128 milyar dolar nerede tartışması büyüyor. Merkez Bankası rezervleri nasıl eridi. Dönemin tanıklarından açıklama bekleniyor

128 milyar dolar nerede tartışması büyüyor. Merkez Bankası rezervleri nasıl eridi. Dönemin tanıklarından açıklama bekleniyor

Merkez Bankası'na ilişkin iktidar ile muhalefet arasında devam eden "Rezervler nasıl eridi?" tartışması kamuoyunun gündeminden düşmüyor. Hükümet kanadından gelen açıklamalar muhalefet tarafından kabul görmezken dikkatler dönemin Merkez Bankası Başkanı Murat Uysal ve yardımcısı Emrah Şener'e de çevrildi.

Merkez Bankası rezervlerinde bulunan 128 Milyar Dolar''ın nerede olduğu sorusuna ilişkin iktidardan gelen açıklamalar tartışmaları daha da alevlendirdi. Muhalefet, paranın Merkez Bankası''ndan hangi koşullarda çıktığını ve kim satıldığı gibi sorularla iktidarı soru yağmuruna devam ediyor. İşlemlerden sorumlu üst düzey bürokratların neden açığı gizlediği ve siyasilerden gelen talimatlara şerh koymadığı da sorulan sorular arasında. Bu kapsamda özellikle iki kritik isimden açıklama bekleniyor.

Bu isimler dönemin Merkez Bankası Başkanı Murat Uysal ve yardımcısı Emrah Şener. 

Karar''ın haberine göre Merkez Bankası’nın döviz rezervlerinin iki yıla yakın sürede eritilmesinde ‘dolara kontrol’ gerekçe gösterildi. Ancak çabalara karşın kur frenlenemedi. Uzmanların uyarılarına rağmen rezervler tüketilene kadar ısrarla satış yöntemi uygulandı.

Hatalı politika, dövize en çok ihtiyaç duyulan dönemde yabancı yatırımcının çıkışına da zemin oluşturdu. ‘Neden ihale açılmadı, kime kaça satıldı? Kimler faydalandı?’ sorularının cevabı ise havada kaldı. 

MERKEZ’İN SİTESİNDEKİ SON SATIŞ 7 YIL ÖNCE 

Siyasetle birlikte işlemlerin yapıldığı dönemde Merkez’in dümeninde bulunan eski Başkan Murat Uysal ve yardımcısı Emrah Şener ile diğer bürokratların sorumluluğu öne çıktı.

Ekonomist Uğur Gürses “Hem Albayrak hem de eski MB’nin eski başkanları verilerin üstünü örttü” tepkisini gösterdi. ‘İşlemler şeffaf’ iddialarına karşı çıkan Gelecek Partili Kerim Rota “MB’nin sitesinde son döviz müdahalesinin 2014’te olduğu yazıyor” dedi.

128 MİLYARIN TANIKLARINDAN AÇIKLAMA BEKLENİYOR

Merkez Bankası’nın 128 milyar dolarlık rezerv satışının sorumluları aranıyor. Hükümet kanadı rezervlerin dalgalı kuru dengelemek için kullanıldığını açıkladı. Muhalefet ise bu harcamanın hangi şartlarda nasıl, kimlere, kimler tarafından ve en önemlisi rekorlar kıran kuru etkilemediği için sorumlusunun kim olduğunu sordu. Şeffaflık arayan birçok ekonomist ve siyasetçi de detay verilmemesinden şikayetçi. 

Eski Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak döneminde eridiği tartışılan Merkez Bankası döviz rezervlerinde nabız yeniden yükseldi. Ekonomide yönetim değişikliğinden sonra TL tarafında toparlanama görülürken, kuru tutmak için harcanan 128 milyar dolarlık rezerv ve eski bakan Albayrak’ın iletişimi tamamen kesmesi dikkat çekti.

Bakanlığı döneminde yine eski Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Murat Uysal ile birlikte harcanan rezervlerin piyasaları ve TL’yi hiç de etkilemediği görüldü. Büyük bir kesim ise Uysal döneminde yapılan bu harcama ile ilgili açıklama bekliyor. Aynı zamanda Merkez Bankası Başkan Yardımcısı Emrah Şener’in de dikkat çeken isimlerden biri olduğu iddia ediliyor.

İşlemlerden sorumlu olan üst bürokratların, neden açığı gizlediği ve zarar oluşacağını bile bile talimatlara şerh koymadığı vurgulandı. İki kritik ismin doyurucu açıklama yapması yönünde beklenti oluştu. Birçok ekonomist ve siyasiler 128 milyar dolarlık rezervin akıbetini sorgularken, Hükümet tarafından geçtiğimiz güne kadar hiçbir açıklama yapılmamıştı.

