Osmanlı Balkanlar mıydı?

MOSTAR - Boşnak kelimesinin Bosniak'tan geldiğini, talebeliğimde ilk Adile Ayda'da okumuştum. Hisar dergisinde hatıralarını yazıyordu. (Adile Ayda, Sadri Maksudi Arsal'ın kızı. Yazar, doçent, diplomat.) Bosniak, Bosnalı demekmiş. Yani etnik bir aidiyetin adı da değil. Giderek Müslümanları ifade eder olmuş.

Mostar ünlü köprüsüyle anılır. Hiç dikkat ettiniz mi? Köprü hilâl kıvrımındadır. Diğer ülkelerde aklıma gelmiyor; Balkanlarda Boşnaklar kulpsuz kahve fincanı kullanırlarmış. Hatta içine yıldız nakşedilirmiş. Fincanı iki parmağınla tutuğunda ay şeklini alıyor. Fincan içinde yıldızla birlikte ay-yıldız oluyor.

Balkanlarda, nereye gitsen, hep "bir"iz... Sırpların içinde de, Hırvatların içinde de, Yunanlıların içinde de, Bulgarların içinde de "biz" varız... Etnisitelerin hepsi Osmanlı'da ayrı unsurlar ama birbirlerine geçişlerle kesrette (çoklukta) tek olunmuş. ("Tek"i hususiyetle kullandım; "vahdet" dersek, mana başka mecraya kayar.)

Balkanlar Osmanlı, Osmanlı Balkanlardır. Yahya Kemal'in Balkanları hasretle anışı boşuna değildir.

(Yahya Kemal'in, "Karanlıkta Uyanan Biri" makalesini her fırsatta hatırlatıyorum. Makale, 1921'de, Dergâh dergisinde çıktı. Millî Mücadele devam ederken işgal altındaki İstanbul'da, Mustafa Kemal ve arkadaşlarını destekleyen bu derginin 42 sayısını da Yrd. Doç. Dr. Ahmet Zeki İzgöer'le birlikte yeni harflere aktardığımızı, zaman zaman hatırlatıyorum. Türk Tarih Kurumu'ndan çıkan, üç ciltte topladığımız dergi, göz atma imkânı bulabilirseniz çok istifadeli olacaktır. "Karanlıkta Uyanan Biri" makalesinin tamamını, daha önce köşemde "Sakın Türküm deme!" başlıklı yazımın altında verdim. Kolayca ulaşabilirsiniz.)

Yazıya ulaşmak için tıklayın

Balkanlar deyince akla camiler gelir, hanlar, hamamlar, köprüler gelir, Osmanlı bürokrasisi gelir. Vezirlerin çokluğu Balkanlardan... "Devşirmeler" bayağı yekûn tutar. Anadolu'ya bakın... Kaç Osmanlı eseri göreceksiniz? Bir tarihte Kosova'da, Prizren'de, camileri saymıştım... Aklımda yanlış kalmadıysa 29 Osmanlı dönemi camisi ayaktaydı.

TİKA'nın Saraybosna koordinatörü Ömer Faruk Alımcı, Mostar'da TİKA'nın yaptıklarını ve yapacaklarını bir bir sıraladı... Burada yazsam yer kalmayacak. (Sonra bunlar dizide verilecek.)

Mostar, Saraybosna'ya 130 km. uzaklıkta. Yine Vişegrad kadar olmasa bile tünellerden geçerek, dağlar arasından kıvrılarak, nehri (Neredva) takip ederek şehre vasıl oluyoruz.

Mostar, Hersek bölgesinde... Akdeniz iklimi hemen kendisini gösteriyor. Yakıcı güneş, tepenizde yumurta pişiriyor! Hırvatlar burada ağırlıklı. Mostar'ın Neredva Nehri'nin öbür tarafında Hırvatlar mukim. Ünlü köprünün iki yakası yine Boşnakların.

Bosna-Hersek'te "dış ülkeler"in elinin olmadığını kimse söyleyemez. Ortodoks Sırplara Ruslar, Katolik Hırvatlara Vatikan, Müslüman Boşnaklara Türkiye arka çıkıyor. Söylendiğine göre; Vatikan Hırvatlara çocuk başına para veriyor. Göç edip yerlerini Müslümanlara bırakmasını katiyen istemiyor. (Yarın Mostar'ın bir başka cephesi.)

Yazarın Diğer Yazıları