17 Ağustos öncesi depremleri önceden bilen Şener Üşümezsoy, son uyarısını yaptı… Haritasını yayınladı; Yıkıcı depremin hattını açıkladı

17 Ağustos öncesi depremleri önceden bilen Şener Üşümezsoy, son uyarısını yaptı… Haritasını yayınladı; Yıkıcı depremin hattını açıkladı

Ünlü Deprem Profesörü Jeoloji Mühendisi Prof. Dr. Şener Üşümezsoy, 17 Ağustos 1999 depreminin yıl dönümü yaklaşırken bir kez daha uyarılarda bulunarak, "17 Ağustos’tan sonra en riskli fay olarak gösterilen fay Yalova-Çınarcık fayında yeterli stres olmamasına karşılık sürekli stresin oluşturduğu artçılar, bu fay üzerinde Esenköy’e kadar uzanmıştır" dedi.

ADEM DEĞİRMENCİ / YENİÇAĞ / ÖZEL HABER

17 Ağustos 1999 Marmara Depremi’nin üzerinden tam 21 yıl geçti. 1999 yılında gerçekleşen ve Türkiye’de büyük çapta can ve mal kaybına neden olan Gölcük depremi Ankara’dan İzmir’e kadar geniş bir alanda hissedilmişti.

Resmi raporlara göre 17 bin 480 kişi hayatını kaybederken, Jeoloji Mühendisi Prof. Dr. Şener Üşümezsoy, 17 Ağustos’un yıl dönümüne sayılı günler kala gündeme bomba gibi düşen açıklamalarda bulundu.

17 Ağustos depreminden sonra en riskli fay olarak gösterilen Yalova-Çınarcık fayına ilişkin de değerlendirmelerde bulunan Prof. Dr. Üşümezsoy, "17 Ağustos’tan sonra en riskli fay olarak gösterilen komşu fay Yalova-Çınarcık fayında yeterli stres olmamasına karşılık sürekli stresin oluşturduğu artçılar, 17 Ağustos’tan sonra bu fay üzerinde Esenköy’e kadar uzanmıştır. Kuzeye doğru giden kollardaki faylar kırılarak 17 Ağustos sonrası Dragos’ta, Bakırköy ve Çekmece açıklarında depremler oluşturmuştur" dedi.

17 Ağustos fayının batıya doğru devamının, Yalova-Çınarcık'a doğru uzandığının altını çizen Üşümezsoy, "17 Ağustos fayının batıya doğru devamı, Yalova Çınarcık’a doğru uzanmakta ve Çınarcık’tan Bozburun’dan İmralı’nın güneyine doğru dönmektedir. Bu boyutuyla Çınar çukurunun güney kenarı ve Çınar çukurunun kuzey kenarındaki hatlar Kuzey Anadolu Fayı’nın güney atımı fayıyla bağlantılı olmayıp Çınar çukuru açılırken gelişmiş düşey faylardır" değerlendirmesinde bulundu.

Hersek Deltası'nın sivri ucunun kuzeyinde bir fay hattının söz konusu olmadığını ve o bölgede bir fay hattı olsaydı Osmangazi Köprüsü'nün yapımının imkansız olacağını belirten Prof. Dr. Üşümezsoy, "Hersek Deltası’nın sivri ucunun kuzeyinde bir fay hattı söz konusu değildir. Eğer öyle bir fay hattı olsaydı Osmangazi Köprüsü’nün yapılması mümkün olmazdı. Çünkü köprünün iki ayağı arasında geçen bir fay hattı olsaydı köprüyü riske sokardı. Bu anlamda 17 Ağustos’ta kırılarak Yalova’ya kadar kırılma olmuştur. Çünkü köprünün iki ayağı arasında geçen bir fay hattı olsaydı köprüyü riske sokardı. Bu anlamda 17 Ağustos’ta kırılarak Yalova’ya kadar kırılma olmuştur" ifadelerini kullandı.

Prof. Dr. Üşümezsoy'un YENİÇAĞ'a özel açıklamaları şu şekilde:

"17 Ağustos'ta kırılan fayı karada İzmit Körfez'den Gölcük'e girerek Gölcük'te karayı keserek geçtiğini ve Gölcük’ün batısında ise Karamürsel kıyısının kıyı düzlüğüne uzanan birbiriyle ilişkili ‘y’ şeklindeki bir fay olarak Karamürsel çöküntü alanını yaratmıştır. Bu çöküntü alanının batısında ise Hersek Deltası’nın 17 Ağustos'ta kıl kılmadığı çok tartışılan bir konudur. Aslında Hersek Deltası’nın kırıldığını arazi gözlemleriyle kırıldığını vurguladık. Yapılan çalışmalarda açıklıklar ortaya çıktı ki Hersek Gölü’nün güneyinden geçen fay hattı güneye doğru dönmüş; oradan Yalova düzlüğünden Çınarcık’a doğru ilerleyen bir fay olduğu ortaya çıkmıştır."

"Bunun kuzeyinde yani Darıca’nın hemen kıyısından geçen derin bir kanyon batıya doğru devam ettiğinde Tuzla açıklarından Ada’ya Ada’dan ise Yeşilköy’e doğru Çekmece’ye kadar uzanan Kuzey Marmara kenar payı olarak ortaya çıkmıştır."

