YAŞ'ın doğru ve yanlışları

Türk Silahlı Kuvvetleri'ndeki yeni düzenleme ve emeklilikler tartışılır hale geldi. En çok Deniz Kuvvetleri üzerinde duruluyor. İki yıllık Koramiral Adnan Özbal'ın kuvvet komutanlığına getirilmesi şaşırttı. Önündeki ondan kıdemli üç amiralin devre dışı bırakılması kimilerine göre sürpriz. Medyada TSK'dan haberlerdeki başarısı ile tanınan Fikret Bila bile şişti. Oysa mantıklı düşünülse 15 Temmuz'da zaaf gösteren iki unsurdan biri Deniz Kuvvetleri idi. Bu yüzden Donanma Komutanı ve altındaki iki ismin devre dışı bırakılması normal. Darbe teşebbüsünde aktif rol alan savaş gemilerini hatırlayın. Ayaklanmacılar eğer başarsa, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı bunlardan birine götüreceklerdi.

Hava Org. Hasan Küçükakyüz'ün Hava Kuvvetleri Komutanlığı'na atanması da normal. Abidin Ünal'ın bu zamana kadar yerinde kalması bile beklenmiyordu. Ona bağlı gözüken uçaklar her tarafı bombalamıştı.

Hani şimdi birileri çıkıp "Ya istihbarat zaafı" diye sorarsa. "MİT ayrı konu" cevabını veririm. Kaldı ki bunca atalete rağmen Erdoğan "Darbeyi eniştemden öğrendim" diyebiliyorsa sebebini başka yerlerde arayın. En başta da "kara kutu"da. Anlayacağınız işler TSK'daki istihbarattan sorumluları emekli etmek kadar kolay değil!

Uyum ve çalışma

Yeni atamalar içerisinde bir ismin hakkını vermek istiyorum. Kara Kuvvetleri Komutanı Org. Yaşar Güler'i Tuğgeneralliği döneminde tanıma imkânım oldu. Ali Öncü sayesinde. Gazeteci kardeşim, Güler'i daha tek yıldızlı generalken "Geleceğin Genelkurmay Başkanı" ilan etmişti. Bu tahmin rotasında ilerliyor. Org. Güler son dönemde üstlendiği Jandarma Genel Komutanlığı'ndaki çabasıyla en tepedeki puanı aldı. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ile birlikte terör bölgelerinde basmadık yer bırakmadılar. Yeri geldi, gecikmiş bir özürümü ifade edeyim. Bakan Soylu için "Yüklenme. Gönlünü al. Haksızlık etme" diyen değerli bir eski bakanın isteğini de böylece yerine getirmiş oldum. İçişleri Bakanı da iyi gidiyor. Hüseyin Movit dostum, bu yazıyı okur okumaz arayacak ve "Kim o?" diye sıkıştıracaktır. Yazmaması şartıyla söyleyeceğim.

***

Kimi sakin, kimi kavgalı

NTV'nin "Doğrudan Siyaset"i aynı çizgide. En çetin tartışmalar dahi, kavgasız gürültüsüz. Bunda Simge Fıstıkoğlu'nun etkisi yüzde yüz. Ancak bir süredir Fıstıkoğlu'nun üzgün ve süzgün duruşu dikkatten kaçmıyor. Tatile mi çıkamadı? Yoksa başka ince iş mi var, bilemiyorum. Ama üzüldüğü bir şey olduğu kesin.

CNNTURK'teki Ahu Özyurt kesinlikle en talihsiz moderatör. Sonunda sebebini buldum; "bazı katılımcılar". Örneğin Yrd. Doç. Dr. Selman Öğüt bunlardan. Yanında oturan İbrahim Uslu onunla aynı şeyleri söylüyor, herkes sessiz sakin dinliyor. Peki bunları Öğüt söyleyince niye ortalık karışıyor? Sebep çok. Bir kere Öğüt'ün "dinleme alışkanlığı" yok. İkincisi tarikat cemaat denilince hemen atlıyor. Her şeyi bildiğini zannediyor. Öyle transa geçiyor ki; "tekke ve zaviyelerin yeniden açılmasını" bile öneriyor.

Türkiye'nin Gündemi'nde iki yeni yüz gördüm. Biri hukukçu Nuray Albayrak'tı. Konuşmaları ve giyim-kuşamıyla Selman Öğüt takımından. CHP'li Canan Kaftancıoğlu ise az ama öz konuşanlardan. Camilerde rüşvetle ilgili cuma konuşmalarının nasıl kaldırıldığını, resmi yazı ve tarih vererek anlattı. Yine de karşıt görüşlülere kabul ettiremedi. Anladım ki, kapışmalarda Ahu Özyurt'un suçu yok. Kabahat böylesi ekipleri ona verenlerde. Az daha unutuyordum; Av. Hüseyin Ersöz de oradaydı. Son sözü almasa yok sanacaktım.

***

Çifte başarı

a Spor Başakşehir-C. Brugge'u yayınlarken grubun diğer ekranı a-2 Trabzonspor-D. Alaves'i verdi. İki maçta aynı sonuçla bitti; 2-0. Anlatım ve yorumlar iyiydi. Hatta beIn Sports'tan başarılıydılar. Bir sürü Türkiye Kupası maçı yayınladıkları için tecrübeli hale geldiler. Burada Haldun Domaç'tan söz etmek istiyorum. Tüm kanallardaki futbol uzmanlarının en iyilerinden. Bilgisi çok. Pek çok teknik direktörde bulunmayan "oyun okuması" en büyük artısı.

...

M. Lucescu Türk futboluna hayırlı olsun. Aynı görüşümü sürdürüyorum, ümitsiz vaka. Önemli olan Rusya Yolunda son dört maç. Bu zor olayı başarı ile tamamlarsa sevinirim. Dilerim maaşı, primi ve tazminatı konusunda kamuoyuna bilgi verilir. Aksi halde bu federasyonu kimse kurtaramaz. Eskileri eşeledikçe neler çıkıyor. Baksanıza Fatih Terim'in şimdi de 15 ay işsizlik parası alacağı ortaya çıktı. Asgari ücret filan değil. Her ay için 1.2 milyon lira. Yağma Hasan'ın böreği!

Yazarın Diğer Yazıları