Yerli ve millî olmak diyorlar ama nasıl olunduğunu açıklayamıyorlar...
Oysa böyle oluşumların kriterleri olmak gerekir; nedir onlar, söyleyemiyorlar...
* * *
Yerli ve millî olmanın kriterleri açıklanmazsa ikisi de lafta kalır...
İkisi de aynı istikamete dönük içi boş kavramlar olmaktan öteye gidemez...
* * *
Onlara göre milliyetçiliği ayaklar altına alınacak kriterlerden biri...
Yerli ve millî bir mesaj olan Andımız'ı yasaklamak da herhalde bir diğer kriter...
* * *
"Türküm, doğruyum, çalışkanım,
İlkem; küçüklerimi korumak, büyüklerimi saymak, yurdumu, milletimi özümden çok sevmektir.
Ülküm; yükselmek, ileri gitmektir.
Ey büyük Atatürk! Açtığın yolda, gösterdiğin hedefe durmadan yürüyeceğime ant içerim.
Varlığım Türk varlığına armağan olsun. Ne mutlu Türk'üm diyene!" andını yasaklamakla bir siyasal irade nasıl yerli ve millî olur aklım almıyor...
Bu kafadaki bir iktidara, Andımız'ın yasaklanması sürecinde kafa tutmaya kalkan irade ise nasıl ortak oluyor, hiç anlaşılacak gibi değil!
Atatürk karşıtlığını pompalayan ve devletimizin kurucusuna düşmanlık duyguları besleyenlere ses çıkarmayan zihniyet mi yerli ve millî...
* * *
Bölünmez bütünlüğümüze, topraklarımıza, varlığımıza, cumhuriyetimize ve bağımsızlığımıza göz dikmiş bölücü terör örgütüyle Oslo'dan başlayarak İmralı'ya uzanan pazarlık hattında boy gösterenler mi yerli ve millî...
Cemaatçiliğe yol vererek, onunla ortak kumpas kuranlara ve paralel devletin oluşmasını hazırlayanlara yerli ve millî demek mümkün mü...
Binlerce insanımızı yargısız infaz yoluyla fetöcü suçlaması yaparak hapislerde perişan edenler mi yerli ve millî...
* * *
18 adamızı AB'ye girme hayaliyle Yunan'a veren, Ege'nin bir Yunan gölü haline gelmesine neden olan zihniyet, ne oranda yerli ve millîdir, varın düşünün...
Ülkenin topraklarını verecek kadar bilincini yitirmiş bir iradeye yerli ve millî demek herhalde söz konusu olamaz...
* * *
Yerli ve millî görünmek suretiyle oy devşirmeye kalkan siyasal iradeye, ancak milliyetçi ülkücü iradeyi reddeder noktaya gelen bir anlayış destek verecek ve ortak olacaktı...
Oldu da, sakın yadırgamayın!
HÖH, höt demek için kurduruldu
Altlarında son model araçlar, büyük illerde görkemli dernek merkezleri... Herhalde ceplerinde de vagonla para...
Kısa adı HÖH, açılımı Halk Özel Harekâtı...
Parasız dernek kurmak, görkemli ofisler açmak, son model araçlar edinmek kolay değil ki...
PSD yani Papağan Sevenler Derneği'nden bilirim, parasızlıktan şube açamadılar...
HÖH, bir yılda 7 bin üyeye ulaşmış. Üyeler ayda 100 lira aidat verse paraya bakın; 700 bin lira, bin bereket versin
* * *
Başkanlarının açıklaması ilginç...
15 Temmuz kalkışmasının ardından bir grup genç, nöbet tutarken çadır kurmuş, üzerine de "Halk Özel Harekâtı" diye yazmışlar... Gelen geçen bu ismi beğenmiş ve gençlere sevgi göstermiş. Bunun üzerine gençlerde de dernek fikri oluşmuş, HÖH'ü kurmuşlar...
Hem de nerede biliyor musunuz, Trabzon'un Ortahisar ilçesinde...
* * *
HÖH silahlı bir dernek mi, bilinmiyor... Mensuplarına bakarsanız silahlı değiller... Partiyle purtuyla da işleri yok.
Böyle diyorlar ama mensuplarının silahlı eğitim yaptıkları dillerde dolaşıyor. AKP ve iktidarın propagandasını yapmaktan da geri kalmıyorlar...
İçişleri Bakanlığı HÖH hakkında soruşturma başlattı; aha buraya yazıyorum, bir şey çıkmayacak ve AKP tarafından kurdurulduğu anlaşılan HÖH, ona buna höt demeyi sürdürecek...
Akılcı tercih şart
Herkes şunu bilsin; 2019'daki cumhurbaşkanlığı seçimi çok aday arasında geçerse bundan Erdoğan kârlı çıkar...
Çünkü oylar dağılır, aradan Tayyip Bey sıyrılır mı sıyrılır!
* * *
Erdoğan yeniden cumhurbaşkanı seçilirse AKP vesayeti 2023 yılına kadar sürer, hem de ağırlaşarak...
Sonrası Allah kerim!
* * *
Köprünün altından daha çok su akar. O nedenle şimdiden yorum yapmamak lâzım, hele bir adayları görelim...
Yurttaşlar bu defa gönülden değil akıldan kaynaklanan bir tercih yapmalı diyorum...
Emsalsiz bir AKP'li
Trabzon Beylikdüzü Belediye Başkanı Orhan Bıçakçıoğlu; gazetecileri toplamış ve beklenmedik bir açıklama yapmış:
-Vaat ettiğim hiçbir şeyi yapmadım, milleti kandırdım...
Kasabanın şerifi diye anılan Başkan, galiba açık sözlü tek AKP'li...
Diğerleri gibi, şunu yaptık, bunu yaptık diye yalan söylemiyor...
Darısı, diğer AKP'lilerin başına!
