Merhaba…

SÖZ DER Kİ;

"-Kötü bir düşman, iyi bir öğretmendir..."

***

Merhaba…

Aslında her meslekte çok işyeri değiştirmek biraz "sabıkalı" görüntüsü verse de, bizim meslekte CV'nin kalabalık olması bir artı oluyor.

Ama benim öyle olmadı…

30 yıllık Türkiye serüveninden sonra, şimdi başka bir sıcak yuvada, "Yeniçağ"dayım…

"Söz Market"in kepenklerini bu sütunlarda açma ruhsatı verenlere teşekkür ediyorum…

İnşallah yine beraber gülüp, beraber hüzünlenip, beraber düşünürüz…

Hoşbulduk!..

***

Ben ne diyorum?

Sizi bilmem ama ben bazı konuları kafaya fena takıyorum... Bu aralar en büyük derdim, gittikçe heyecanını yitiren 'Türk futbolu'... Bakalım 'Ne olsun, ne olmasın' konusunda bana katılacak mısınız?

* Türkiye'nin ve Türk futbolunun en büyük sıkıntısı adalettir. * Türk seyircisi alkışını ödünç verir. * Kaybetmenin de onuru vardır. * Bir teknik direktör bir sezonda sadece bir kulübe imza atabilmelidir. * İnsanlar söyledikleri kadar alkışladıklarından da sorumludur.

…

* Naklen yayın parasının yarısı bütün kulüplere eşit, yarısı da kazanılan puana dağıtılmalıdır. * Bütün Süper Lig statlarına tente tünel yapılmalıdır. * Maçlardan önce olduğu gibi sonra da tokalaşma getirilmelidir. * Kulüp televizyonları rakip başkan ve futbolcuları da misafir edebilmelidir.

…

* Olsun diye değil, gerçek manada spor polisi yetiştirilmelidir. * Federasyon tarafından alt yapı müfredatı hazırlatılıp bütün kulüplerde uygulatılmalıdır. * Hakem ücretleri kişilerin inisiyatifinden çıkarılıp, otomatiğe bağlanmalıdır.

…

* Türkiye'deki bütün profesyonel takımlar için (FIFA sıralamasında olduğu gibi) puanlama ve sıralama yapılmalıdır. * Yayıncı kuruluşa, bütün Süper Lig statlarının soyunma odası tünellerine güvenlik kamerası koyma mecburiyeti getirilmelidir.

***

Krampon...

G.SARAY; Mısırlı Hamdy Alaa Elsayed Mamed Mahmoud Abdelmoaty'i alarak, önümüzdeki 3 sezonun yabancı hakkını doldurdu.

***

SABAH yapılan idmanda çift kale maça katılan Arda Turan, öğleden sonra poligonda atış talimi yaparak çalışmalarını sürdürdü.

***

İSMAİL Köybaşı'nın taç çizgisine yakın bir yerden kullandığı serbest vuruş, yine aynı noktadan taca çıktı…

***

F.BAHÇE'de Cocu'nun yerini alacak teknik direktör adayları açıklanırken, ondan sonraki aday arayışlarına da start verildi…

***

Ana Kumanda

(…A SPOR / Takım Oyunu)

SERKAN KORKMAZ: Pepe'nin bu pozisyonuna ne diyorsun hocam?

ERMAN TOROĞLU: Burada rakibin karaciğerine operasyon var Serkan. Cinayete teşebbüsten mahkemeye vermek gerekir.

***

Maksat fıkra olsun!

Araplar arasında bu ara meşhur olan bir fıkra:

Suudlu bir adam eşinden ikinci evlilik için izin istemiş...

Kadın tek bir şartla kabul etmiş;

"-Evlilikle ilgili evrakları Türkiye'deki Suud Konsolosluğundan alacaksın..."

***

Müslüm Baba!

Hadi bizim kemik suyunu 'shot' yaptınız…

Kaylule dediğimiz öğlen kestirmesine 'Da Vinci Uykusu' dediniz..

Lahmacunumuzu 'beach club'lara taşıdınız…

Marjinal kesimin 'Müslüm Baba'yı sahiplenmesi nerden çıktı?..

Sinema gişeleri tren gibi olmuş…

Hani biz kıro'yduk?..

***

STOP…

Yılmaz Vural Ağabey… stop... Hırsına, inadına ve inancına hayranım… stop… Yurdun her köşesinde görev yaptın, küme düşmeye giden her takımı kurtardın… stop… Teknik ve taktik bilgine zerre sözüm yok… stop… Ama geçmiş yıllarda bir sürü saçma sapan şeye konu oldun.. stop... Garip demeçler, komik görüntüler verdin… stop… Artık herhangi bir büyük takımın başına geçmen imkansız... stop… Zaten bu Rıdvan Dilmen, 'Fenerbahçe'yi mizah konusu yapmayın' derken seni kastediyor abi… çok stop!..

***

VAR'a az var!

Biliyorsunuz biz önce kaza yaparız, sonra oraya trafik işareti koyarız.

Vatandaşın biri bir tinerci saldırısına uğrar, polis hemen tinerci avına çıkar.

Önce bir insan ölür, sonra belediye çukuru kapatır.

Kar yağar, maçların gündüz oynanmasını, statların ızgarasını, kırmızı topu tartışır dururuz.

Yani bu da geçer, fazla kulak asmayın!

VAR'ı mahkemeye vermeye ne var ki şurda?

***

Kediler...

Kediler, gerçek benliklerini ortaya çıkarmakta ustadırlar...

Bir kediyle ilk kez tanıştığınızda onun hakkında güçlü bir izlenim edinirsiniz..

Utangaç mı, sevecen mi, oyuncu mu, rahat bırakılmak isteyen bir huysuz mu olduğunu hemen anlarsınız...

Doğasının bilinmesine izin verdiği için bir kediyle karşı karşıya olduğumuzda nasıl davranacağımızı bilebiliriz..

...

Böyle bir şeffaflık, başkalarıyla ilişkilerinizde size de yardımcı olur...

Açık ve dürüst olursanız, görüştüğünüz kişiler sizi daha iyi anlayacak ve beklediğiniz şekilde davranacaklar..

Bu da ilişkilerinize olumlu bir şekilde etki edecek...

Örneğin, yeni biriyle tanışıp konuşmaya başladığınızda, kendiniz hakkında önemli noktalara değinmenin ya da olağandışı durumlardan söz etmenin yanı sıra karşınızdaki kişiye ve söylediklerine de ilgi göstermek gerekir...

Böyle davrandığınızda daha kolay bağ kurduğunuzu ve uyum yakaladığınızı fark edeceksiniz...

Kediler, nasıl davranılmak istiyorlar ya da istemiyorlarsa bunu bize en açık şekilde ifade ederler.

Siz de tanıştığınız insanlara kendinizi daha fazla açarak ilişkilerinizin daha ilginç ve faydalı olduğunu görebilirsiniz.

(…N.Somerville)

***

Ters açı...