Salgın öncesi ayda ortalama 4 ila 6 böbrek, karaciğer ve kornea nakli yapılan Dokuz Eylül Üniversitesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi’nde yaklaşık 2,5 yıllık aranın ardından iki böbrek nakli operasyonu gerçekleştirildi. Fakültenin Genel Cerrahi Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi ve Böbrek Nakil Merkezi Sorumlusu Doç. Dr. Serhan Derici, AA muhabirine açıklama yaptı. Eğitimlerin tamamlanmasının ardından operasyonlara başladıklarını ifade eden Derici, şu açıklamayı yaptı:
"Canlı vericiden yapılan nakillerde sağlıklı bireyi korumak bizim için çok kıymetli. Bunun için de çok yoğun bir test, inceleme aşaması başlatılıyor. Bunların tamamlanmasının ardından büyük bir komisyon kuruyoruz. Burada oy birliğiyle karar alıyoruz. Bu verici adayı, alıcı adayı için uygun mudur? Alıcı ve verici bu işten zarar görür mü? Buna karar veriyoruz.Başarı ile yapılan her böbrek nakli prosedürünün ardında, bu işe gönülden katkı sağlayan onlarca doktor, hemşire, tekniker ve her kademeden sağlık çalışanının olduğunu unutmamak lazım."
Türkiye''de organ nakli bekleyen hasta sayısının her geçen gün arttığını söyleyen Derici, beyin ölümü gerçekleşen yakınları için organ nakli önerisi geldiğinde insanların daha duyarlı davranmasını beklediklerini vurguladı. Nakil davetinin tıbben kesin olarak vefat etmiş durumdaki kişiler için yapıldığını belirten Derici şöyle konuştu:
"Eğer bir aile, yoğun bakımda yatan yakını için organ nakli bağışçısı olması konusunda onay verirse karaciğeri 1 kişi, böbrekleri 2 kişi, pankreas 1 kişi, ince bağırsak, akciğer ve kalp ile birlikte 7-8 kişinin hayatı kurtuluyor ve en az 7-8 ailenin hayatında mucizevi bir değişiklik oluyor." şeklinde konuştu.
Kadavradan yapılan böbrek nakliyle sağlığına kavuşan 60 yaşındaki Naim Aygün 3,5 yıldır nakil olmak için beklediğini söyledi. Kovid-19 süreci başlayınca tedirgin olduğunu anlatan Aygün, "Organ bulunsa bile ameliyat olamam demiştim. Doktorlar ve hastaneler daha çok Kovid-19 ile meşguldü. Ama sağ olsun doktorlarımız bizi hayata bağladılar. Nakil olduğuma halen inanamıyorum. Mucize gibi bir şey. Bana yeniden hayat verdiler." şeklinde konuştu.
Merkezde eşinden yapılan böbrek nakliyle sağlığına kavuşan Ural Öz ise sağlığına kavuştuğu için mutlu olduğunu açıkladı. Öz, tedavisinin ve nakil bekleme sürecinin 2,5 yıldır sürdüğünü belirterek, "Nakil ameliyatı hayatımı değiştirdi. Biz zaten 20 yıl önce bütün organlarımızı bağışlamıştık. Organlarımızın toprak olması yerine birine can olması önemli." diye konuştu.
Hayal Öz de eşinin rahatsızlandığı ilk andan itibaren organını vermek istediğini, nakil sürecinde doktorların bir ay süren bir inceleme sonucunda nakle onay verdiğini söyledi.
