Oy veren eliniz kıpkızıl olsun!
Hâlâ Türk’e saldırıyor. “Türk”ün ne olduğunu bir türlü anlamak istemiyor. Türk yoksa sen yoksun! Bunu bildiği hâlde Türk’e saldırıyorsa, bir düşmanlığı var demektir.
Böyle bir adama gidip oy verirseniz oy atan o eliniz kıpkızıl kesilsin!
Yolsuzluğun, rüşvetin, nüfuz ticaretinin hesabını vermeyeni, PKK ile iş birliği edip ülkeyi parçalayanı, destekleyecek misiniz?!
Bu adam ve gibileri bu ülkenin başında olmaları bir musibettir ve her musibet bir sebebin sonucudur.
Ey halkım! Bu musibette, engin irfanınla bir hikmet gör ve uyan!
Samsun’un Canik ilçesinde konuşuyor, “Biri Türkçülük yapıyor, biri Kürtçülük...” diyor. Her fırsatta söylüyor böyle...
Be adam! Sen kimsin?! Kimin Türkçülüğünü sorguluyorsun ve kimin Türklüğünü yok
sayıyorsun!
Demek ki, ona oy verenler bu kişinin art niyetini anlamamış.
İŞID, kendisi gibi inanmayanların kellesini uçuruyor. Bu adam ve gibilerinin İŞID’den farkı yok. Kendisine bey’at etmeyenleri, kendisi gibi Türk’ü yok saymayanları, şimdilik kellesini uçurmuyorlar/uçuramıyorlar ama tamamen siliyorlar.
Ne IŞİD, ne bu adam ve gibileri...
Adam, yolsuzluk, rüşvet, nüfuz ticareti, sıfırlama iddialarının üstünü örtebilmek için partilisini bile suçlamaktan çekinmiyor. Bu tavrı, her şeyi kendisi için istediğini göstermiyor mu?
Suç bastırmak için icat ettiği “Paralel Yapı” ya karşı mücadele yürütmediği için, Salı günkü grup toplantısında, bakın partilisini nasıl tehdit ediyor:
“Ne yazık ki içimizde de bu yapıya gerektiği tepkiyi koymayanlar var. Kimi belediyelerde bakanlıklarda cesaretle bu işin üzerine gidilmediğini görüyoruz. (...) Bu ihanet şebekesine göz yumanlar, müsamaha gösterenler bilsinler ki biz de milletimiz de bunu not ettik, ediyoruz. Millet nezdinde hiçbir eylem hesapsız kalmaz.”
Açık açık “Benim gayrimeşru ilişkilerimi tasdiklemez ve beni savunmazsanız;milletvekilliğini, bakanlığı, belediye başkanlığını, ihaleleri zor görürsünüz!” diyor. Partililerinin kendisini savunmadığı şikâyeti yeni değil... Daha önce de kahırlı kahırlı konuşmuştu.
Burada dikkati çeken bir husus, partilisinin de yolsuzlukların, rüşvetin, sıfırlamanın olduğuna inanmasıdır. Yoksa dağları taşları inletirlerdi. Kendileri söylemiyor mu: “Çalıyorlar ama çalışıyorlar...”
Bundan sonra partilisi dahi “Çalan cezasını çekmelidir.” noktasına gelmelidir. Muhalefet bütün gücüyle bu mesele üzerine gitmelidir.
Şunu söylemeden geçemeyeceğim:
Cumhurbaşkanlığı için bu adamın logosunu hazırlamışlar. Maliye Bakanı Mehmet, Twitter hesabından, ABD Başkanı Obama’dan kopya olduğunu bile bile, Arapça “Muhammed” yazdığını iddia ediyor.
Aldım elime kalemi, değişik şekillerde Arap harfleriyle “Muhammed” yazdım, hiçbir tarafını benzetemedim!
“’Muhammed’ yazıyor denmesinin bir maksadı var. Bu adam için, “Resul’ün elçisidir. Oyunu ona verin.” demek istiyor.
En tehlikelisi bu!