'Neden soruşturmadınız?'

Öfke muhakkak zarar verir.

Hz. Muhammed öfkelenir miydi? Hani deriz ya... Hz. Peygamber örnek alınmalı... İşte onun doğum haftasındayız. Hayatını kim ne kadar inceliyor ve Hz. Peygamber "örnek"olarak nasıl anlatılıyor?

Hz. Peygamber'den öfkeye dair bir rivayet nakledilir:

"İbn Mes'ud yoluyla gelen bir rivayete göre; " 'Resulullah -bir gün-, ashabına 'Siz pehlivan kime dersiniz?' diye sorunca, ashap: 'Kimsenin kendisini güreşte yenemediği kişiye' cevabını vermiştir. Bunun üzerine Resulullah: 'Hayır, pehlivan kızdığı anda, öfkesine hâkim olandır.' " (Yrd. Doç. Abdurrahman Demirci, "Hz. Muhammed'in Öfke Kontrolü", Mukaddime, C. 5, S. 2, 2014).

CHP'nin ortaya çıkardığı belgeler ellerde sallanıyor, havada uçuşuyor, kutularda dağıtılıyor.

Ak Parti yöneticileri, baş edemeyeceklerini anladıklarından mı, kendileri belge savaşlarına dâhil olunca dikkat çekip halkı uyandırdıklarını düşündüklerinden mi, görmemezlikten gelerek, belgeleri unutturmak istediklerinden mi, bilemeyiz, CHP'nin belge sallamalarına dâhil olmayacaklarını söylüyorlar. En son partinin sözcüsü Mahir Ünal konuştu, "CHP'nin açıklayacağı belgeler hiçbir şekilde bizim siyasetimizin gündeminde yer almayacak." dedi. Ardından da ekledi: "Eğer ellerinde belge varsa savcılığa versinler." ("Hangi savcılık?" sorusunu sormayacağım! Şartlar nâ-müsait!)

Eski politikacıların anlattıklarını okumak lâzım. Birçok politikacı hatıralarını yazmış veya bir gazeteciye anlatmıştır. Anlatılanlar geçmişte, "öfke"nin politikacıları nerelere götürdüğünü size hatırlatıyor. (Altan Öymen'in "Öfkeli Yıllar" kitabı bir örnek meselâ... A. Öymen, 1950'li yıllarda CHP'li bir gazeteci ve politikacı olarak gördüklerini, yaşadıklarını yazmıştır. "Öfke"nin sonunda neye mal olduğunu hepimiz biliyoruz.)

Gazeteci Tanju Cılızoğlu, CHP'nin eski genel sekreteri Kamil Kırıkoğlu'nu dinlemiş: "Kamil Kırıkoğlu İnönü ve Ecevit'i Anlatıyor" kitabını yazmış. (Tarihçi Kitapevi, GSM: 0530 3707411).

Kırıkoğlu, Bülent Ecevit'i CHP Genel Başkanlığı'na taşıyan isim olarak bilinir. Kitapta "İsmet İnönü Okulu"ndan bahsediliyor:

"İsmet Paşa, bir okuldu. Kırıkoğlu, bu okuldan yetişme bir politikacı olmasıyla her zaman övünç duyardı. Ve İsmet Paşa Okulu'nun öğretisini şöyle özetlerdi: "Sabır ve dikkat ve mutlaka meşruiyetçilik."(s. 74).

Meşruiyetçilik; meşruluk, doğruluk, kanuna uygunluk, ilkelerden sapmama...

CHP delilleri ortaya koyarken, ispat edemezse, partinin töhmet altında kalacağını bilmelidir. Meşruiyet çizgisinden kaçar, "Suyu bulandırayım. Karşı taraf toparlanana kadar mesafe alırım." diyemez. İsnatların bir gün kendisine döneceğini hesap etmelidir.

Politikada esas; sabır, dikkat ve prensipler olmalıdır.

Kemal Kılıçdaroğlu'nun, dün bir belge açıklayacağı söyleniyordu. Bilinmeyen bir şey söylemedi ve bir şeyi hatırlattı: 18 Nisan 2013'te MİT'in Rıza Sarraf'ın Türkiye'de "devlet"i rehin aldığına dair üç sayfalık raporunu... Bütün faaliyetleri MİT bir bir sıralamış. 17/25 Aralık'tan dokuz ay önce... Neden bu rapora itibar edilmedi ve rüşvet aldıkları söylenen bakanların, banka müdürünün peşine düşülmedi?

Muhalefetin sorusuna asla öfkelenmemeli ve mutlaka cevap verilmelidir.

Yazarın Diğer Yazıları