Benzine, mazota ve gaza zam yağıyor zam. Bu nasıl otomatiğe bağlandı ise anlaşılamıyor, anlatılmıyor bizim de aklımız almıyor.
Dolar aynı kalıyor, düşüyor, ya da yükseliyor zam geliyor, dünya petrol fiyatları aynı kalıyor, düşüyor, ya da yükseliyor zam geliyor. Deli Dumrul misali.
Türklerin keşfi "verginin vergisi" de biniyor ve hükümetin otomatiğe bağladığı zamlar bütçe açığı için Maliye'ye muhteşem bir gelir sağlıyor, vatandaşın ceplerini boşaltıyor.
Ben ekonomi eleştirimi rakamlarla yapmayı çok sevmem. Rakamları öyle bir okur ki siyasetçiler iktidarı da haklı, muhalefeti de haklı zannedersiniz.
Ben çarşıya pazara bakarım. Yüzde 11,1 büyümeye de farklı bakarım.
Önce çarşı pazara bakalım, Ankara'da sivribiberin kilosunu 15 liradan aldık, inanılır gibi değil. En ucuz domatesin kilosu 4 lira. Taze fasulye 11 lira. Bakliyat ki çoğu artık ithal rekor kırıyor zamlardan. Ama Başbakan Binali Yıldırım ise tarımdan çok memnun. Bence acilen eşi ile çarşıya pazara çıkıp alışveriş yapmasında büyük yarar var.
Sandviç büyüklüğündeki ekmek göstermelik 1 lira, çünkü aslında 2 tane alıyorsunuz ki bir ekmeğin gerçek fiyatı 2 liraya geliyor.
Yaparsanız mazota acımasızca zam, patlatırsınız fiyatları çarşı pazarda bu gerçek.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan enflasyon canavarını ki, son 10 yılın rekorunu kırdı faizlere endeksledi.
Erdoğan'a göre zamların nedeni yüksek faiz demek ki.
Peki, yüzde 11,1 büyümenin yüksek faiz ile ilgisi nedir?
Bu büyümeye de bakacak olursak Türkiye hangi alanda büyüdü?
İşsizliği sıfırladı mı?
Fabrikalar peş peşe açıldı ve istihdam edilecek işçiler mi bulunamıyor?
İhracatımız ithalatımızdan fazla vermeye başladı da borçlanma açığımız azalıyor mu?
Fakirlik ve açlık sınırının üzerinde asgari ücret verilmeye başlanıldı mı?
Asgari ücretli, maaşının az da olsa bir bölümü ile tasarruf etmeye başladı mı?
Altın Tahvili satışları halkın yastık altındaki milyarca dolar değerindeki altınlarını ekonomiye kazandırdı da haberimiz mi olmadı.
Altın Tahvili, Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek tarafından büyük bir ekonomik hamle olarak açıklandı ama ilk parti hayal kırıklığı yaratınca 15 Eylül'de "Altın Tahvili ilgi görmedi" diye yazmıştım da Hazine ve Dış Ticaret Müsteşarlığı basın müşavirliği yetkilileri arayıp cüzi bir miktar Altın Tahvili satıldığını söylemiş, kampanyanın devam ettiğini vurgulamışlardı.
Bu dev beklenti günümüzdeki hangi rakama ulaşmış. Ekonomiden Sorumlu Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek'e ne kadar Altın Tahvili alındı diye soralım bakalım.
Son söz: Halkımızın bütçesinin de büyütülmesi için ne yapacaksınız?
Haydi ilk adımı asgari ücreti 2 bin lira yaparak atın da vatandaş derin olmasa da bir "oh" çeksin.
