Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Özcan YENİÇERİ
Özcan YENİÇERİ

Vatana kast eden "kahraman"

FETÖ'cü sülükler darbe girişimi sırasında elindeki silahlarla silahsız ve masum halkın üzerine ateş açıyor.

İki yüz elli kişi ölüyor, binlerce insan da yaralanıyor.

Darbe girişimi başarısız olunca da halkın eline verdiği silahla halka darbe yapmaya kalkan bu zatlar tutuklanıyor.

Darbe girişiminde bulunan çetenin yargılanması sırasında ortaya koyduğu tavırlar gerçek yüzlerini ortaya çıkarıyor.

Çete mensuplarından birisi üzerinde İngilizce "kahraman" yazan tişörtle mahkeme salonuna geliyor.

Bu durum çetenin daha yoğun bir direnme ve daha keskin bir taarruz haline girdiğini göstermektedir!

Ortaya konulan tavır gerçek bir meydan okumadır!

Bu olgu çetenin bilinçaltını göstermesi bakımından önemlidir.

Demek ki adamlar bu darbe girişimini "kahramanlık", halkın üzerine kurşun ve bomba yağdıranları da "kahraman" olarak görüyor!

Aklını kiraya vermiş bu korkaklar halka karşı işledikleri bir suça kahramanlık diyor!

Buna inandırılmışlar!

Nasıl eğitildiler!

Mankurtlaştırılmış zavallılara hainliğin kahramanlık, dinsizliğin din, korkaklığın cesaret olduğu öğretilmiş.

FETÖ'cü çeteye kavramlar tersinden öğretilmiş.

Bunu nasıl başardıklarını ise operasyonlarda ele geçirilen belgelerden anlamak mümkündür!

Ele geçen belgelerden kurbanlık koç mertebesine indirgenmiş bu zevata tıkıldıkları evlerde okuttukları risalelerin sayfa sayısını yazdırmışlar.

Ne kadar süre oruç tuttuklarını kayıt altına almışlar.

Fethullah Gülen'e ait kaç adet video izlediklerini tespit etmişler.

Örgütün evlerinde yatılı kaldıkları gün sayısını belirtmişler.

Günü nasıl geçirdikleri, ne yiyip içtikleri, kiminle görüştükleri, ne tür sorular sordukları vb. günlük yaşama ait her şeyi örgüt abileri denetim altına almış!

Günlük yaşamda "her gün tıraş olun" demişler, tıraş olup olmadığını denetlemişler.

"Parfüm sürün, gerekiyorsa cinsel içerikli ve küfürlü konuşun" demişler uygulamasını izlemişler.

"Kazanmak istediğiniz kişilere ufak yardımlarda bulunun" demişler gereğini yapıp yapmadığını denetlemişler.

Aldıkları terbiye esaretlerinin kaynağı olmuş!

Yüzde yüz edilgen ve her türlü emri yerine getirmeye hazır robot insan türü böyle yetiştirilmiş!

Uydur-inan faktörü!

Aşağıdaki tespitler "Kurtlar ve Kuzular" adlı eserde vardır.

İnsanların büyük bir kısmı için esas olan gerçekler değil görüntüler, olgular değil algılardır.

Bir ideolojiye, inanca ya da geleneğe ram olmuş kimse için gerçek dışılık ya da saçmalığın sınırı yoktur.

Bütün ilmî ve ahlakî verilere göre yanlış, kötü ve değersiz olan olgular, inandırılmış olan kesin inançlılar için anlamsızdır.

Nasıl oluyor da dışarıda Jim Jones, Asahara, Korech içeride ise FETÖ için insanlar her şeylerini -bu arada hayatlarını- feda edebiliyorlar?

Bunu Hoffer şöyle cevaplıyor: "Gözünü yummadan ölümün karşısına çıkabilmek için şu veya bu şekilde bir 'uydur-inan faktörü' gereklidir.

Gerçek nefsimiz için ne bu dünyada ne de öbür dünyada uğrunda ölmeye değerli hiçbir şey yoktur.

Ne zaman ki biz kendimizi sahnede rol yapan bir aktör gibi görürsek ancak o zaman ölüm, korkunçluğunu kaybeder ve bir uydur-inan hareketi olur.

Başarılı bir liderin en önemli işlerinden biri, taraftarlarında muhteşem bir görev yaptıkları hayalini yaratmak suretiyle ölmenin ve öldürmenin acı gerçeğini maskelemektir."

FETÖ'nün yaptığı da budur.

Zira her bağlanış bir kopuşun sonucudur.

Hasan Sabbah, Davit Korech/Asahara ya da FETÖ'ye bağlanış; gerçeklerden, bilinçten ve iradeden hatta inançtan kopuşun zorunlu sonucudur.

Gerçekten kopanlar için akıl ve irade ancak eski bir ayrıntı mertebesinde muamele görür.

Sonuçta gelinen aşamada FETÖ'ye lanet yağdırmaktan ziyade olanı biteni anlamaya ve gereğini yapmaya ihtiyaç vardır.

Vatan evlatlarının, nasıl vatana kast eden hainler haline getirildiği üzerinde durulması gereken çok önemli bir husustur!

Yazarın Diğer Yazıları