109 yıl önce tarih 'Ben size taarruzu emretmiyorum, ölmeyi emrediyorum' emriyle yazıldı

109 yıl önce tarih 'Ben size taarruzu emretmiyorum, ölmeyi emrediyorum' emriyle yazıldı

‘Askerler! Karşımızdaki düşmanı mağlup edeceğimize hiç şüphe yoktur. Fakat siz acele etmeyin. Evvela ben ileri gideyim' diyerek öne atılan Anafartalar Grup Komutanı Albay Mustafa Kemal engeliyle karşılaşan İtilaf Devletleri, 'Ben size taarruzu emretmiyorum, ölmeyi emrediyorum' emri sonrası lav oldu. Bugün 9 Ağustos, Birinci Anafartalar Zaferi 109 yaşında..

Çanakkale Savaşları'nda dönüm noktalarından biri olan ve 10 Ağustos 1915'te kazanılan Anafartalar Zaferi, İngiliz kuvvetlerinin Suvva Koyu'na yaptığı çıkarmanın başarısızlıkla sonuçlanmasıyla tarihe geçti. Büyük önder Mustafa Kemal Atatürk'ün komutasındaki Türk ordusu, bu harekatı 9-10 Ağustos tarihlerinde kesin bir yenilgiye uğrattı. Atatürk'ün Conkbayırı sırtında verdiği "Ben size taarruzu emretmiyorum, ölmeyi emrediyorum" komutu ise tarihe altın harflerle kazındı.

CONKBAYIRI SIRTLARINDA GÜN BOYU ÇATIŞTILAR

İtilaf Devletleri, 18 Mart 1915'teki deniz zaferi sonrası Çanakkale Boğazı'nı karadan ele geçirme girişiminde bulunarak Gelibolu Yarımadası'na çıkarma yaptı. 25 Nisan 1915'te İngiliz ve Fransız donanmaları Seddülbahir ve Arıburnu sahillerine çıktı. Bu çıkarmaya karşılık veren Türk kuvvetleri, Mustafa Kemal'in komutasındaki 57. Alay ile düşmanı geri püskürttü. Conkbayırı sırtlarında gün boyu süren çatışmaların ardından, düşman kuvvetleri ağır kayıplar vererek geri çekilmek zorunda kaldı.

MUSTAFA KEMAL "ARIBURNU KUVVETLER KOMUTANLIĞI"NA GETİRİLDİ

Mustafa Kemal'in kritik müdahalesi olmasaydı, Çanakkale Muharebeleri'nin ilk gününde kaybedilebileceği, tarihçilerin de ortak görüşü. Yarbay Mustafa Kemal, bu başarısından dolayı "Arıburnu Kuvvetler Komutanlığı"na getirildi ve bölgedeki tüm kuvvetleri komuta etmeye başladı.

GÖĞSÜNDEKİ SAATE İSABET EDEN BİR ŞARAPNEL PARÇASIYLA YARALANDI

Anafartalar Zaferi, Mustafa Kemal'in liderliğinde kazanılan ve işgal girişimlerini durduran bir zafer olarak tarihe geçti. 10 Ağustos sabahı başlayan Conkbayırı taarruzu, dört saat süren kanlı süngü muharebeleri sonunda tamamlandı ve bölge tamamen ele geçirildi. Mustafa Kemal, bu süreçte göğsündeki saate isabet eden bir şarapnel parçasıyla yaralandı, ancak savaşın gidişatını değiştiren liderliğini sürdürmeye devam etti.

BU ZAFER TÜM MEMLEKETİN İŞGALİNİ ÖNLEDİ

5 gün süren Conkbayırı taarruzu boyunca Türk tarafı 20 bin, düşman ise 25 bin kayıp verdi. Bu zafer, İstanbul'un ve tüm memleketin işgalini önledi ve İngilizler iki ay sonra Gelibolu Yarımadası'nı terk etmek zorunda kaldı.

Mustafa Kemal, Anafartalar Zaferi sonrası gösterdiği üstün başarı nedeniyle 1 Eylül 1915'te Gümüş Liyakat Madalyası ile ödüllendirildi. Çanakkale Savaşları boyunca emrinde 3 kolordu bulunan Anafartalar Grup Komutanı olarak görev yaptı ve tarihin en önemli askeri zaferlerinden birine imza attı.

33.png

ZAFER NASIL BAŞLADI? “EVVELA BEN İLERİ GİDEYİM”

Mustafa Kemal, hatıralarında, Conkbayırı Taarruzu''nu nasıl başlattığını şu sözlerle anlattı:

“Gün doğmak üzereydi. Çadırımın önüne çıktım. Hücum edecek askeri görüyordum.
Oradan hücumun yapılmasını bekleyecektim. Gecenin karanlık perdesi tamamen kalkmıştı.
Artık hücum anıydı. Saatime baktım. Dört buçuğa geliyordu.
Birkaç dakika sonra ortalık tamamen ağaracak ve düşman askerlerimizi görebilecekti.
Düşmanın piyade, mitralyöz ateşi başlarsa ve kara ve deniz toplarının mermileri bu sıkı düzende duran askerlerimiz üzerinde bir defa patlarsa hücumun imkânsızlığından şüphe etmiyordum. Hemen ileri koştum. Tümen kumandanına rastladım.
O da ve her ikimizin refakatimizde bulunanlar beraber olduğu halde hücum safının önüne geçtik.
Gayet kısa ve seri bir teftiş yaptım. Önünden geçerek yüksek sesle askerlere selam verdim ve dedim ki:
‘Askerler! Karşımızdaki düşmanı mağlup edeceğimize hiç şüphe yoktur. Fakat siz acele etmeyin. Evvela ben ileri gideyim. Siz, ben kırbacımla işaret verdiğim zaman hep birden atılırsınız.'
Kumandan ve subaylara da işaretimle askerlerin dikkatini çekmelerini emrettim.
Ondan sonra hücum safının önünde bir yere kadar gidildi ve oradan kırbacımı havaya kaldırarak hücum işaretini verdim.
Bütün askerler, subaylar, artık her şeyi unutmuşlar, bakışlarını, kalplerini, verilecek işarete yöneltmiş bulunuyorlardı.
Süngüleri ve bir ayakları ileri uzatılmış askerlerimiz ve onların önünde tabancaları, kılıçları ellerinde subaylarımız kırbacımın aşağı inmesiyle demirden bir kitle halinde aslanca bir saldırıyla ileri atıldılar.
Bir saniye sonra düşman siperleri içinde gökyüzüne yükselen bir sesten başka bir şey işitilmiyordu.
Allah, Allah, Allah… Düşman silah kullanmaya vakit bulamadı.

Boğaz boğaza kahramanca mücadele sonunda ilk hatta bulunan düşman tümüyle imha edildi”.

22.png

c7b-2zwwsaaa54q1-847x477.jpg