MOSSAD ve CIA ile iş tutanlar!
Tayyip Erdoğan, “Paralel yapının hâlâ MOSSAD ile iş birliği tuttuğunu göremiyorlarsa yazıklar olsun. Bu yapı sadece şahsıma taarruz eden bir yapı değil. Öncelikle Türkiye’nin ulusal güvenliğine, bütünlüğüne taarruz etti. Telefonların dinlenmesi ne demek? MİT TIR’larının fotoğraflarını ahlaksızca dünyaya servis etmek ne demek? Bunlar milli değil. Bunlarla iş tutanlar çok yakında mahcubiyet yaşayacak... Kim bunlara karşı tavır almazsa ülkesine, vicdanına, dinine haksızlık etmiştir” diyerek aslında bir itirafta bulundu ama galiba farkında değil!
“Bunlarla iş tutanlar” kimdi? 12 yılın en az 10 yılında Tayyip Erdoğan dahil bütün AKP kadroları “bunlarla iş tutmuş”tur!
Erdoğan ve AKP’ye haksızlık etmeyelim. AKP’den önce de Turgut Özal, Süleyman Demirel, Bülent Ecevit ve Tansu Çiller, “bunlarla iş tutmuş”tur!
Diğer partilerde de “bunlarla iş tutanlar” saymakla bitmez.
Tayyip Erdoğan’ın “Paralel yapı hâlâ MOSSAD ile iş birliği tutuyor” sözünden, “önceden de iş tutuyordu” anlamı çıkıyor.
Paralel yapı, MOSSAD ile iş tutmuşsa, bu yapı ile iş tutanlar, aracı üzerinden MOSSAD ile iş tutmuş olmadı mı?
***
Galatasaray kulübü başkanı, ceza hukuku profesörü Duygun Yarsuvat ise “Aziz Yıldırım’ı cemaatin bir komplosu bu hale getirdi. Kim yaptı? Cemaatçi polisler yaptı. Cemaatçi polisler Balyoz gibi bir davayı yarattı. Sahte deliller üreterek, kendi bilirkişileri vasıtasıyla yargıladı. Bunların büyük bir kısmı yüksek rütbeli subaylardı. Amaçları orduyu ortadan kaldırmaktı, yaptılar. Fethullah Gülen Amerika’ya neden kaçtı? Amerika çağırdı...” diye konuştu.
Yarsuvat’ın iddiası doğruysa, “bunlar” sadece MOSSAD ile değil aynı zamanda Türk ordusunu ortadan kaldırmak isteyen ABD ile de iş tutmuş. Dolayısıyla, Ergenekon, Balyoz ve Askeri Casusluk davalarının düğmesine basarak, ordunun çökertilmesine hizmet edenler, bu davaların savcılığını üstlenenler kiminle iş tutmuş oldu? Üst akıl hangisi? MOSSAD mı CIA mı MI6 mı? Yoksa üst akıl, bu üç istihbarat örgütünü de yönlendiren daha üst düzeyde bir güç mü? CFR gibi...
***
Bu arada BBC’de ilginç bir habere rastladım. Habere göre İngiliz ordusu, sosyal medyayı kullanarak psikolojik operasyonlar yapacak tugay seviyesinde yeni bir birim kuruyor. Önümüzdeki haftalarda mensupları belirlenecek 77. Tugay, resmen Nisan ayında faaliyete başlayacak. Tugayda görevli tüm askerler Twitter ve Facebook gibi sosyal medya araçlarını kullanıp savaş zamanı halk üzerinde psikolojik operasyonlar yapmakta uzman olacak. Tugay’ın idari merkezi Berkshire bölgesindeki Hermitage köyü olacak. Tugayda mevcut askerlerin yanı sıra yedek askerler de görev yapacak. Yedek askerlerin tugaydaki oranı yüzde 42 olacak. İngiltere Genelkurmay Başkanı Sir Nick Carter yeni tugayları ile “daha akıllı” operasyonlar düzenlemek istediklerini söyledi.
Desenize yakında İngiltere’de, İngiliz ordusuna ve İngiliz aydınlarına yönelik, Robin Hood operasyonları başlayacak! İngiltere Genelkurmay Başkanı Sir Nick Carter, İnternet sitesi kurdurdu, twit attırdı diye tutuklanacak! İngiliz ulusalcıları da operasyonlara, Kremlin’deki Putin-Cameron görüşmesinde karar verildiğini söyleyecek. Tayyip Erdoğan’a göre “Yarı Başkan” sayılması gereken Kraliçe ise, “Bu davaların savcısı benim” diyecek. İngiltere Başbakan Yardımcısı, hüngür hüngür ağlarken “Askerler evimi gözetliyordu” diyecek ve İngiliz ordusunun kozmik merkezine operasyon düzenlenecek...
İngiltere Yarı Başkanı, “Ne istediniz de vermedik?” dediği cemaatin mensuplarının Rus gizli servis ile iş tuttuğunu söyleyecek!
Bunlar olsaydı, İngiltere tarihe karışırdı ama Türkiye hâlâ yıkılmadı! Dayanıklı milletiz ne de olsa...