1 trilyonluk tsunami geliyor!
AKP, iktidarını devam ettirmek için seçmenlerini kuvvetli bir şekilde ayrıştırdı. Yani toplumda görüşler arasına kırmızı çizgiler çekildi. Eskiden sosyal demokratların DYP, ANAP ile yaşadıkları karşıtlık sadece fikir düzeyinde kalırdı oysa şimdi AKP ile yaşanan karşıtlık derin öfkelere dönüşmüş durumda. Bunun da sorumlusu AKP. İşin ilginç yanı, yaşanan öfke sadece sol partileri kapsamıyor, AKP toplumun tüm kesimleri ile irtibatı kopardı. Peki sonuç? Eğer iktidardan düşerseniz öyle Demirel, Ecevit, Çiller, Erbakan, Yılmaz gibi konutunuza çekilemezsiniz. Yönetim süresince güç zehirlenmesi dediğimiz, gücün ölene dek kendilerinde kalacaklarını sandıkları için iktisadi hayatta yaptıkları yozlaşma diyebileceğimiz hatalar nedeni ile davalara ve hesap soruşlara muhatap olursunuz. Hem de on, yüz, bin değil on binlerce eyleminiz, kararınız sorgulanır. Neden? Çünkü öfke ektiniz, zulme uğradık derken zulmettiniz, kaynakları oligarklarınıza akıttınız... O zaman iktidarın kaybedilmemesi gerek değil mi?
İşte bu uğurda 20 yıllık gelir dağılımı adaletsizliğinin 6 ayda makyajlanması gündeme gelecek. Diğer yandan AKP''nin eğitim sistemini bozması sonucu firmalara yüksek teknoloji oluşturabilecek personel akışı kesildi. Bu nedenle ihracatın içindeki yüksek teknoloji payı %3 olmuş. Haliyle şirketler verimli ve rekabetçi değil. Para kazanamıyor. Üstüne Afgan ve Arap niteliksiz iş gücü ile personel maliyetlerini kıstıklarını düşünürken aslında uzun vadede kendilerini vurduklarını dahi bilemeyecek kadar boşa düşmüş durumdalar. İşte bu firmalara da Haziran''a kadar telafi edici yardımlar verilmeli yoksa acı gerçek patronların da canını yakacak.
Sonuç olarak AKP, hane halkı ve girişimcilere yaşadıkları sıkıntıyı unutturacak ağrı kesiciler vermek zorunda yoksa seçim elden gidecek. Nedir bu ağrı kesiciler?
1-250 milyar TL tutarında KGF kredileri. Hatırlayın 2017''de de Binali Yıldırım 200 milyarlık paket açıklamıştı. Türkiye bir yıl büyümüş sonra çakılmıştı. Çünkü taşıma suyla firmalar dönmez. Normal olanı bu firmaların maliyetlerinin düşmesi, bunun için de dışa olan bağlarının koparılması gerek. Ancak bunun için artık çok geç.
2-100 milyar TL, esnafa düşük faizli kredi. Bu uğurda kamu bankalarına yine sermaye takviyesi yapıldı. Yani enflasyonun altında kredi verdiğinizde zarar ediyorsunuz. Bir de bu krediler dönmüyor, o zaman ne olacak? Kamu bankalarına para basıp veriyorsunuz, onlar da esnafa veriyor. Esnaf kısa süre rahatlıyor ama ana sorun masada: Müşteri yok, alım gücü yok, maliyetler artıyor...
3-100 milyar TL, EYT masrafı oluşacak. Normalde AKP, 170 milyarı sırf KKM''de tefecilere vermese, oligarklarına para akıtmasa, adamlarına 3-5 maaş bağlamasa, binlerce Mercedes, Audi kamuda gezmese, kimse EYT konusunda ısrar etmez çünkü o zaman herkesin bir işi olur ve para ülkeye adil dağılır. Ama gelir dağılımı o kadar bozuk ki, EYT''li ya işsiz ya da geçinemiyor, emeklilik hakkını talep ediyor. Zaten AKP savurgan olmasa 100 milyarlık EYT ödemesi bütçede kuş kadar kalırdı, mevzusu olmazdı.
4-KKM ürünü 2023 yılında da devam edecek, yani doları tutmak için yapısal çözümler yerine (ihracatı artırmak için eğitim reformu, yabancı sermaye çekmek için hukuk ve demokrasi reformları yapmak, kaynakları adil dağıtmak) tefecilere faiz verilecek.
5-Devlet çarkını çevirmek için yine borç alınacak ya da borçlara takla attırılacak bunun için çıkarılacak tahvillere 300 milyarlık bir faiz ödemesi yapılacak.
6-Asgari ücret, emekli, memur zamları, yandaşlara garanti ödemeler, enerji destekleri devam edecek...
Bütün bu rakamları topladığımızda 2023 bütçe açığı orta vadeli planda dedikleri gibi öyle 660 milyarda kalmayacak 1 trilyon rakamına yaklaşacak.
Ne olur bu işin sonunda derseniz, bu verilenleri kat kat geri alacak enflasyon, yani para miktarının artmasına bağlı olarak fiyatların uçacağı bir döneme gireceğiz.
1 trilyonluk tsunami, dev enflasyon dalgaları ile üzerimize gelecek.
Şimdiden hazır olun...