Erdoğan’ın okuduğu açıklama ile çevirinin taban tabana zıt olarak yapıldığı görüldü.
Erdoğan konuşmasında ”Teror örgütleri ile ilkeli ve kararlı mücadele konusunda geçmişte yaşanan hataları telafi edecek adımlarin devamının gelecegini ümit ediyoruz.” dediği görüldü. Erdoğan bununla açıkça ABD’ye mesaj verdi ve ABD’nin YPG gibi örgütlerle çalışmasına dolaylı olarak atıf yaparak, bunun yanlış olduğunu ve ABD’den bu yanlıştan dönmesini beklediği yolunda ikaz eder göründü.
Buna karşılık tercüman ise şöyle çevirdi: ”And we know that, in terms of keeping up with the principled and committed fight against the terrorists organizations all around the world, we will not repeat the mistakes of the past, and we will continue down this path together.”
İngilizceye çevrilen metinde ise ”prensip dahilinde terörist örgütlere karşı bütün dünyada yapılan mücadelede, biz geçmişte yaptığımız hataları tekrarlayamayacağız, bu yolda beraberce çalışmaya devam edeceğiz” dendi.
10.50’de yapılan bu tercümeden ve Türk tarafının ‘hatasını kabul eder’ şekildeki çeviriyi Trump’ın duyduktan sonra başını salladığı ve söylenenden memnun olduğunu görüyoruz.
Update: 2. tercüme skandalı:
Erdoğan’ın yine 8. dakikadan hemen sonra, ”YPG ve PYD terör örgütlerinin hangi ülke olursa olsun muhatap alınması bu konuda küresel düzeyde olan mutabakata kesinlikle uygun değildir:” diyerek, PYD ve YPG’ye açıkça terör örgütü dediği görülüyor.
Çeviri ise şöyle:
”Taking YPG and PYD in the region — taking them into consideration in the region, it will never be accepted, and it is going to be against a global agreement that we have reached.”
Burada öncelikle YPG ve PYD’ye terör örgütü derken, çeviride terör örgütü kullanılmıyor. Ayrıca Erdoğan ‘muhatap alınması’ derken, tercüme ‘düşünülmesi’ anlamına gelen ‘consideration’ kelimesini kullanıyor.
ABD’nin YPG ve PYD ile doğrudan çalışmasından hareketle, bu örgütlere ‘terör örgütü’ sıfatının çeviride yer almadığı yine ABD tarafının tepkisini çekebilecekken, bunun söylenmediği görülüyor.
Neden?
Bilindiği gibi Türkiye, Batı’da Suriye’de Esad rejimine karşı mücadele etmiş olan yabancı cihadçılara ‘göz yumması’ suçlamasına uzun yıllardır muhatap ve Erdoğan’ın İngilizceye çevrilen sözleri sanki Türkiye’nin bu hatasını anlamış ve bu hatadan döneceği mesajını verdi.
Erdoğan’ın açıklamasını yazılı kağıttan okumuş olması ve tercümanda da bu yazılı kağıdın olduğundan hareketle, böyle bir yanlışın nasıl olduğu anlaşılır değil. Erdoğan sözlerini aniden ve hazırlanmamış şekilde yapmış olsa, tercümenin yanlışı anlaşılacakken, görüşmeden önce hazırlanmış ve tercümanda da bir kopyasının olması gereken konuşmanın yanlış çevrilmesi dikkatleri çekti.