TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası Güney Marmara Şubesi Yönetim Kurulu Üyesi ve Balıkesir İl Sorumlusu Aysun Aykan, Düzce depreminin 22. yıl dönümünde önemli açıklamalarda bulundu.
Aykan, "Ülkemizin önemli bir bölümü deprem tehlikesi ve riski altındadır. Türkiye Diri Fay haritasına bakıldığında; 5.5 ve üzeri büyüklükte deprem üretme potansiyeline sahip yaklaşık 500 diri fay bulunmaktadır" dedi.
Şehir merkezinden diri fay geçen kent sayısı 24
donanimhaber''den Barış Cankı''nın haberine göre; Aykan, sözlerini, "Bu faylardan özellikle kırılma zamanı gelmiş olanların yani sismik boşluk olarak tanımladığımız, yerleşim yerlerinden geçenler büyük risk oluşturmaktadır. Marmara Denizi içindeki Kuzey Anadolu Fayı’nın kuzey koluna ait fay segmenti ve Balıkesir-Gökçeyazı Fayı da sismik boşluktur ve buralara çok dikkat edilmesi gerekir." şeklinde sürdürdü.
Şuan ki yapılan çalışmalara göre şehir merkezinden diri fay geçen kent sayısı 24. Risk altındaki bu iller; Kocaeli, Bursa, Balıkesir, Bolu, Sakarya, Manisa, İzmir, Aydın, Muğla, Denizli, Burdur, Kütahya, Eskişehir, Konya, Aksaray, Tokat, Kayseri, Osmaniye, Hatay, Kahramanmaraş, Erzurum, Erzincan, Hakkari ve Bingöl olarak açıklandı.
"Marmara depreminin kayıpları çok fazla olacak"
Marmara Denizi’nde 10 yıl içinde büyük bir deprem olma ihtimalinin yüksek olduğu yorumunu yapan Aysun Aykan, "Marmara Denizi içerisinde beklediğimiz deprem 60 yıl beklemeyecek; zaman aleyhimizde ilerliyor. Ülkemizde istatistiki olarak her 7 yılda bir büyük deprem oluyor. Zaten her 50 yılda bir Marmara çevresinde 7’den büyük bir deprem gerçekleşiyor. Dolayısıyla şu an bile olsa şaşırmayız. Kuzey Anadolu Fayı’nın Marmara Denizi içinden geçen, kuzey koldaki deprem dağılımlarına bakıldığında, en son depremlerin 1509 ve 1766 yılında gerçekleştiğini, 200–250 yıllık tekrarlama periyotları olduğundan bu alan bir sismik boşluktur.
Tarihsel dönemde 1766 yılında olmuş olan deprem, Avusturya’dan İtalya’ya kadar geniş bir coğrafyada hissedilmiş olup tüm Marmara Bölgesi''nde tahribat oluşturmuştur. Düşünün ki böyle bir depremin tekrarı tüm Marmara Bölgesi''nde çok fazla yıkımlara neden olacaktır. Ulusal ve uluslararası yapılmış çalışmalara göre; 1999 Depreminden sonra 30 yıl içerisinde yüzde 65 ihtimalle 7’den büyük maksimum 7.6 büyüklükte bir depremin Marmara Denizinde olacağı yönündeydi.
Bu süreden 20 yıl geçtiğini düşünürsek, 10 yıl içinde olma ihtimali yüksek. Fakat depremin ne zaman olacağını bilemiyoruz. Tam tarihini bilemesek de Marmara Denizi’nde mutlaka büyük bir deprem olacak. Marmara Denizine kıyısı olan tüm illeri; İstanbul, Balıkesir, Bursa, Yalova, Çanakkale, Kocaeli, Tekirdağ ağır bir şekilde etkileyecektir. Balıkesir, özellikle Bandırma, Erdek gibi kıyı ilçelerimiz bu depremden çok fazla etkilenecek ilçelerimizdir. Bu deprem, Türkiye’nin ekonomisine zarar verecektir. Bu yüzden bu depremi çok fazla önemsememiz ve gerekli önlemleri almamız gerekiyor" diye konuştu.
"Balıkesir''de 7.2''lik deprem üretecek faylar var"
Balıkesir özelindeki depremsellik hakkında da açıklamalarda bulunan Aysun Aykan, "Balıkesir il ve ilçeleri dünyanın sismik yönden en aktif faylarından biri olan Kuzey Anadolu Fayının güney koluna ait fay segmentleri üzerinde konumlanmıştır. Balıkesir ve ilçeleri, geçmişte 1577, 1672, 1845, 1867, 1897, 1898, 1944, 1935, 1953, 1964 yıllarında meydana gelen depremlerden önemli bir şekilde etkilenmiştir.
Balıkesir ilinde gelecekte yıkıcı deprem oluşturabilecek 20 fay zonu bulunmaktadır ve bunların büyük bir kısmı 7 ve 7.2 büyüklükte deprem üretme potansiyeline sahiptir. Bu yüzden Balıkesir’in deprem tehlikesinin yüksek olduğunu rahatlıkla ifade edebilirim. Balıkesir’deki yerleşim birimlerinden geçen; Edremit Fayı, Balıkesir Fayı, Bandırma İlçesi’nin yerleşim birimlerinden Bandırma Fayları ve Yenice-Gönen Fay Zonu boyunca yoğun bir yapılaşma ve dolayısıyla nüfus yoğunluğu söz konusudur.
Bu yüzden buralara çok dikkat edilmesi gerekiyor ve gerekli tedbirlerin titizlikle alınması gerekiyor. Balıkesir-Gökçeyazı Fayı’nın 7.2 büyüklüğe kadar depremler üretebildiği araştırmalarla kanıtlanmıştır. Bu fay üzerinde yapılan paleosismolojik çalışmalarda, 2 bin yıldır kırılma olmadığı görülmüştür. Normal şartlarda bin yılda bir deprem üreten bir fay. Böyle olunca ciddi bir enerji birikmesi vardır. Buralara dikkat edilmesi gerekiyor" değerlendirmesinde bulundu.