"17 AĞUSTOS FAYI TARAFINDAN KESİLMEKTE"

"Birçok yorumda hata Körfez’in güney kıyısından geçerek gelen fayın Hersek Gölü’nden sonra kuzeye dönerek Adalar’a gittiği şeklinde yapılan genel bir hata vardır. Oysa sismik verilerle ve batimetrelerle açık güzel gözüken olay; Hersek Burnu 17 Ağustos fayı tarafından kesilmekte ve burada gölde bu fayın kontrolünden geçmektedir. Bunun batıdaki devamı da Yalova’dan Çınarcık’a Çınarcık’tan İstanbul’a doğru giden bir fay olmuştur."

s1-051.jpgs2-044.jpg

"Yukarıda haritada gösterilen, sarı renkle gösterilen kesim Darıca kanyonunun iki yanında batıya doğru uzanan fay sarı ile gösterilmiş Adalar fayı ve Çınar çukuru güney kenar fayıdır. Körfez ve Marmara girişinde olan bu yapı aslında Çınar çukurunun açılması esnasında gelişmiş bir ölü faydır. Bütün hatalar Gölcük ve Karamürsel kıyısından gelen fay hattının bu sarı fayın kuzeyindeki bölgeye doğru uzatılarak İstanbul’a doğru bir fay haritası çizilmesidir. Yani 17 Ağustos fayının rotası Kanyon’dan Adalar fayı boyunca devam ettiği hatasına düşmektir. Oysa başından beri vurguladığımız Karamürsel kıyısını keserek Hersek Deltası’nı kesen fay hattı Darıca Kanyonu’ndan uzanmayıp Yalova’ya, Yalova’dan Çınarcık’a doğru uzanmaktadır."

s3-026.jpg

Yukarıdaki şekilde iki üçgen olarak görülen birinci üçgen Hersek Deltası dediğimiz bir üçgendir. Ve Hersek Deltası’nın 17 Ağustos'ta kırılıp kırılmadığını tartışma konusu olmuştur. Hersek Deltası’nın kırılmadığı fayın kuzeyden geçtiği ileri sürülmüştür. Oysa yaptığımız çalışmalarda resmi kesitlerde Hersek Deltası’nın doğu kenarından, Karamürsel çukuru 17 Ağustos’ta kırılan fayın çatal geometrisinde çökmüştür. Buna negatif çiçek yapısı da denmiştir.

"KÖRFEZ'DE HAREKETLİLİK OLSAYDI OSMANGAZİ KÖPRÜSÜ YAPILAMAZDI"

Bu fay hattı gelerek Hersek Burnu’nu kesmiş ve Hersek Burnu batısında Lale Deltası’nın önünü yalayarak Yalova’ya doğru uzanmıştır. Hersek Burnu ile kuzeyi arasında Körfez’de bir hareketlilik olsaydı Osmangazi Köprüsü yapılamazdı. Bu anlamda Hersek Deltası çok detaylı anlamda çalışılmıştır.

s4-011.jpg

"OSMANGAZİ KÖPRÜSÜ'NÜN YAPILMASI MÜMKÜN OLMAZDI"

Bu haritada Hersek Deltası ve karşısında yer alan Osmangazi Köprüsü açıkça belirlenmiş ve bu alanda detaylı yapılan çalışmalarla verilerle en başından beri söylediğimiz Gölcük’ten batıya doğru Karamürsel kıyısı boyunca uzanan ‘Y’ harfi şeklinde yani yukarıda birbirine paralel iki kenar olan aşağıda tek faya dönen fay hattı Hersek Deltası’nda da iki kol olarak geçmekte. Oradan da batıya doğru uzanmaktadır ama Hersek Deltası’nın sivri ucunun kuzeyinde bir fay hattı söz konusu değildir. Eğer öyle bir fay hattı olsaydı Osmangazi Köprüsü’nün yapılması mümkün olmazdı. Çünkü köprünün iki ayağı arasında geçen bir fay hattı olsaydı köprüyü riske sokardı. Bu anlamda 17 Ağustos’ta kırılarak Yalova’ya kadar kırılma olmuştur.

s5-005.jpg

Burada ilginç olanı ise Hersek Deltası ve onun batı ve doğu kesimindeki fay hattını iyi incelediğimiz zaman 17 Ağustos fayının Adalar’a doğru gitmediği Yalova Çınarcık hattına doğru gittiği açıklıkla ortaya çıkmaktadır.

"17 AĞUSTOS FAYININ BATIYA DEVAMI YALOVA-ÇINARCIK'A DOĞRU UZANMAKTA"

17 Ağustos fayının batıya doğru devamı, Yalova Çınarcık’a doğru uzanmakta ve Çınarcık’tan Bozburun’dan İmralı’nın güneyine doğru dönmektedir. Bu boyutuyla Çınar çukurunun güney kenarı ve Çınar çukurunun kuzey kenarındaki hatlar Kuzey Anadolu Fayı’nın güney atımı fayıyla bağlantılı olmayıp Çınar çukuru açılırken gelişmiş düşey faylardır. Kuzey Anadolu Fayı, bu çukurların aşılmasından sonra bu çukurları kesen bir yapıdır. 

Körfez çukur alanını keserek ‘Y’ şeklinde bir fay halinde gelişen bir fay hattıdır. Karamürsel çukuru, Gölcük karasından geçip ‘Y’ şeklinde bir çukur açmıştır. Hersek Deltası’nı keserek Hersek Deltası’ndan Yalova’ya, Yalova’dan Çınarcık’a bir rota izlemektedir.

17 Ağustos’tan sonra en riskli fay olarak gösterilen komşu fay Yalova-Çınarcık fayında yeterli stres olmamasına karşılık sürekli stresin oluşturduğu artçılar, 17 Ağustos’tan sonra bu fay üzerinde Esenköy’e kadar uzanmıştır. Kuzeye doğru giden kollardaki faylar kırılarak 17 Ağustos sonrası Dragos’ta, Bakırköy ve Çekmece açıklarında depremler oluşturmuştur."

s6-003.jpg