Ne Hollanda'sı; bugün 18 ada için ne yaptın?
Başlık, "Bugün Allah için ne yaptın?" gibi oldu ama Hollanda kriziyle ilgili yeri göğü inleten AKP iktidarına "Hollanda, Türkiye'ye ne yaptı?" diye sormak lâzım!
Hollanda, Türkiye Dışişleri Bakanı'na iniş izni vermedi, Aile Bakanı'nı sınır dışı etti, gösteri yapan Türklerin üzerine köpeklerini sürdü...
Seçim kampanyalarında devlet imkânlarının kullanılması ve yurt dışında seçim propagandası yasaklarına, ayrıca "referandumlarda seçim hükümleri uygulanır" kuralına rağmen propaganda girişiminde bulunulduysa da Hollanda, o bakanların şahsında Türkiye'ye karşı terbiyesizlik etti. Herkes gibi biz de bundan rahatsız olduk.
Fakat Hollanda, Türkiye'nin egemenliğinde olan çakıl taşı kadar bir toprak parçasına el mi koydu? Hayır!
***
Ümit Yalım ortaya çıkardı ki Yunanistan, Ege'de Eşek adası, Uzun Ada, Keçi adası dahil 18 Türk adası ve yüzlerce Türk kayalığına el koydu. Adalara silahlı birlikler yerleştirdiler. Keçi Adası'na Yunan Cumhurbaşkanı bile gitti. Buna karşılık Türkiye Başbakanı, Yunan işgali altındaki İzmir'e bağlı Koyun Adası'na pasaportla gitti! Yunan ordusu, Kardak Kayalıklarına da çıktı. "Gelirseniz geri dönemezsiniz diye tehdit de ettiler!
Yine Suriye içindeki Türk toprağı olan Süleymanşah Türbesi de havaya uçurularak kemikler Türkiye sınırına getirildi değil mi?
AKP iktidarının içinden veya ve medyadaki tek sesli orkestralarından çıt çıktı mı?
***
Bunun yerine Hollanda'nın çirkin tutumunu 16 Nisan'a kadar gündemde tutacak bir yola girdiler.
Öyle ki, AKP İzmir Milletvekili Hüseyin Kocabıyık, "Almanya'ya Hollanda'ya hep kızmayalım. Belki azıcık teşekkür de etmeliyiz. Evet oylarına en az iki puan katkı yaptılar" diyebildi.
Okurumuz Murat Çelik ise "FETÖ'cü darbecileri vermeyen ve 18 adayı işgal eden Yunanistan'a ses çıkarmayanların Hollanda'ya diklenmeleri manidar geldi." diye yazdı.
Hayır kampanyasını Kütahya'da sürdüren Meral Akşener de "Yunanistan Cumhurbaşkanı Keçi Adası'na çıktı. Hatırlayanınız var mı?" diye sordu ve devam etti:
"Keçi Adası, mülkü tapusu Türkiye'ye ait, Muğla'ya yüzerek gidecek kadar yakın... Ve oraya Yunan Cumhurbaşkanı çıktı. Niye hiç kimse; Sayın Cumhurbaşkanı başta olmak üzere, Başbakan başta olmak üzere, Dışişleri Bakanı başta olmak üzere oraya gitmeyi düşünmedi? Niye biliyor musunuz? Orada seçmen yok!"
***
Tabii Yunan işgalindeki Türk adaları gündemde tutulursa, halk nezdinde "Cumhuriyet tarihinde ilk defa toprak kaybeden siyasi iktidar" olduklarını duymayan kalmayacak. Bilmeyenler de bilgi sahibi olacak ve "evet" oyları azalacak!
O halde ne yapmalı? 16 Nisan'a kadar istismar etmeye müsait, uydurma krizler çıkarılmalı ki halkın kafası karıştırılabilsin!
Fakat biraz erken davrandılar. Daha referanduma epey zaman var. Bu zaman içinde herkes işin aslını bütün boyutlarıyla öğrenir! Zaten krizin amacını itiraf ettiler!
***
Bir ada, iki ada, üç ada değil, tam 18 Türk adası işgal ediliyor! Üstelik, gazetelerinde bütün bu adaların Lozan'da kaybedildiğini ileri sürebilecek kadar büyük yalanlar öne sürebiliyorlar! "Yunan ordusu tarafından işgal edilen adalar arasında 12 Eylül'de Erbakan ve Türkeş'in kısa süreliğine de olsa sürgün edildiği Eşek Adası ve Uzun Ada da var! Hani Lozan'da kaybedilmişlerdi?" dediğinizde cevap veremiyorlar!
Vatan toprağı namus demektir. Namusunuza el uzatana ses çıkarmıyorsunuz ama uydurma bir krizi bizzat kendiniz sahneleyerek bir kaşık suda fırtına koparıyorsunuz! Millet bunu görmeyecek mi sanıyorsunuz?