Tuğluk’tan ‘çözüm’ zırvası: Referandum

Tuğluk’tan ‘çözüm’ zırvası: Referandum

Demokratik Toplum Kongresi Eşgenel Başkanı Aysel Tuğluk, özerliklik istediklerini söyleyipbölücü taleplerini yineledi.

DTK’nın Diyarbakır’da dün başlayan 7. Genel Kongresinde konuşan Tuğluk, “Kendi kendimizi yönetmek istiyoruz. Bunu pazarlık konusu da yapmayız. Bizi ilgilendiren konularda bölgelerin ve kimliklerin referandum hakkının tanınmasını istiyoruz” dedi.  Kürtlerin soykırıma tabi tutulduğunu öne süren Tuğluk, devlet değil demokrasi talep ettiklerini savundu. GÜNCEL, Sayfa 8


Tuğluk’tan ‘çözüm’
zırvası: Referandum

DTK Eş Başkanı ve Van Bağımsız Milletvekili Aysel Tuğluk, AKP iktidarının titizlikle (!) yürüttüğü çözüm sürecine dayanarak referandum istedi. DTK’nın Diyarbakır’da yapmış olduğu 7. olağan genel kongresinin açılış konuşmasını yapan Tuğluk, Kürtlerin özgür yaşama ve özyönetim halinin var olma hakkını asla tartıştırmayacaklarını belirterek “” Kendi kendimizi yönetmek istiyoruz. Ama bunu asla ayrılma bölünme biçimiyle değil daha çok özerkleşerek ve özgürleşerek yapmak istiyoruz. Bunu pazarlık konusu da yapmayız. Kürtlerin kendini ifade etme ve yönetme hakkını talep ediyoruz. Radikal demokrasi dediğimiz şey de budur. Misalen kendilerini ilgilendiren konularda bölgelerin ve kimliklerin referandum hakkının tanınmasını istiyoruz. Çözüm dediğimiz husus esas olarak kendini demokratik ulus olarak örgütleme ve inşa etme hakkını bizzat kullanmasına dayanır “ dedi.

Bölücülüğünü gizledi
Tam demokratik Türkiye ve özgür Orta Doğu’dan yana olduklarını anlatan Tuğluk, ” Açıkça ve altını çizerek belirtiyorum Kuzey Kürtleri olarak biz demokratik ulus çözümünü esas alıyoruz. Bu çözüm modelini devletçi ve milliyetçi çözümlerin alternatif olarak sunuyoruz. Devlet değil, demokrasi talep ediyoruz. Orta Doğu’da devlet ve milliyetçilikte ısrar felaket getirmiştir. Irak ve Suriye’nin içinde bulunduğu durum bunun örneğidir. Ulus devlet, halklara kölelikten başka bir şey getirmedi. Taleplerimiz, Kürtlerin politik ve demokratik toplum olma hakkı ve hakikatine saygı gösterilmesidir. Buna yasal ve anayasal alan açılmalıdır. Kuşlar bile sürüsüyle uçup sesince öterken Kürtlerin demokratik toplum olma iradesine müdahale edilmesin istiyoruz. Geçmişte bunu KCK operasyonlarıyla müdahale edip kesmeye çalıştılar ve Oslo süreci akamete uğradı. Artık bu dayatmalar son bulsun. Kuş olup uçacak halimiz yok. Bu topraklarda insana topluma doğaya ve canlıya saygı duyarak özgür yaşamak istiyoruz. Barışacaksak herkese en özgür hayat hakkı tanıyarak barışacağız “ şeklindeki cümlelerle, bölücülük düşüncesini ortaya koymuştur. 

Türkiye kabul etti 
İstediklerini tehditvari kelimelerle anlatan Tuğluk, şöyle devam etti: “Bunun için mücadele ettik (!) kimlik ve bilinç kazandık. Bundan dolayı Kürtler her yerde gelişmeleri belirleme gücüne sahipler. Kürtlerin yaşadığı her yerde ilgili her devlet ve devlet dışı aktör bu hakikati kabul etmek ve buna göre davranmak zorundadır. Türkiye, cumhuriyet tarihi boyunca bu hakikati ilk kez kabul ederek adına çözüm sürecini denilen bir yaklaşım geliştirdi. Bizler de buna bağlı olarak çalışmaları sürdüreceğiz.”