PKK'ya silahı kim veriyor?

Tayyip Erdoğan, "Bakın hâlâ bazı ülkeler Suriye'ye uçaklar, silâhlar gönderiyor. Buradaki iki milyon insan İran'a gitmiyor, Rusya'ya gitmiyor. Benim ülkeme geliyor. Bunun bedelini biz ödüyoruz. Biz insani desteği verirken, birileri de oralara silahlar gönderiyor. Bu şekilde Suriye, Irak buradaki bu karışıklıkların yüzbinlerce insanın ölümünün seyrini yapıyorlar" diyerek Rusya ve İran'ı suçladı?

Peki Türkiye adına AKP iktidarı, Suriye'deki muhaliflere (aslında terör gruplarına) "lojistik destek" vermedi mi? Önce "Türkmenlere yardım ettik" dedilerse de binlerce TIR ile gönderilen silahın El Nusra'ya verildiği AKP yetkilileri tarafından da itiraf edilmedi mi? Suriye muhalefeti denilen terör gruplarını, AKP iktidarı organize etmedi mi? Dolayısıyla, AKP iktidarı da Suriye'deki ölümlerden ve insanların vatanlarını terk etmek zorunda kalmasından sorumlu değil mi?

***

Bir de PKK'ya verilen silahlar konusu var!

Erdoğan, bu konuda "Buradan soruyorum, terörizme, teröristlere bu kadar güçlü silahları veren mahfiller neresidir? Bu destekleri verenler bilesiniz ki bu ülkenin içinden değil dışından. Bunu verirken de sadece bu güzel ülkemizi parçalamak, milletimizi bölmek için yapıyorlar. Çözüme en yaklaştığımız yıl olan 2013'ten bu yana hiçbir hadisenin diğerinden bağımsız olmadığını çok iyi biliyoruz. Medya desteği de veriliyor, parasal destek de veriliyor" dedi.

Tayyip Erdoğan'ın sorusuna cevabı ise eski Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, iki gün önce vermişti!

Çavuşoğlu, "PKK'nın elindeki silahların kaynağı, Amerika, Almanya, İngiltere, Fransa tarafından Suriye ve Irak'ta gelişigüzel dağıtılan silahlardır. Öyle ki Mehdi Ordusu ya da Maliki'nin Şii Milisleri'ne dağıtılan silâhlar bile şu anda PKK'nın eline geçti" demişti.

Bu durumu Çavuşoğlu biliyor da Tayyip Erdoğan bilmiyor mu?

Ayrıca Türkiye'nin TIR'larla gönderdiği silahların şimdi kimin elinde olduğunu da sorgulamak gerekmez mi?

***

Tayyip Erdoğan, PKK'ya verilen silahların yurt dışından olduğunu söyleyebiliyor sadece...

AKP Siirt Milletvekili Prof. Yasin Aktay ise "Barış sürecinde PKK silah ve bomba stoklarken devlet buna göz yumdu" diyor.

AKP'li Galip Ensarioğlu, devletin çözüm süreci boyunca PKK'ya tolerans gösterdiğini söylüyor!

Tayyip Erdoğan da zaten, "Çözüm Süreci'ni bunlar adeta Güneydoğu'da, kısmen Doğu'da kendileri için silah stoklama süreci olarak değerlendirdiler. Çok ciddi bir silah stoklaması yaptılar. Burada bu süreç içinde güvenlik güçlerimiz, tabii 'herhangi bir çatışmaya, şuna buna girmeyelim' dediler ama daha sonra anladık ki bu süreç içinde bunlar bunu yaptılar" demişti.

Oysa PKK'ya tolerans gösteren, güvenlik güçleri değil, "çözüm süreci zarar görmesin" diyen siyasi iktidardı.

***

Toparlarsak, AKP iktidarının eş zamanlı Suriye ve "çözüm politikası", PKK'nın hem silahlanması hem insan gücünü artırması hem de ABD'nin "kara kuvvetlerimiz" dediği PYD üzerinden kendisini meşru bir güç gibi dünyaya kabul ettirmesine yol açtı. Bu itibarla, Suriye'de ve Türkiye'deki can kayıplarından Batılı güçler kadar, terörist gruplara para desteği veren Suudi Arabistan, Katar ve Kuveyt, eğitim desteği veren Ürdün ve lojistik destek veren Türkiye de sorumludur.

Türkiye'de muhalefet partileri, AKP'nin Suriye politikasına karşı çıkmıştır. Yani AKP'nin Türkiye adına giriştiği Suriye'deki terörist grupları destekleme politikasında bir mutabakat yoktur. ABD bile terör gruplarına devlet üzerinden değil, şirketler üzerinden yardım yaparken, AKP iktidarının bu işler için MİT'i kullanması da ayrı bir sorumsuzluktur!

Yazarın Diğer Yazıları