Ülkücülere yakışanı buydu!
MHP tüzük kurultayının sabah 10.00'da başlayacağı açıklanmıştı. Fakat akşamdan Büyük Anadolu Oteli'ne giderek görüştüğüm, Çağrı Heyeti sözcüsü Ayhan Erel, sabah 08.30'da noterlerin geleceğini, delege girişlerinin noter huzurunda yapılacağını söyledi. Bu arada katılacak delege sayısını da 750-800 olarak beklediklerini bildirdi.
Biz erken davranarak, tüzük kurultayının yapılacağı salondaki yerimizi bir an önce almak istedik. Sabah sekiz sularında, salona doğru hareket ettik ama havaalanı durağından çağırdığımız taksi şoförü, otel yakınlarında araç yoğunluğundan yolun kapalı olduğunu, bu sebeple daha uzun bir yoldan gideceğini söyledi. Epey dolaştık ve otele 500 metre kala araçtan indik... Asıl yoldan gelenler üç kilometre kadar yürüdükten sonra salona varabildi. Biz bir polis barikatından içeri girdik. Binaya girdiğimizde delegeler ve basın için ayrılan masanın önünde bir yığılma vardı. Noter sayısı artırıldı, daha fazla fotokopi makinesi getirildi ama saat 14.20'de işlemler ancak bitirilebildi. Bu arada genel başkan adayları da salona gruplar halinde giriş yaptı. Bir ara slogan yarışı da yapıldı ama sonra bundan vazgeçildi.
Mustafa Yıldızdoğan dinlemek, ülkücüleri her zaman heyecanlandırır ama saat tam 13.57'de noterin tespit ettiği delege sayısının 752 olduğu, ancak 50 kişinin de sırada beklediği açıklanınca heyecan yükseldi.
Çağrı Heyeti, tüzük kurultayının hiçbir yönü tartışma konusu edilmesin diye mecburen böyle davrandı ama bu işkenceye sebep olanlar da vicdan bakımından sık sık anıldı!
*
Delegenin üçte ikisi Bahçeli'ye karşı
MHP'nin şu anda resmen 1187 delegesi var. Üçte ikisi 792 ediyor. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "804'ü bulamazlarsa kendimi güvenoyu almış sayarım ve seçimli kongreye gitmem" diyordu. Bahçeli'nin elindeki listeye göre üçte iki 804 ediyor demek ki.. Bendeki 1187 sayısı, yargı makamlarının onayladığı listedeki rakam... Aslında tüzüğü değiştirmek için üçte iki çoğunluk gerekmiyor. Tüzük değişikliği için üçte iki katılım da gerekmiyor. Siyasi Partiler Yasası, Dernekler Yasası ve parti tüzüğünü okuyan herkes bu gerçeği anlayabilir. Yani bunun tartışmasını yapmak bile ayıptır ama yapılıyor.
*
Delegelerin üzüntüsü...
Kurultaydan hemen önceki gün, Devlet Bahçeli'nin, kurultayın yapılacağı yerin Ankara'nın merkezinde olmadığına sığınması ise konuştuğum bütün delegeler ve diğer katılımcılar tarafından üzüntüyle karşılandı. Üzüntünün sebebi, böyle komik bir iddiayı MHP Genel Başkanı'nın ciddiye alarak benimsemesi ve kamuoyunun huzurunda savunmasıydı! MHP Genel Başkanı'nın değişmesini isteseler de işgal ettiği makamın ağırlığına uygun davranmamasına üzüldüklerini söylediler. Bunu bütün içtenlikleriyle ifade ettiler.
*
Türk milleti adına
Kurultay, Çağrı Heyeti Başkanı Ali Sağır'ın konuşması ile başladı. Sağır, Türk Milleti adına yetki kullanan mahkeme kararlarına uygun olarak ve yine Türk Milleti'nin kendilerine verdiği görevi yerine getirdiklerini, kendine has sempatik Trabzon üslubuyla anlattı ve kurultayın alacağı kararların demokratik ve meşru olduğunu söyledi.
Sağır, "Böyle demokratik bir hareket ülkücülere yakışırdı" dedi ve karşılaştıkları bütün engelleri ülkücülerin desteğiyle aştıklarını söyledi.
*
Divan'da uzlaşma oy birliği getirdi
Divan Başkanlığı için Meral Akşener ile Sinan Oğan arasında anlaşma olmayınca Akşener'i destekleyenlerin adayı Müsavat Dervişoğlu 456 delegenin imzasıyla divan başkan adayı gösterildi. Buna karşılık Sinan Oğan'ı destekleyenlerin adayı da Hasan Hüseyin Türkoğlu oldu. Yani seçimin sonucu belli oldu ama birden fazla aday olunca açık oylama yapılamayacağı için oy pusulası ile seçim yöntemine geçileceği ilan edildi. Bu da hem delegelere hem salondakilere hem de televizyon başında, kurultaydan olumlu bir sonuç bekleyenlere zulüm olacaktı.
Koray Aydın, bu tartışmada tarafsız kaldığına dair bir mesajı, o sırada içlerinde olduğu delegelere geçti. Ümit Özdağ ise salonda bu tartışmaya girmedi. Delegeler, "tek liste" diye slogan atarak iki ayrı listeyle seçime gidilmesine karşı çıktı.
Seçimlere geçilecekti ki dört genel başkan adayı birbirinin ellerini kaldırmak suretiyle sahneye çıkınca salonu bir coşku kapladı. Nitekim iki listenin de geri çekildiği açıklandı ve Dervişoğlu başkanlığında iki liste birleştirildi. Yeni liste oy birliğiyle seçildi. Sonra da tüzük kurultayında alınması gereken kararlara geçildi ve tüzük değiştirilerek seçimli kurultayın önündeki disiplin süreçleri dahil bütün engeller ortadan kaldırıldı ve 10 Temmuz kurultayı da karara bağlandı.
Gerçekten de ülkücülere yakışan buydu.