Balgat yönetimi MHP'yi temsil etmiyor. Olağanüstü kongre yapıldı mı? Yapıldı. Halkın kahir ekseriyetini temsil eden iç muhalefet, istediği kararları aldı mı? Aldı... En son genel başkanlık seçimi için kongre yapılacaktı. "İşbirlikçiler", seçimi muallakta bıraktırdılar.
Türkiye'de adaletin nasıl işlediğine en açık delil MHP'nin durumudur. MHP'de, her şey kanunlara uygun seyrettiği hâlde "Yukarısı" Balgat'takilerine istediklerini (Başkanlık gibi) yaptırmak için "adalet mekanizması"na: "Hele durun. Bizim işaretimizi bekleyin." diyorsa, hiçbir surette Türkiye'yi hukuk devleti sayamayız.
Birçok basın yayın organlarında Balgat'ı işgal eden zatın hareketleri MHP'nin tavrı gibi gösteriliyor; "Başkanlık için MHP Ak Parti'yle anlaştı." deniyor. Bu doğru değil. Anlaşanlar Beştepe'dekiyle Balgat'taki zattır. MHP'nin fiilî başkanın MHP'lileri temsil ettiğini düşünebilir misiniz?! Onun için MHP Ak Parti ile anlaşmış gibi söyleyip yazmak yanlıştır.
MHP'nin 1980 öncesi milletvekilleri, Balgat'takinin Ak Parti'ye payandalığına karşı bir bildir yayınladılar. Bu "aksalkallar"a "Yüksek İstişare Kurulu" diyebiliriz. MHP'ye gönül verenlerin rahatsızlıklarını fark etmeseler, halkın hissiyatına tercüman olacaklarını bilmeseler kendilerine mütemadiyen bir müracaat olmasa böyle bir bildiri kaleme alıp MHP'nin il ve ilçe yönetimlerine, milletvekilleri de dâhil, bütün birimlerine ulaştırırlar mıydı?
Bildiriyi Ali Fuat Eyüboğlu (Yozgat), Agâh Oktay Güner (Konya), Mehmet Doğan (Kayseri), Sadi Somuncuoğlu (Aksaray), Servet Bora (Yozgat), Tahir Şaşmaz (Elazığ) imzalamışlar. Bu isimlerin yaşları 71-86 arasıdır. Kimi bakanlık yapmıştır. Devletin nereye sürüklenmek istediğini görebilecek tecrübeye sahiptirler.
Bir insan illâ başkan olacağım diye, neden ülkeyi darboğaza sokmak ister?! Bir insanın "günah"ı fazlaysa, kendisine "Dur! Hesap ver!" diyeceklerin kapıya dayanmaması içindir. Bu saatten sonra, sistem değiştirip Türkiye'de bir ilk olmak düşünülemez.
Ak Parti'nin tökezlemesi, yıkıcılara, bölücülere, darbecilere verilen tavizlerin, varsa "tırtıklamalar"ın hesabının sorulmasına kapı aralanması demektir!
Balgat, kendi koltuğu için ülkeyi ateşe atıyor. İşte "aksakallar" bildirisindeki çarpıcı satırlar:
"Türk Milleti ve Devletinin egemenliği, bir ve bütün olan Türk Milleti'ni etnisitelere ve mezheplere ayrıştırıp, devlete ortak yapmaya uğraşan; Habur, Oslo, İmralı ve Dolmabahçe mutabakatlarından tanıdığımız, Ülkemizin bölücü PKK, PYD, YPG, IŞİD, FETÖ gibi terör örgütleri tarafından, içerden ve dışardan kuşatılmasının baş sorumlusu olan bir kişiye teslim edilemez."
MHP milletvekilleri! Size soruyorum! Bu tespit yanlış mı? İsimlerinizi tek tek yayınlayacağım. "Başkanlık için red mi vereceksiniz, kabul mü?" diye soracağım. Önceden renginizi belli etmelisiniz. Sonra çıkıp ben red vermiştim, demenin bir manası olamaz ve tarih sizi asla affetmez. Zaten, tekrar milletvekili seçilme şansınız da yok. Bari son kertede hakikati haykırın!
Bildiride, "Bugün tartışılan sözde 'Başkanlık Sistemi' ise, Türk Milleti'ni etnik ve mezheplere ayrıştıran AKP siyasetinin gereği olarak, bu unsurlara göre devletin yeniden inşasını hedeflemektedir." deniliyor!
Kabul oyu, "suç"a ortak olma oyudur!
MHP milletvekilleri! Tarihin şeref listesinde mi yerinizi almak istersiniz, kara listesinde mi?!
