Yeter ki iletişim kazası olmasın!
Gazeteci Kemal Öztürk, “RezaZarrap’a ödül verilmesi ve sonrasında yapılan açıklamalar tam anlamıyla bir siyasal iletişim krizidir. Oysa çok basit bir şekilde önlenebilirdi” diyor! Yani konunun esası, 17-25 Aralık operasyonlarındaki iddialar, ayakkabı kutuları, yatak odası veya bodrum kattaki paralar hiç önemli değil! Yeter ki iletişim kazası olmasın!
Fakat “iletişim uzmanı” olduğunu söyleyen gazetecinin “Mucize örgüt: IŞİD” başlıklı yazısı önemli.
Öztürk, “ABD, tarihinin en başarısız Orta Doğu politikası yüzünden bölgede büyük bir itibar kaybetti. Bir gün ‘insanların kafasını kesen acımasız IŞİD’ ortaya çıktı. ABD, koalisyon güçleriyle beraber mazlum Yezidileri, Kürtleri, Arapları, Hristiyanları IŞİD’in elinden kurtardı. Obama, Suriye ve Orta Doğu politikası yüzünden eleştirilmekten kurtuldu. Üstüne Suriye’nin kuzeyinde kendine yeni bir kurtarılmış bölge kurma imkânı buldu” diye yazdı, Yani meselenin yine iletişim olduğunu anlatmaya çalışıyor ki bu doğru...
Anadolu Ajansı da “Esed, DAEŞ ve PKK ekseninde Türkiye’ye algı operasyonu” başlıklı bir haber yaptı.
Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş ise “Kobani’deki bombayı patlatan DAEŞ militanları Türkiye sınırlarını geçerek Türkiye’den geldiler diye kara propaganda yapılıyor, külliyen yalandır ve iftiradır” şeklinde bir açıklama yapmak zorunda kaldı!
* * *
Kemal Öztürk, Anadolu Ajansı’nın eski genel müdürü olarak, “Her şeyin başlangıcı” başlığı altında şu bilgiyi de verdi:
“2012 yılında Anadolu Ajansı, Halep’te ofis açtı. Ajans geçtiği bir analiz haberde, kendine ‘Irak Şam İslam Devleti’ adını veren bir muhalif grubun, Esed rejimi ile savaşmadığını, sadece diğer Sünni muhalif gruplarla savaştığını, bunun bölgede ilk defa rastlanan bir durum olduğunu yazdı.
Adı gizli tutulan önemli bir kaynak, IŞİD’in kuruluşunun çok karanlık olduğunu, İran, Suriye, Suudi Arabistan, Amerika, İsrail, İngiltere istihbaratlarının bağlantılı olduğu unsurların örgütü büyüttüğünü ve kullandığını söyledi. Ajans bu yönde bir analiz daha yayınladı. IŞİD, AA ofisini bastı ve tüm malzemeleri tahrip etti. AA, Halep’ten çıkmak zorunda kaldı.”
Yani, güç kullanılarak iletişim yok edildi!
Tabii aynı dönemde, Anadolu Ajansı da Suriye rejimi aleyhine algı operasyonu yapıyor ve kimyasal saldırıdan Beşşar Esad’ın sorumlu olduğuna dair yalan haberler yayınlıyordu.
* * *
Şu bir gerçek ki Suriye’de olup biten her şey, dünya çapında bir algı operasyonu ile birlikte yürüyor. Bunlar yetmemiş olacak ki ABD’nin Türkiye Büyükelçisi Bass, Star gazetesine “Kürt devleti niyetimiz yok. Türkiye, Irak ve Suriye’nin egemenliğini ve toprak bütünlüğünü destekliyoruz” diye açıklama yaptı. Öyleyse, Irak ve Suriye’yi uzaylılar mı parçaladı?
Amerika’nın Sesi Radyosu ise yine bir algı operasyonu olduğu her satırından belli olan masabaşı bir haberle birlikte uydurma bir anket yayınladı. Habere göre yapılan yeni bir araştırma dünya kamuoyunun Amerika’nın IŞİD’e karşı süren askeri operasyonları desteklediğini ortaya koymuş!
Ayrıca dünya genelinde katılımcıların yüzde 51’i Amerika’nın askeri kaynaklarını Asya’ya yöneltmesini destekliyormuş! Bir süre sonra, “Asyalılar ’ABD bizim ülkelerimizi neden işgal etmiyor?’diyor” şeklinde haber de yapabilirler!
* * *
MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural ise “Bağımsız, özgür bir medya oluşması meselesi, Meclis’te ele alınmalıdır. Bunun için girişimde bulunacağız” dedi.
Özgür medya nasıl oluşacak? Meselâ, CNN’in Türkiye’de kanalı var ve “Kuzey Suriye’de Kürt koridoru oluşturuluyor” haberlerini yalanlayabilmek için çalışıyor! Ekonomi yabancılaşırsa, medya da yabancıların eline geçer, Amerikan yalanları, Türk halkına gerçek diye sunulur!