek olarak kabul edilir ve gümüş karşılığı satılırdı. Bu durum İngiltere’nin yani “East India Company’nin” işine gelmez ve Çin’i, Hindistan’da yetiştirdikleri afyon ile tanıştırıp, tonlarcasını ülkeye sokarak koca bir milleti afyon bağımlısı haline getirirler. Bu olayla beraber, Çin’de suç işleyen (Uyuşturucu kaçakçıları) yabancıların da Çin yasalarına tabi olmalarını İngiltere kabul etmez ve suçluları Çin’e teslim etmez.
Çin Lideri Lin Tse-Hsu, uyuşturucuya karşı sıfır tolerans bir politika uygulayınca, İngiltere Çin’e savaş ilan eder. İngiltere, batı teknolojisi ve savaş taktiklerinden habersiz olan Çin’i perişan eder. Çin, İngilizlere büyük imtiyazlar tanıyan anlaşmayı imzalar. Afyon ticareti iki katına çıkar.
Hemen sonra aynı imtiyazlar ABD ve Fransa’ya da tanınır. Yıllarca sömürülen Çin ancak 20. Yüzyıldaki kültür devriminden sonra kendine gelebilir…
İngilizlerin meşhur ansiklopedisi “Encycloperia Britanica” 1875 yılında yayınlandı.
İngilizler 1911 yılına kadar, yani tam 36 yıl boyunca tüm baskılarında Kürtlerin TURAN kökenli (Ural-Altay Kavimleri Birliği-Türkçü) olduğunu yazdılar.
1911 yılından sonra, Ortadoğu’da petrol paylaşımı başladı. Osmanlıyı küçük-küçük devletlere ayırıp Rusya’nın bölgede yayılmasının önünü kesmek için, TURAN kökenli Türkiye Kürtlerini bir gecede İRAN kökenli yaptılar!
“Üzerinde Güneş Batmayan İmparatorluk” sahibi İngilizlerin, Ortadoğu’nun yeraltı zenginliklerine ilgi duymaması, Osmanlı’yı parçalamak isteyen sömürgecilerin arasında olmaması, Ortadoğu ülkelerini cetvelle çizgi çekerek yeni devletler üretmemesi, insanları birbirine kırdırmaması mümkün mü?
İngiltere budur!
Ermeni konusunda gerçekleri en iyi bilen ülkedir. İngiltere, gerçekleri bildiği halde bizi soykırımcı ilan ediyorsa, bunun arkası gelecek demektir.
Bu yazıyı tamamen Türk Devletini uyarmak için yazdım.
CB Hükümet sistemi ve onun atanmış Dışişleri Bakanı duyar mı bilmiyorum?
Hadi Çinliler afyonla uyutulmuş. Bizimkiler afyon içmezler ki!
İçseler, içseler ya ayran, ya da pudra tozu içerler!
Yoksa Sedat Peker’in “Eroin” dediği bu pudra tozu mudur?
Atatürk ilke ve devrimlerini, Türk Devlet yönetiminde yeniden etkin hale getirebilirsek, hepsini yola getiririz evvelallah. Yoksa işimiz çok zor.
Bunu da yapsa yapsa DOĞRU Parti yapar…"