MHP yönetimi! Gömülüyorsunuz!
Kusura bakmasınlar, MHP Genel Merkezi çirkinleşiyor. Maalesef böyle... Mücadelenin de bir adabı olur. Çıkın delegenin karşısına oy isteyin! Seçilirseniz ne alâ! Herkes etrafınızda kenetlensin. Seçilemez, başka biri genel başkan olursa, siz ona destek verin.
İnsanın basiretini bağlayan enaniyetidir. Hani Ülkücüler memleket sevdalılardı? Hani Ülkücüler serdengeçtilerdi?
Siz Ülkücü müsünüz?!
Olağanüstü kongre safahatında sergilediğiniz tavır, çok yakışıksız.
Mevcut MHP Yönetimi'nin sergilediği bu çirkin tavır; 13 Mayıs itibarıyla vardığım hükmü doğrular nitelikte... MHP Genel Merkezi MHP çizgisinden çıkmıştır. Şu anda Balgat, işgal altındadır.
Partililerin değişik yerde bayramlaşması dahi Genel Merkez'i korkutmuştur. Alternatif bayramlaşma olarak görmüştür.
Aç salonları, genel başkan adayları da gelsinler, taraftarları da gelsinler bayramlaşsınlar. Sizler de birbirinizle bayramlaşın. Tanıdınız mı böyle bir imkânı?
Mevcut MHP Yönetimi, Saray'a selâm üzerine selâm gönderiyor. Saray "Paralel" diyor, MHP Genel Merkezi de "Paralel" diyor, Saray "Pensilvanya" diyor, MHP Genel Merkezi de "Pensilvanya" diyor. Saray "Fethullah Gülen" diyor, MHP Genel Merkezi de "Fethullah Gülen" diyor.
Saray'a, en hassas olduğu noktasından, en büyük sızısından, en büyük acısından yaklaşıyor ki kendisine destek versin, hâkimleri yönlendirsin, MHP içindeki muhaliflerin, Milliyetçi Hareket'in ve neticede Türkiye'nin kazanmasının önüne geçsin!
Utanır insan... Sıkılır... Yerin dibine geçer...
Gidici MHP Genel Başkanı'nı Genel Merkez binasındaki bayramlaşma konuşması sırasında seyrettim. Biraz vücut dilinden anlayanlar, nasıl bir tedirginlik, nasıl bir endişe içinde olduğunu görmüşlerdir. Son çırpınışla "Fethullah Gülen"den medet umuyor. Saray'a tekrar tekrar selâm gönderiyor. "Çaresizim Saray! Yetiş Saray! Muhalifleri engelle! Hapse mi atarsın, hâkimleri mi ayarlarsın, ne yaparsan yap engelle! MHP'yi baraj altına indirmek için bu koltuğu bırakmıyorum. Seni başkan yaptıracağım." demeye getiriyor. Konuşmasından başka mana çıkaran varsa söylesin!
Gidici: "Bize gelen bilgilere göre bağlantıları var" diyor muhalifler için.
Bir Genel Başkan halkın karşısına geçip ispat edemeyeceği bir söz edebilir mi?
Karşısındakiler, "Eğer size gelen bilgileri açıklamaz ve bu bilgileri ispat etmezseniz …." (Buraya nokta nokta koyacağım.) demezler mi?
Meral Akşener Söğütözü'de Anadolu Oteli'nde dün 14.00 olarak ilân ettiği bayramlaşma saatini, yine Genel Merkez'le aynı saate gelmesin diye 16.00'ya kaydırdı.
Meral Akşener'in bayramlaşma konuşmasını da dinledim. Ekranda iki kare açın, ikisinin konuşmasını yan yana dinleyin... Hangisi tedirgin, hangisi kendisine güvenerek konuşuyor, görün. M. Akşener, "Benim Ankara'da evim yok. Onun için bu salonda bayramlaşıyorum." diyor.
Bir MHP'linin ayrıca bayramlaşma düzenlemesinin neden ihraç sebebi olacağını anlamış değilim. İki tarafın da kalabalığına baktım. Genel Merkez'in korkusunu anladım; kendilerine itibar edilmemişti. Sönüktü. MHP'liler M. Akşener'e koşmuşlardı.
M. Akşener: "Sonuna kadar varım!" diyor.
MHP'de böyle gitmez; mutlaka değişecek. Değişimi halk istiyor.