15 Mayıs Türkiye için çok geç olabilir
14 Mayıs sıradan bir seçim değil. Bu seçimler yıkım ya da yükseliş süreçlerinin başladığı tarih olacak. Bugüne kadar AKP''nin kendi yandaşlarına kaynak transfer ettiği, üretim yerine tüketimin, yüksek teknoloji üreterek para kazanmak yerine beton rantı ile işlerin döndüğünü gördük.
Tarımdan ve millî sanayiden vazgeçmenin bedelini ise yüksek enflasyon, büyük ticaret ve bütçe açıkları olarak ödüyoruz. Koskoca Osmanlıyı batıran o virüs ne yazık ki yine damarlarımızda gezmeye başladı. Din ve milliyet diyerek çöküşe doğru yelken açtık. Evet bugüne kadar AKP''nin yanlışları ekonomide bir krize neden oldu ancak 14 Mayıs''ta bu zihniyet tekrar başımıza gelirse çöküş kaçınılmaz olacaktır. Size ispat edeyim…
Aşağıdaki grafiği çok kıymetli dostum İbrahim Kahveci''den aldım. Geçen Pazar sabahı kendisiyle telefonda uzun bir sohbet ettik. Onun da yazılarında vurguladığı bir konu olan "krizin yerini çöküşe bırakacağı" teması idi. Ben de iki yıl önce yine bu köşede AKP hükümetinin yaratıcı bir yıkım getirdiğini anlatmıştım.
Tablo ve grafiğin korkutan yönü şu, Türkiye''de 0-5 yaş grubu nüfus azalıyor. 65 yaş üstü ise artıyor. Bu sorunu Avrupa''da her ülke yaşıyor diyebilirsiniz ama o ülkelerde düzgün bir eğitim sistemi var, enflasyon düşük, sistem demokrasi ve oturmuş, en önemlisi ülkeleri yaşlanan nüfuslarına karşı sessiz bir göçmen istilasına uğramıyor.
Türkiye yaşlanırken nüfusun yerini Araplar alıyor. Bu nüfus bozulması 20 yıl sonra Türkiye''nin güney illerinin kaybına kadar gidecek ucu açık bir süreçtir. İktisadi olarak eğitimsiz ve yaşlı nüfusla AKP tekrar gelirse, bırakın krizden çıkışı, çöküşe doğru kapı açılacaktır. Çünkü AKP ekonomi modeli, eğitim sistemi reformu ile enflasyonu gerçekten yapısal olarak düşürecek önlemleri almak yerine, mevcut sistemden rant elde ederek, bunu oligarklarına dağıtıp, yurt dışına transferi seçen yıkım modelinden başka bir şey değildir.
Yaşlanan nüfus + AKP zihniyeti ile Türkiye''de reformları yapmanız imkansızdır. AKP sayesinde gençler ve ekonominin dinamosu olan eğitimli iş gücü ülkeden kaçmaktadır. Bu yapı işte yukarıda bahsettiğimiz çöküşü beraberinde getirecektir.
Nüfus neden azalıyor? Çünkü AKP enflasyon yaratmaktadır. Alım gücü düşen halk ise aile kurmaktan vazgeçiyor. Bunu tersine çevirmek için enflasyonu düşürmek gerek. Bunun için de üretim ekonomisi haline gelmemiz gerek. Üretmek ise eğitimde kaliteyi artırmakla olur. Toplumun kaynaklarını üreticilere, emekçilere akıtmanız gerekir. Oysa AKP eğitim reformundan korkmaktadır. Çünkü okuyan insanlar AKP''nin nasıl sömürü sistemi kurduğunu, raporları, rakamları incelerse görecek ona oy vermeyecektir.
Enflasyonla halktan alıp patronlara servet aktaran sistem AKP''li oligarkları bir elleri yağda, diğer ellerini balda yaşatmaktadır. Bazı türbanlı bacılarımızın uzun topuklu ayakkabıları ve ipek örtüleri ile Range Rover''da gaza basarken "biz geçmişte ikna odalarında çok ama çok mağdur olduk" edebiyatını siyasiler hâlâ bir masal gibi anlatmaktadır.
Soyumuzu kurutmaya başlayan bir sisteme tekrar evet dersek sonumuz Osmanlı sonu gibi olacak. 15 Mayıs çok geç olabilir, evet dikkatli olun ve bu yazdıklarımı çok iyi düşünün…