Cumhuriyet Halk Partisi’nin paylaştığı karikatür ve açıklamalardan sonra geçtiğimiz gün, Merkez Bankası rezervlerine yönelik işlemlerin mevzuata uygun bir şekilde yapıldığını söylendi. Açıklamanın devamında ödemeler dengesinin de gözetildiğini rezervlerin başka kaynaklara transferinin gerçekleşmediği ve buhar olmadığı paylaşıldı.

Yapılan hatalarla birlikte durumun saklandığına değinen ekonomistler, arka kapı yöntemleriyle ülkenin döviz rezervlerinin eritildiğini kurlar artmıyormuş görüntüsü verildiği aktardı.

Ekonomist Uğur Gürses “Kurların dengede olduğu görüntüsü verilmesi, bunların tamamen şeffaflıktan uzak biçimde yapılması üstüne üstlük ekonomik birimlerin dalgalı kur rejiminde olduğu, kurların serbestçe oluştuğu izlenimi verilerek yanıltılması basiretli ve doğru bir ekonomi yönetimi ile bağdaşan işler değildi” dedi.

Yönetim değişikliğinin ardından sorulara hala cevap bulunamadı. "Merkez’in rezervlerine ne oldu? Neden böyle bir hamle yapıldı? Rezervlerin eritilmeden alınacak başka önlemler yok muydu? Rezervleri elden çıkarmak kimin fikriydi? Telafisi nasıl olacak? 128 milyar dolar nerede?" gibi soruların cevabı hala bulunamadı. 

SATIŞA RAĞMEN KUR DURMADI 

Ekonomist Uğur Gürses “Bu hatalı kararlar, hane halkı ve şirketlerde rahatsızlık yarattığı gibi, döviz ve altın alımlarını arttırmış, döviz çıkışlarını hızlandırmıştı. Diyelim ki yabancı yatırımcılar likidite kaygısı ile dövizlerini alıp çıktılar; yerleşikleri kaygılandıran, döviz almaya iten ortamı kim yarattı? Faizleri negatif seviyeye kim getirdi?” dedi.
 
Gürses paylaşımının devamında şunu anlattı:

“Merkez Bankası 2018-19’da toplam 122 milyar kar etti. Bunun 106 milyarı döviz işlemlerinden geldi. Bu kar nasıl mı oluştu? Yanlış politikalarla kuru patlatıp, kabaca 40 milyar dolarlık döviz fazlasının satılmasıyla oluştu. Kur artışı durmadı.

Zarar topluma yazıldı. Başarı değil. Merkez Bankası’nın karı nereden geliyor? Döviz fazlası varken kuru patlatırsınız; bankanın karı patlar, ama toplum zarar görür. En başta enflasyon. Sonra soğan deposu basarsınız.” 

KULLANILMAMASI GEREKEN YÖNTEMLER KULLANILDI 

CHP Sözcüsü Faik Öztrak ise Merkez Bankası rezervleri ile ilgili tartışmaya değindi ve ‘90 milyar dolar rezervimiz var’ açıklamasına yanıt verdi: “Merkez Bankası rezervi eksi 60 milyar olmuş yani Merkez Bankası’na borç verenler şu borcumu ver dediğinde bizim Merkez Bankası’nda o borcun tamamını ödeyecek paramız yok.

Hani ‘5 cent’e muhtaç olduk’ diyorlar ya, işte o durumdayız. 90 milyar rezervimiz varsa bugün mevduat karşılık oranlarını neden 2 puan birden arttırdınız? Neden bugün ben yüzde 17 ile dünyanın en yüksek 10. faizini ödüyorum?”

Öztrak konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Faiz mi enflasyonu belirler enflasyon mu faizi belirler gibi aslında ekonomi literatüründe olmayan hangi ilişkinin nasıl olduğu belli olan bir iddia yüzünden 128 milyar dolarımız buhar oldu gitti.

Bu 128 milyar dolar nereye gitti? Har vurduk harman savurduk. Bir kere bu 128 milyar dolar Türkiye’de uygulanan serbest döviz kuru çerçevesinde satılmadı. Kullanılmaması gereken arka kapı yöntemleri kullanıldı. Bundan kim faydalandı bunu görmemiz lazım. Bu kötü yönetim Türkiye’yi faizle değersiz Türk lirası arasına sıkıştırmıştır.” 

UYSAL VE ŞENER’DEN AÇIKLAMA BEKLENİYOR 

Merkez Bankası’nın şu anki yapısında Başkan Naci Ağbal, Murat Çetinkaya, Uğur Namık Küçük, Oğuzhan Özbaş, Emrah Şener isimlerinden oluşuyor. 128 milyar dolarlık rezerv satışında da Emrah Şener başkan yardımcılığı görevini sürdürüyordu.

