Büşra İLASLAN / YENİÇAĞ
Sıla Şentürk''ün ölümünden önce Hüseyin Can Gökçek''in istismarına uğradığı gerekçesi ile açılan "çocuğun nitelikli cinsel istismarı" davasına Giresun 1. Ağır Ceza Mahkemesinde devam edildi.
Duruşmaya 16 yaşındaki Sıla Şentürk''ü öldüren Hüseyin Can Gökçek, Sıla''yı öldürmesi nedeniyle tutuklu bulunduğu Van F Tipi Yüksek Güvenlikli Kapalı Ceza İnfaz Kurumu''ndan Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) üzerinden katıldı.
Sıla Şentürk''ün annesi Asiye Şentürk, babası Bekir Şentürk ve ailenin savunmasını gönüllü olarak üstlenen Önce Çocuklar ve Kadınlar Derneği avukatlarından Hande Gündoğdu''nun da bulunduğu duruşmada Sıla''nın ölümüne ilişkin ihmaller zinciri ortaya çıktı.
Sıla’nın Çocuk Koruma İlk Müdahale Birimi''nde (ÇOKİM) kalmaktayken kurum müdürlüğüne verdiği şikâyet dilekçesinin adli makamlara ulaşmadığını belirten Avukat Hande Gündoğdu, şikâyet dilekçesinin dosyaya getirilmesini talep etti. Mahkeme bu talebi kabul ederken ayrıca Sıla hakkında Adli Tıp Kurumuna yazı yazılmasını ve ergen bir çocuk olarak yaşadıklarının tespit edilmesine karar verdi.
CİNSEL İSTİSMAR’DAN TUTUKLANMASI TALEBİNE MAHKEMEDEN RET
Öte yandan Avukat Gündoğdu''nun cinayet gerekçesi ile tutuklu bulunan sanık Hüseyin Can Gökçek için ‘çocuğun nitelikli cinsel istismarı’ndan tutuklanması yönündeki talebi reddedildi.
Sanık Hüseyin Can Gökçek''in üzerine atılı suçlamaları kabul etmediği duruşma 23 Haziran tarihine gününe ertelendi.
SADECE 36 GÜN TUTUKLU KALDI
Duruşmanın ardından Yeniçağ’a açıklamalarda bulunan Önce Çocuklar ve Kadınlar Derneği’nden Avukat Hande Gündoğdu şunları söyledi:
“Bu olay 22 Mart 2021 tarihinde karakola ve adliyeye yansıyor. Sanık 23 Mart''ta ‘çocuğun nitelikli cinsel istismarı ve hürriyeti tahdit’ suçlarından tutuklanıyor ve sadece 36 gün tutuklu kalıyor.
“15 YAŞINI BİTİRMEMİŞ ÇOCUĞUN İSTİSMARDA RIZASI ARANMAZ”
Oysa 15 yaşını bitirmemiş bir kız çocuğunun cinsel ilişkiye rızası söz konusu değil. Fakat Sıla''nın sanık hakkındaki beyanları çelişkili bulunarak bu adam 36 gün sonra tahliye ediliyor. Ardından 11 Kasım 2021 tarihinde istismar dosyasının ilk celsesi görülüyor.
“İMZA YÜKÜMLÜLÜĞÜNÜ BİLE YERİNE GETİRMEDİĞİ ORTAYA ÇIKTI”
Bu arada tutuksuz yargılanan Hüseyin Can Gökçek hakkında haftada 1 imza yükümlülüğü ve yurt dışı çıkış yasağı şeklinde bir adli kontrol kararı verilmiş ve 11 Kasım''daki duruşmada tutuksuz yargılanan Hüseyin Can Gökçek''in imza bile vermediği ortaya çıkıyor. Buna rağmen 11 Kasım''daki celsede sanığın imza yükümlülüğünün kaldırılmasına karar veriliyor.
“SILA GERÇEKLERİ ANLATMAK İSTEDİ ANCAK HEYET DİNLEMEDİ”
11 Kasım''da Sıla yeniden ifade vermek istediğini ve farklı bütün gerçekleri anlatmak istediğini söylüyor. Aslında heyetin ya o anda ya da çok kısa bir süre sonra o çocuğu dinlemesi gerekiyordu. Ama dinlemek için duruşmanın atılı bulunduğu 3 Mart tarihine yani bugüne gün veriyor. Bugün dinlenilecekti Sıla. Ama Sıla bugün dinlenilemedi. Çünkü gerçekleri anlatacağını söyledikten 3 ay sonra Sıla öldürüldü.
"DERHAL ADLİ MAKAMLARA İLETİLMESİ GEREKEN DİLEKÇE DOSYADA YOK"
Sıla koruma altına alındığı yurttan ayrılırken sanıktan kendisini istismar etmesi ile ilgili şikâyetçi olacağına ilişkin bir dilekçe veriyor. Normal şartlarda bu dilekçenin derhal adli makamlara iletilmesi gerekiyor yahut nitelikli cinsel istismar yargılaması yapan heyetin bu belgenin peşinde koşması gerekiyor. Ancak bu belge cinsel istismar dosyasına girmemiş.
Biz bugün aile ve yakınları ile yaptığımız görüşmede Sıla’nın yurt yönetimine böyle bir dilekçe verdiğini öğrenmiş bulunduk. Bunu celsede dile getirdik ve bu şikâyet dilekçesinin bulunmasını talep ettik. Bu talebimiz doğrultusunda Sıla''nın sanık hakkındaki şikâyetleri kapsayan dilekçenin bulunması konusunda bir ara karar oluşturuldu. Kuruma yazı yazılacak bununla ilgili.”