Rojava eşittir çözüm!
AKP Hükûmeti, 1 Ekim 2014 günü çıkardığı kanunla PKK’yı resmî muhatap kabul ettiğini tescilledi. Böylece bütün Türkiye’yi silip attı; madem elinde silâh var, bunun sınırlarını kanunla belirleyelim ki, başımız ağrımasın, demek istedi. Bu aynı zamanda memleketi birilerine peşkeş çekmenin de belgesidir. Belgede imzaları bulunan baştaki iki zat ve bakanlar cürmün karşılığının ne olduğunu da müdriktirler. Daha fazla bir şey söylemeyeceğim.
Şimdilik devran onların; çıkarsınlar bakalım kanun manun...
Hem muhatap kabul edip uğruna kanun yapıyorlar, hem de sıkışınca “terör örgütü” diyorlar. “Kanuna bakın, muhatabımızın adını koymadık. Biz yine terör örgütü diyoruz.” diyerek kendilerini kurtarmak isteyeceklerdir. Ama kimin muhatap alındığı, hangi devlet yetkililerinin PKK’nın başı ile görüştüğü kayıt altındadır. Hatta “Dönemin Başbakanı”nın İmralı’daki Konuk’la görüştüğüne dair muhalefet partilerinin dile getirdiği iddialar da yalanlanmamıştır.
İki tarafı idare ettiğini sanma! Millet mutlaka uyanacaktır.
Recep T. Erdoğan, bayram mesajı yayınlıyor, altına imza attığı kanun muvacehesinde “çözüm sürecinin devam ettiğini” söylüyor. Ama muhatapları hiç de öyle düşünmüyorlar.
Genelkurmay Başkanlığının sitesine girin; yurt içi olaylarında sıralanan hep PKK’nın terörü. Yakın tarihlere ait iki örnek:
“Yüksekova-Hakkâri, 2 Ekim: ” Bölücü Terör Örgütüne müzahir 5-10 kişilik gruplar tarafından, Hakkâri / Yüksekova’da dört okula molotof kokteyli atılmış ve bir okula da taşlı saldırıda bulunulmuştur.
“Suruç-Şanlıurfa, 1Ekim: Bölücü Terör Örgütüne müzahir yüzleri maskeli silahsız 10 kişi tarafından, Şanlıurfa / Suruç İlçesi Mertismail Mahallesi mülki sınırları içerisinde Suruç / Mertismail-Çaykara Mahalle yolu kesilmiştir. Yol kesen 10 kişi, devriye görevi icra eden Jandarma Unsurlarınca yakalanmıştır.”
Sadece ikisini verdim... Aynü’l-Arab’daki IŞİD militanlarıyla PKK/PYD militanlarının çatışmalarını bahane ederek her gün Güneydoğu’muzun dört bir tarafında eylem yapıyorlar, dükkân kapattırıyorlar, okul binalarını ateşe veriyorlar... PKK’nın tayin ettiği kaymakamlardan, valilerden bahsetmiyoruz. Bunlar Ankara’nın da malûmu. Kaymakama, valiye razı oldular ki, muhataplığı kanunlaştırdılar. PKK ve Türkiye’deki siyasî uzantıları, Türkiye’yi savaşa sokmak için “Barış süreci Rojava’dan geçer.” Diyorlar. Yani PKK’nın yarı devlet kurduğu Suriye’deki Aynü’l-Arab ve çevresini kastediyorlar. IŞİD, PKK’nın devlet umudunu söndürmek üzere. Belki bu yazı yayınlandığında devlet bitmiş olacaktır.
İmralı’daki A.Öcalan’ın, Kandil’deki Sabri Ok’un ve Kandil’in Türkiye uzantısı Sabahat Tuncel’in ısrarla “Rojava’ya Türkiye’nin müdahalesi eşittir barış süreci” demeleri, kendilerini Ankara’nın eliyle IŞİD’den kurtarma planıdır. Türkiye’den başka müdahale edebilecek bir güç de yok. Bunu görüyorlar. Ahmet Davutoğlu 1Ekim’de A. Öcalan’ın talimatıyla çıkarılan kanunun Resmî Gazete’de yayınlanmasının ardından “Kobani’nin (aynü’l-Arab) düşmemesi için ne gerekiyorsa da elimizden geleni yaparız.” dedi.
PKK’nın olmayan “çözüm” için “çözüm biter” tehdidi karşılığını buluyor. AKP Hükûmeti PKK’nın bu talebini de karşılamaya hazır.