Görev süresi geçen yıl dolan Şener’in 2 Eylül 2020 tarihli ve 31232 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan karar ile bu tekrar yardımcılık görevine getirildi. Eski başkan Çetinkaya ve Uysal’ın görevden alındığı dönemlerde de yardımcılık görevini sürdüren Şener, şu ana kadar hiçbir baskı görmediğini sorulan sorular üzerine cevaplamıştı.

Erdoğan’ın Çetinkaya’yı görevden aldığı dönemde yaptığı açıklamalar karşısında bağımsız olduklarını savunan Şener, gerçekleşen olayların akabinde de ‘ben daha okumadım’ cevabını vermişti. 128 milyar dolarlık rezervin harcanmasında da başkan yardımcısı olarak rolü olan Şener’in de soruları cevaplaması bekleniyor. 

SON RESMİ MÜDAHALE 2014’TE 

AKP Sözcüsü Ömer Çelik “Merkez Bankası rezervleri soracak bir şeyiniz içinde olacak cevabımız var. Saat saat, isim isim nasıl yapılır, herkesin ulaşması gayet mümkündür. Aile halinde siyaset yapan kim varsa bunun kınanacak bir durum olduğunu daha ifade etmek istiyoruz” dedi.

Bu açıklamaya karşılık Gelecek Partisi Genel Başkan Yardımcısı Kerim Rota günlerdir bahsettiği detayı yeniden verdi. Rota “Saat saat, isim isim nasıl işlemler yapılmış herkesin buna ulaşması mümkündür demiş. Mümkün değil... Hâlâ TCMB sitesinde son döviz müdahalesinin 2014 yılında olduğu yazıyor. 128 milyar doları sattınız mı satmadınız mı, önce bir aranızda anlaşsanız” dedi. 

DALGALANMAYI ÖNLEMEK İÇİN KULLANILDI 

Cumhurbaşkanı Erdoğan, döviz rezervleriyle ilgili “Rezervler kurdaki dalgalanmayı önlemek için kullanıldı” dedi.

Erdoğan, konuyla ilgili olarak “Bir süredir maruz kaldığımız ekonomik tuzaklarla mücadele ederken salgın bahanesiyle yeni bir finansal dalgalanma oluşturmak isteyenlere elimizdeki tüm araçları kullanarak fırsat vermedik. Kılıçdaroğlu’nun sürekli sorup durduğu dövizlerin önemli bir bölümü işte bu mücadelede kullanılmıştır. Bu sayede kuru ve faizi çok yükseklere taşıyarak toplumsal kargaşa peşinde olanların oyunlarını da bozduk. Aynı zamanda salgının yol açtığı sıkıntıları azaltmak için de emekliden ihracatçıya, esnaftan işçiye, çiftçiden sanayiciye kadar herkese yönelik çok ciddi destek paketlerini hayata geçirdik” ifadelerini kullandı. 

ALBAYRAK İSMİ BİLE DOLARIN YÜKSELMESİNE YETTİ

Ekonomi yönetimindeki değişimden sonra üst üste hızlı düşüş yaşayan dolar/TL kuru 7.55 seviyesinden 6.90 seviyesi altına gerileyerek son 7 ayın en düşüğünü görmüştü. Geçtiğimiz haftayı 7 lira seviyesi altında kapatan kur, bu hafta ise yükselişte ve dün 7.20’yi aşarak 4 Şubat sonrası en yüksek seviyeye ulaştı.

Merkez Bankası rezervleriyle alevlenen kur, Berat Albayrak’ın isminin geçmesiyle birlikte yeniden yükseldi. Uzmanlar, dolar/TL’de 7’nin üstündeki hareketlenmenin Cumhurbaşkanı’nın açıklamalarıyla gerçekleştiğini aktardı. Sıkılaştırma adımlarını sürdüren Merkez Bankası, Türk Lirası zorunlu karşılık oranlarının her vadede 200 baz puan artırdı.

Resmi Gazete’de yayımlanan karara göre, yurt dışı banka mevduatları ve katılım fonları hariç 1 yıl ve 1 yıldan uzun vadeli mevduat/katılım fonları için zorunlu karşılık oranı yüzde 3 olurken, 1 yıla kadar vadeliler için yüzde 4, vadesi 6 aya kadar olanlar için yüzde 6 oldu. Yurt dışı bankaların dahil olduğu mevduat ve katılım fonlarında ise zorunlu karşılık oranları 1 yıla kadar yüzde 8 olurken, 3 yıla kadar vadelilerde yüzde 5,5 oldu.

İlgili Haberler