Millet İttifakı önde gidiyor
Son ayların yıldızı parlayan araştırma kuruluşunun patronu Fox TV'deydi. Murat Gezici'nin iddialı tespitlerini can kulağıyla dinledim. Sonunda iktidarın bu zata niye kızdığını anladım. Çünkü onca "yanlı ve yağlı" kamuoyu yoklamacısı arasında çok farklıydı. Gezici'nin ortaya koydukları, gözlemlerime en yakın olan.
"21 ilde..." diye başlayan doneleri pür dikkat not aldım. Sıkmadan, bıktırmadan ve herkesin kolay anlaması için maddeler halinde sıralayacağım. Ünlü gazeteci ve ustam Cihad Baban'ın tanımıyla "hap gibi". Sunacağım:
* Emeklinin kredi kartı borcu olanlarının oranı yüzde 84'ü geçti. Bunların yüzde 66'sı Ak Parti'ye oy vermekten vazgeçti.
* Eski anketlerde en büyük problem denince "güvenlik meselesi" ilk sıradaydı. Şimdi yerini ezici çoğunlukla "ekonomi" alıyor. Tabii bunun da vatandaşı ilgilendireni; "geçim ekonomisi".
Bir bu eksikti
Burada bir saptama yapmak istiyorum. Carrefour'dan örnek vererek bir tespiti dile getireceğim. Bazı deterjanlarda eksik gramaj dönemine geçildi. Örneğin tül perde yıkamada kullanılan Vanish Kosla Gold adlı olanı. İki kutusu bir arada satılıyor. Üstlerinde 300'er gram yazılı. Ancak elinize aldığınızda hafiflediğini hemen anlıyorsunuz. En az dörtte biri eksik. Bu durumu sorduğunuz görevlilerden aynı cevaplar alınıyor; "diğer markalar da öyle".
Derinlemesine araştırdığınız zaman karşınıza şunlar çıkıyor; "Kullanılan ana malzemeler genelde ithal." Dolar ve Avro uçuştu. Vatandaşı ürkütmemek için zam yerine eksiltme uyguluyorlar. Bu da "kazığın kamuflajlısı".
Madem araya girdik devam edelim. BİM'de 525 gramlık sıra peynirine altıncı zam geldi. 15.50'den de vaz geçilip 16.95'ten satıyorlar. Geçenlerde yazdık ya, "Doları bırak, peynire bak". Sadece bu kadarla kalsa iyi. Pirinç ve şarküteri ürünlerinde de etiketler roketlendi.
Lider analizi
Yine Gezici'nin araştırma sonuçlarına dönecek olursak, borazanların işine gelmeyen pek çok tespit var.
Mesela ikide bir "0.63'lük siyasi oluşum" denen Saadet Partisi oy potansiyeli şimdiden 9-10'lara çıktı. Temel Karamollaoğlu, Ak Parti tabanında da beğeniliyor. İktidara oy verenlerden nemalandığı kesin. Murat Gezici'ye göre Erdoğan, en fazla Karamollaoğlu'ndan rahatsız.
Oy kaybettiren
MHP ise, Ak Parti'nin Güneydoğu kökenli seçmeninden yüzde 15 oyu şimdiden kaçırdı. Bu yüzden 0.4'lük BBP'yi de dahil etseniz Cumhur İttifakı toplam yüzde 40'ı bulabilmekte. Demek ki, yüzde 50+1, güneş görmüş kar gibi erimeyi sürdürüyor.
Milletvekilliği seçimlerinde oluşacak Meclis tablosu için söylenenler daha ilginç. Muhalefet partileri 600 kişilik oluşumda 340 ile 360 sandalye kazanacak. Bu da, eğer kazanabilirse Erdoğan için kâbus olacak.
Akşener
İYİ PARTİ liderinin hızlı yükseliş nedenleri belli. Modern görüntüsü, Atatürkçü çizgisi, oylarını her geçen gün artırıyor. Araştırmanın en iddialı bölümü kadınların ilgi ve sevgisi. "Haksızlıklara ve yolsuzluklara karşı", "direnen kadın figürü"yle sembolleşti. Gezici'nin yoklamalarına göre dün itibarıyla Türkiye'de seçmen vasfını kazanmış tüm bayanların yüzde 32'si Meral Bacı'dan yana tercih kullanacaklar. Bunlara kararsızların bir bölümünün katılması halinde bir oy patlaması gerçekleşecek.
***
Vurun Gençler'e
Başkentin koca çınarlarından biri yıllar sonra küme düştü. Yönetim ve teknik kadronun hataları, nedenlerden. Sadece son maçla ilgili bazı gözlemlerimi aktarmak istiyorum. Kasımpaşa'nın attığı ilk gol açık ofsayt. Skoru sabitleyen penaltı ise, ağır bir karar. Gençlerbirliği'nin uğradığı hakem hataları sadece Suat Arslanboğa ve yardımcılarıyla sınırlı değil. Hemen her maçta bu sahneleri gördük. Şu VAR sistemi artık daha fazla geciktirilmemeli. Testler de iyi gittiğine göre, karşı çıkan kalmadı. Yıldırım Demirören dahil.
...
UMUDUMUZ: Basketbolde Gençler Türkiye Şampiyonası'nı izleyenleriniz sanırım mutlu oldular. Anadolu Efes, uzun yılların yatırımının semeresini aldı.
Her spor dalında olduğu gibi, başarı alt yapıdan geçiyor. Aydın Örs'ü dinlerken yedek subay arkadaşım Pano Natof'u hatırladım. Gençlere önem fikrinin mimarlarındandı.
Bu arada Osman Aşkın Bak'a değinmeden kapatmayacağım. Spor Bakanı'nın enerjisine inanmak mümkün değil. Diyarbakır'da görüyoruz. Peşinden Marmaris'te. Daha sonra İstanbul'da. "Atom karınca" yakıştırması hafif kalır.