AKP'de yaşanan ayrışma tüm hızıyla sürüyor. AKP İstanbul İl Yönetim Kurulu eski üyesi ve AKP'den İstanbul Milletvekili adayı da olan Yavuz Değirmenci, Twitter hesabından yayınladığı bir mektupla partisinden istifa etti.
FETÖ'nün 15 Temmuz'daki hain darbe girişimi sırasında Atatürk Havalimanı'nda Erdoğan'ın yanında bulunan Değirmenci, AKP içerisinde "Pelikan" olarak adlandırılan yapıya karşı mücadelesi ile de biliniyordu.
Daha önce, Cumhurbaşkanı Erdoğan'a seslenerek, "Ya siz Pelikan Terör Örgütünü bitireceksiniz ya onlarla birlikte siyasi hayatınızın bitişine şahit olacaksınız. Eski bir kardeşiniz olarak sizi uyarıyorum." demişti.
Değirmenci istifa mektubunda, "Partimiz adeta paralel bir yapı tarafından kuşatıldı." diyerek, "Pelikan" olarak adlandırılan yapıyı işaret ederken, AKP'de aile şirketi görüntüsü oluşmaya başladığını belirtti.
Değirmenci'nin istifa mektubunun bir bölümü şu şekilde;
"Son yıllarda partimizin kuruluş ilkelerinden büyük sapmalar gösterdiğini, ahlaki çürümenin bünyeyi sardığını üzülerek müşahede ediyor ve muhasebe ihtiyacını ısrarla dile getiriyorduk.
Partimiz adeta paralel bir yapı tarafından kuşatıldı.
Kararlar partinin tabanından tavanına doğru silsile halinde istişare edilmez samimi eleştiriler hiç bir şekilde dikkate alınmaz oldu.
Aile şirketi görüntüsü oluşmaya başladı.
Ak Parti ittifak kurduğu siyasi partiye ideolojik olarak benzemek suretiyle hem siyaseten esir hale düştü hem de çoğulcu ve özgürlükçü genetik ayarları bozulmaya mutasyona uğramaya başladı.
Ak Partimiz artık kurumsal organları tarafından yönetilemeyen, siyaset üretemeyen, toplumun, seçmenlerimizin ve üyelerimizin beklentilerine cevap veremeyen bir yapıya dönüştü.
Muhasebe çağrıları anlamsız ihraç kararlarıyla karşılık buldu.
Dolayısıyla son ana kadar beslediğimiz tüm umutlar kayboldu.
Yaşanan bu süreçlerden sonra “Yeni bir hale, yeni bir yola” ihtiyaç olduğu kanaatindeyim.
Milletimizin ümitsizliğe savrulmakta olduğu bir dönemde ahlak, ehliyet ve liyakat ilkelerini gözeterek adalet, eşitlik ve kardeşliği tekrar inşa etmemiz gerektiğine inanıyorum.
Şahsen herhangi bir parti olmaktan ziyade inandığım değerler uğruna mücadele ettiğim bir dava partisi olarak telakki ettiğim, ancak kuruluş ilkelerini ve misyonunu kaybeden Ak Parti’den istifa ediyorum."