Tarihi ıskalamayalım!
İlmî çalışmalardan korkmayacaksınız. Çıkan neticeyi beğenmezseniz bile kabul edeceksiniz. Bu netice sizi kendi teziniz üzerinde düşündürecek ve düzeltme yolu açacaktır.
İlimde hamasete yer yoktur. Belli meselelerde hamasete kaçıldığını belirtmeliyim.
Bu sıra Mustafa Kemal üzerinde fazla duruyorum. Birçok kaynağa girdim. Bazı araştırıcılar Mustafa Kemal’in bir “insan”, bir “fanî” olduğunu hiç düşünmeden, şahsı üzerinde istedikleri gibi tasarrufa gidebiliyorlar.
Mustafa Kemal’in mücadelesi ve ortaya koydukları belli... Sizin onun üzerine ilâveleriniz, ruhunu muazzeb eder!
Maalesef, övgüde ve yergide aşırılığı bir türlü aşamadık!
Cumhuriyet dönemi tarih anlayışları ve tarih eğitimi üzerinde durmak istiyorum.
Nevzat Kökten’in, Prof. Dr. Bayram Kodaman’nın nezaretinde yaptığı bu konuyla ilgili doktora tezine daha önce göz atmıştım. Keşke kitap hâline getirilse diyordum. Dileğim duyulmuş(!) olacak ki kitap çıktı.
“Cumhuriyet Dönemi Tarih Anlayışları ve Tarih Eğitimi (1923-1960)” başlıklı çok ihtiyaç duyulan bu çalışmayı Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu çatısı altındaki dört kurumdan biri olan Atatürk Araştırma Merkezi (ATAM) yayınladı.
ATAM’ın hayırlı bir işinden bahsettikten sonra konumuza döneceğim. ATAM, 21-24 Mayıs arasında Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi’nde, Avustralya Monash Üniversitesi’yle birlikte “100. Yılında Çanakkale Savaşları Uluslararası Kongresi” düzenliyor. ATAM’ın Başkanı Prof. Dr. Mehmet Ali Beyhan, Osmanlı arşiv belgelerinin bütün yazı türüne ve aynı zamanda kültürüne vâkıf Türkiye’deki üç-beş kişiden biridir. İlmî titizliğini yakından bildiğim için, kongrenin ilmî seviyede seyredeceğini söyleyebilirim. İnşallah, seçim atmosferinde, bazı politikacılar, kendilerini göstermek için, illa ben de konuşacağım diyerek kongreye gölge düşürmezler.
Cumhuriyet döneminin tarih anlayışını ele alabilmek için öncesine gitmek gerekir. Dr. Nevzat Kökten, kuruluşundan Tanzimat’a kadar Osmanlı tarih yazıcılığı üzerinde durduktan sonra, “tarih yazıcılığı” metodunu ele alıyor. Kıyas edebilmek için, başka ülkelerin tarih yazıcılığını da incelemek gerekir. Nevzat Kökten, “modern tarihin doğuşu” yanında Cumhuriyet devri tarihçilerine etki eden Avrupa’daki tarih anlayışlarını aktararak, esere bir okuma zemini hazırlıyor.
Cumhuriyet dönemi tarih anlayışı incelenirken, tarih anlayışına etki eden faktörlerin didiklenmesi çok gerekliydi. Öyle de yapmış. İki nokta dikkat çekiyor: 1- Türkçülük Akımı, 2- Millet ve Millî Devlet Fikri.
Dr. Nevzat Kökten, büyük boy 364 sayfalık eserde o kadar ayrıntıya girmiş ki, şu da eksik kalmış, diyecek bir açık bulamıyorsunuz.
II. Bölüm’de ana konuya geliniyor: Atatürk dönemi Türk tarih tezi uzun uzun işleniyor.
En son IV. Bölüm’de, Cumhuriyet dönemi Türk aydınlarının tarih görüşü veriliyor: Kadro Hareketi, Türkçü-Milliyetçi Aydınların Tarih Görüşü, İslâmcı aydınların tarih görüşü, solcu aydınların tarih görüşü ve Anadolucu tarih görüşü.
Dr. Nevzat Kökten’in, bu mühim eserine ileride zaman zaman döneceğim. Hususiyetle tarihçiler “Cumhuriyet Dönemi Tarih Anlayışları ve Tarih Eğitimi (1923-1960)” kitabını görmelidir.