Türklüğün gururu Prof. Dr. Aziz Sancar

Nobel Tıp Ödülünü kazanan Prof. Dr. Aziz Sancar ile sadece Türkiye değil; Türk Dünyası da gurur duymaktadır. Başarı yolunda şartlanmış, azimle ve ısrarla çalışanın, yaptığı işten manevi tat alanın varamayacağı hedef yoktur. Milliyetçi camiadan daha nice Aziz Sancar'lar çıkacaktır; yeter ki gençlere iyi rehberlik yapılabilsin. Genç insana tepeden bakılmasın ve küçümsenmesin. Her meslekte en yukarılara tırmanma heyecan ve azmi onlara aşılanabilsin. Sadece iç politika girdabında nice kabiliyetler yok olup gitmektedir. Yurt dışında ve yurt içinde yüksek lisans ve doktora yapan gençlerimize zaman ayıralım ve onlara rehberlik yapabilecek olanlarla gençleri buluşturalım.

Birlikte kaybedildi!

Maalesef yurt dışında bazı üzücü örneklerle karşılaştık. Az da olsa bazı derneklerimizde gençlere gerekli sıcak ilgiyi göstermek ve mesafe alabilmelerini sağlamak yerine, onlara olmayacak görevler yükledik. Kaliteli ve donanımlı bir çevre ile değil; sadece hamaset ve duygusallıkla onları tanıştırdık. Kendilerine sohbetlerde ve toplantılarda tatminkâr bilgi ve tecrübeyi kazandırdığımız pek söylenemez. Başarılı birçok çalışma mutlaka yapıldı; ama bu faydalı hizmetleri genelleyemedik. Derneklerimizle tanışan gençlerin bir kısmı aradığını bulamamanın verdiği moral bozukluğu içine girdiler. Maalesef sadece yetişkinler değil, gençler de ülke de birlikte kaybetti. Gerçekler acı da olsa onları örtmeye çalışmak yanlıştır. Ancak bu olumsuzlukların giderilememesi de söz konusu olamaz.

Günümüzdeki ortam maalesef idealist, ülkü ve millî heyecan sahibi ve başarı arzusuyla dolu olanları adeta tırpanlamaktadır. Birçok kuruluş verdikleri burs yoluyla gençleri etkilemektedir. Mezuniyet sonrası iş bulamama endişesi, gençleri millî kimliği reddedici sapık bazı kuruluşların kucağına itmektedir. Bu durum Prof. Dr. Aziz Sancar gibi gurur verici değerlerin ortaya çıkışını engellemektedir.

Bir dönem Nobel kazanan Pakistanlı Prof. Dr. Abdüsselam, Aydınlar Ocağı Genel Merkezini ziyaret etmişti. Kendisiyle çok faydalı görüşmeler yapmıştık. Bu ilim adamı ilim ile dinin bütünlüğü konulu bir hutbeyi Süleymaniye Camii'nde dinlemişti. Bundan büyük bir mutluluk duyan Abdüsselam inançlı bir ilim adamının önündeki kapıları aça aça başarıya ulaşabileceğini ve zirveye tırmanacağını belirtmişti. Manevi tat alan bu ilim adamı kainatın yaratılışı ile ilgili gerçekleri fark edebilecekti. Nobel Ödül töreninde bazı Yahudi ilim adamlarıyla tanışır. Bunların nasıl ve neden başarılı olabildiklerini düşünür ve sorar. Yahudi ilim adamları başarı yolunda din adamlarından çok büyük baskılar gördüklerini anlatırlar. Onlara göre eziyet çekmiş olan Yahudi kavmi ancak herkesin görevini en iyi şekilde yapabilmesi ve başarıyla şartlanmasıyla ayakta durabilirdi. Prof. Dr. Abdüsselam ilmi çalışmanın bir ibadet gibi sürdürülmesinden yanaydı.

İstişare şart...

Bu benzeri örnekleri düşünerek bugünün gerçeğini hesaba katmalıyız. Kısır çatışmaların, birbiriyle uğraşmanın ve hizipçiliğin faydası olamaz. Herkesin yeni bir durum değerlendirmesine ihtiyacı vardır. Milliyetçi gençler ve aydınlar nasıl olmaları gerekiyorsa öyle olmalıdırlar. Olur olmaz tiplere ve örneklere özenilmemelidir. Birilerinin malzemesi olunmamalıdır. Ülkemizdeki değişme idealizmden sapmaları doğurmuş fırsatçılığı, menfaatçiliği ve "ben" merkezliliği öne çıkarmıştır. Birçok kesim bundan etkilenmiştir. Dayanışma ve iş birliğinde fikirdaş olma çizgisinin yerine; hısım-akraba, hemşehrilik ve etnik duygular geçmemelidir. Türk Milletine mensubiyet şuuru esastır. Oyunu kurallarına göre oynamaktan vazgeçmemeliyiz. Parti yönetimi ile dernek yönetimini de birbirine karıştırmamalıyız. Yeri geldiğinde herkes ülke çıkarları için fedâkarlık yapabilmelidir. Kibir, gurur ve kendini beğenme başarının önündeki engellerdir. Topluma kapalı oluş siyaset dahil her alanda başarısızlığı getirir. Siyasetin özü sosyal ilişkidir. İstişareden kaçınılmamalıdır.

Prof. Dr. Aziz Sancar örneği başarı yolunda herkesi düşündürmeli ve örnek olmalıdır.

Yazarın Diğer Yazıları