Zulüm Allah'a isyandır!
Bu âyet-i kerîmeler senin nezdinde bütün "hükûmet edenler"e Mehmet Metiner:
" ... onların içindeki zalimler, sözü kendilerine söylenenden başka şekle soktular. Biz de haktan ayrılmaları sebebiyle, o zalimlere gökten bir azap indirdik." (Bakara, 2/59).
"İnsanlar arasında Allah'ı bırakıp da O'na ortak koşanlar vardır. Onları, Allah'ı severcesine severler. Müminlerin Allah'a olan sevgisi daha güçlü bir sevgidir. Zulmedenler azaba uğrayacakları zaman bütün kuvvetin Allah'ın olduğunu ve Allah'ın azabının pek şiddetli olduğunu bir bilselerdi!" (Bakara, 2/165).
Eğer inanan insansanız, Allah korkusu sizi frenlemeli...
FETÖ'yle mücadelede hep beraberiz. Birileri hem PKK'lıların, hem FETÖ'lülerin papuçlarını yalarken biz yine, söyleyeceğimizi söylemekten hazer etmedik. Köşemizde yazdığımız gibi, rastlaşırsak yüzlerine söylüyorduk.
Şu muamelelere bakınca, "Allah korkusu" taşıyıp taşımadığınızdan kuşku duyuyor insan!
Ak Parti milletvekili Mehmet Metiner, TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Cezaevi Alt Komisyonu Başkanı. Cezaevlerinde insan hakları ihlallerinden bahsedilmesine karşı, "FETÖ'cü teröristlerin bu yöndeki kara propagandalarına teslim olmayacağız. Algı operasyonlarına teslim olmayacağız. FETÖ'cülere işkence yapıldığı kanaatinde değilim. Bu yönde bir başvuru yok. Ama ben teröristlere gidip 'Size işkence yapılıyor mu?' sorusu üzerinden bir algı operasyonu yapılmasına müsaade edilmemesi gerektiğine inanıyorum." dedi ve ekledi: "Yakalanma esnasındaki yediği tekme tokatlarla ben ilgili değilim. Ben olsaydım ben de aynısını yapardım. Fazlasıyla yapardım. Savaş hukuku geçerlidir, darbecilere karşı direnme meşrudur. Darbecilere karşı o gece elimde silah olsaydı alnının çatısından vururdum."
Mehmet, kimse darbe esnasında olanlardan ve olması gerekenlerden bahsetmiyor. Hepimiz mücadelenin içindeydik... Yeğenim vuruldu ve elini kullanamıyor.
Mehmet, 32 binden fazla insan hapiste... Kaçı eline silâh aldı, kaçı bilerek darbeye karıştı, kaçı insanların üzerine ateş açtı? Ya işten atılanlar, açlığa mahkûm edilenler?.. Bana gelen mektupları göndersem, için kan ağlar. Belki suçlulardır, belki suçsuzlar... "Ayıklama" devletin işi ama "adalet" de devletin işi!
Sen cezaevleriyle ilgilisin Mehmet! Git dinle... "Yukarı"dan korkma!.. Bağlılığını, yoluna kendini feda edeceğini defalarca dile getirdin. Üstelik "İktidarın şehvetine yenik düştük!" diyen de sensin.
Âyetleri, "yukarı"nın "en yukarı"sı olduğunu göstermek, "inananlar"ı ikaz etmek için aldım. İkinci âyeti bir daha oku... Senin ve senin gibilerin "yukarı"sı için söylediği, "inkıyad" sözleri, o "Zat"ın istikametini bile değiştirir. İlâhlaştıranlara, halifeliğini, sultanlığını ilân edenlere karşı, "Yapmayın! Ben Allah'ın bir âciz, bir hakîr kuluyum..." dedi mi? ("âciz" ve "hakîr" kelimeleri İslâmî literatürde, kulun Allah'a inkıyadını ifade için kullanılır... Bu manada düşünelim; şimdiki anladığımız manada değil!) Veyse'l-Karanî'in Allah'a hitabını hatırlatırım: "Ente'l-azîmu ve ene hakîr ve ente'l-kaviyyu ve ene'z-za'îf..." ("Sen en büyük, ben en hakîr, sen en güçlü, ben en zayıf...")
Bu kadar itiraz varsa, bu kadar yakınma varsa, bu kadar mağduriyet varsa, bir durup düşünmek gerekmez mi Mehmet Metiner!
Araştır, şikâyetlerin yersizliğini, "FETÖ'nün oyununu" ortaya koy! Daha inandırıcı olmaz mısın(ız)?!