50 yaş sonrası ayak yanması neden olur?

50 yaş sonrası ayak yanması neden olur?

İç hastalıkları uzmanı Dr. Şekip Şimşek, 50 yaş üzerindeki kişileri ayak yanması konusunda uyardı. işte o uyarılar…

Uzm. Dr. Şekip Şimşek, sinir sistemiminin iki bileşenden oluştuğunu belirtti ve birincisinin beyin ve omurilikten oluşan santral sinir sistemi, ikincisinin ise bir ağacın köklerinin toprakta yayılması gibi tüm vücudumuzu kaplayan sinir liflerinden oluşan periferik sinir sistemi olduğunu belirtti.

Periferik sinir sisteminin çevremizle etkileşim ve iletişimden sorumlu olan duyusal ve motor liflerin yanı sıra istemsiz hareketlerden sorumlu sinyalleri taşıyan liflerden oluştuğuna dikkat çeken Şimşek, şöyle konuştu:

“Periferik sinir sisteminin, çevremizdeki bilgileri santral sinir sistemine taşıyan duyusal ve motor liflerini etkileyen her türlü durum, etkilenen lif çeşidine göre farklı bulguya yol açar. Duyusal liflerin etkilenmesiyle ilgili bölgede ağrı, uyuşma, yanma gibi his kusurları oluşurken motor liflerin etkilenmesiyle kas kuvvet kaybı, seğirme gibi bulgular oluşabiliyor.”

DİYABET VE KANSER RİSKİ

Diyabet, kanser gibi hastalıkların sıklıkla periferik sinirlerin sağlıklı çalışmasını etkilediğini belirten Şimşek, “Böbrek yetmezliği, üremi, karaciğer hastalıkları, romatizmal hastalıklar, vitamin eksiklikleri özellikle B12, kansızlık, beslenme bozuklukları, çölyak hastalığı (gluten enteropatisi ), HİV virüs enfeksiyonu, lyme hastalığı, endokrin bozukluklar özellikle hipotiroidizm, kronik obstruktif akciğer hastalığı (KOAH) gibi daha birçok hastalıkta da eşlik eden periferal nöropati bulgularına rastlanmaktadır. Kullanılan ilaçlar, maruz kalınan alkol ve ağır metal gibi toksinler, çevresel faktörler de vibrasyon (inşaat işçilerinin kullandığı aletlerden veya travmadan kaynaklı), uzamış soğuk maruziyeti, oksijen azlığı periferik sinir sisteminin sağlıklı çalışmasını da etkiliyor” şeklinde konuştu.

NEDEN 50 YAŞ ÜSTÜ DAHA FAZLA

Şikâyeti ile hekime başvuran hastaların yüzde 50’sine yakınında nedenin saptanamadığını belirten Şimşek, şöyle konuştu:


“Hastalar çoğunlukla 50 yaş üstü, aylar ve yıllar içerisinde yavaş yavaş kötüleşen, tipik olarak simetrik yani vücudun sağ ve sol tarafının benzer olarak etkilendiği, karıncalanma, uyuşma, iğnelenme, yanma, ağrı gibi bulguları tarif eden, duyusal liflerin etkilendiği vakalardır. El ve ayakta karıncalanma, yanma, ağrı, komut kaybı ile gelen hastaların yapılacak detaylı sorgusu, dâhili ve nörolojik muayenesi çoğunlukla doğru tanıya ve sonrasında doğru tedaviye götürmektedir. Şikâyet başlangıcının zamanı, şikâyetlerin ilerleyiş hızı, etkilenen bölgenin tek taraflı (sadece sağ ayak gibi) veya karşılıklı olması (hem sağ hem sol ayak gibi), duyusal belirtilere kas kuvvet kaybının eşlik edip etmemesi gibi bilgiler ayırıcı tanıda önemlidir.”

GECELERİ ARTIYOR

Uzm. Dr. Şimşek, yanmaların özellikle gece arttığını belirtti ve şöyle konuştu:


“Öncelikle dikkat ve kişinin dikkat seviyesi ağrıyı nasıl algıladığımızı etkiler. Gün içinde yaşanan koşuşturmada, ev işleri ve çocuklarla ilgilenirken veya iş yerinde zamana karşı işimizi yetiştirmeye çalışırken, ayaklardaki ağrı ve yanmaya odaklanmamız zayıflar. Ancak günün sonunda işlerimizi bitirip kendimizle baş başa kaldığımızda, çevremizdeki dikkat dağıtan uyaran sayısı azaldığında ayaklardaki yanma ve ağrıya odaklanmamız ve algımız artacaktır.
Özellikle geceleri ayakta yanma, ağrı, uyuşma, karıncalanma gibi şikâyetlerin arttığını ifade eden hasta sayısı dikkat çekecek kadar fazladır. Bu değişkenliğinin sebebini aydınlatmak ve çözüm üretmek hastalığın yönetiminde, kişinin yaşam kalitesini artırma amacıyla önemlidir.”

İlgili Haberler