MHP’yi ele geçirme!
Muhalefet partilerinin muhalefeti AKP’ye sinek vızıltısı geliyor. AKP, ne kanun dinliyor, ne nizam!
Kuvvetler ayrılığı rafa kaldırıldı. “Rafa kaldırılması” lafın gelişi... “Raf” , tekrar indirilmesi anlamını da içine alır. AKP “raf” bırakmadı; eritti, bitirdi. İleride, elbette bu parti kalmayacak, gelecek hükûmetler bu partinin erittiklerini toparlayabilecekler mi?
Allah’tan, şimdilik, seçimleri yapabiliyoruz. Ama ne seçim! AKP, devletin bütün müesseselerini istediği gibi idare ediyor, topaç gibi eviryor, çeviriyor. Seçimlere öyle bir abanıyorlar ki, valilikler, kaymakamlıklar AKP’nin il, ilçe seçim büroları sanki... Hükûmet edenler, senin-benim vergilerimle sağlanan imkânları alabildiğine sömürüp kullanıyorlar.
“Kanun” mu? Ne “kanun” u?! Müzik topluluğundan mı bahsediyorsunuz?!
İki gün önce yazdım: “Muhalefet uyuma!”
Önceki akşam MHP’nin bir eski, bir faal yöneticisiyle beraberdim. Bir işadamı da bizimleydi.
Faal yöneticinin ismini vereceğim sadece... Prof. Dr. Mevlüt Karakaya. MHP Genel Başkan Yardımcısı. Geçen seçimde Ankara’dan belediye başkan adayı idi. Geç vakitte kadar konuştuk.
Birinci merak ettiğim şu idi: Tuğrul Türkeş Bey, bir cemaatin partiyi ele geçirmeye teşebbüs ettiğini söylemişti.
Gazeteciler, Devlet Bahçeli’ye Tuğrul Bey’in sözünü hatırlatmışlar, o da: “Böyle bir deneme yapılmaya çalışılmış ama başarılı olunamamıştır.” demişti. Basın yayın-organlarında çıktı; işitip okumuşsunuzdur.
“Ele geçirme teşebbüsü” , “deneme” , “başarılı olamama” ...
Kavramları bir birine uladığınız zaman, zihnimizde “bir ihtilâl var(dı)?” sorusu beliriyor.
Herkes ayrıntısını merak edecektir: Ne demek ele geçirme? Ne demek başarılı olamama?
Aydınlatılmaya muhtaç sorular...
Mevlüt Karakaya’nın, meselenin arka planını bileceğini düşündüm ve sordum. Ancak, Genel Başkan’la veya Tuğrul Bey’le aralarında bu hususta bir konuşma geçmemiş.
İşadamı arkadaş, tanınan bir isimdir; adını yazmamı istemedi, Cemaat’i iyi tanıyordu; “derin” teması olmuş. Şimdi kıyıdan gidiyor. Onun da öbür cepheden bilgisi geneldi; bir partiyi ele geçirmek için özel bir çabadan bahsedilemeyeceğini ama herkesin kendisine yakın gördüğü partide etkili olması gerektiğinin söylendiğini aktardı.
Siyaset ilmiyle uğraşanların, Devlet Bahçeli’nin “Böyle bir deneme yapılmaya çalışılmış ama başarılı olunamamıştır.” sözünün cevabını arayacaklardır. Onlara bir kaynak sunalım istedik ama biz de “başarılı” olamadık! Elle tutulur bir teşebbüsten bahsedilmiyor. Devlet Bey’in gazetecilere cevabı, Tuğrul Bey’i yalnız bırakmama, aynı frekansta konuşma anlamı taşıyor... Arkadaşlarla mukabık kaldığımız husus bu idi.
Mevlüt Karakaya’nın “Muhalefet uyuma!” yazımızın karşılığı açıklamaları uzun. Yarına bırakıyorum.