Kurtalan Belediye Başkanı nasıl kurtuldu?..
Aslında ne olduklarını çok iyi bildiğimiz etrafımızdaki yalancılara ara sıra yaparız ya!.. “Doğru yalan söyle” diye...
“Ortada masa ve taraflar yok” diye U dönüşü yapıp güya milliyetçi-muhafazakâr oy erozyonunu önleyeceğini sanan Recep Erdoğan’a HDP’li Sırrı Süreyya Önder, bebek katili Abdullah Öcalan’ın beslendiği İmralı’da, kurulan masayı göstererek cevap verdi. Önder, sözünü verdiği “baş vurdukları 3 illegal yolu” da açıkladı. Verdiği üç örnek de askerlerle ilgili. Daha çok onları töhmet altında bırakacak şekilde. Sanki TSK ile gizli anlaşılarak gerçekleştirilmiş işler gibi. Önder’in 3 illegal yol ile açıklamalarına cevap verip vermeyeceği Genelkurmay Başkanlığı’nın işi.
Sinsi tezgâhta dikkatlerimizi bir saniye bile eksik etmeyelim.
7 Haziran’a kadar danışıklı dövüşlü idareli bir şekilde götürüleceğini düşündüğüm AKP-HDP kayıkçı kavgasında Sırrı Süreyya Önder’in de cambazlık yaptığı ortada. Eğer Önder, Recep Erdoğan ve AKP’nin gerçek yüzünü faş etmekte samimiyse, gizli anlaşmalardan kaynaklanan, başvurulan illegal yollarda neden Recep Erdoğan’lı, Ahmet Davutoğlu’lu, Yalçın Akdoğan’lı, Efkan Ala’lı, Mahir Ünal’lı, Hakan Fidan’lı örnekler vermedi. Bakın onlardan bir tanesini ben aktarayım. Hem de çok ünlü bir AKP kurmayının bize anlattığından;
“Kurtalan (Siirt) Belediye Başkanı, PKK tehdidinden dolayı çok sıkıntıda. ” Kobani “ ayaklanmasının ardından örgütün hakkında ölüm kararı verdiği Belediye Başkanı Nevzat Karaatay (AKP’li), ilçeye girip de doğru düzgün makamına oturamıyor. Karaatay’a ait mekanlar devletin kirpileri tarafından korunuyor. Durum böyle olunca Ak Parti Siirt İl Başkanı Fevzi Sevgili (eski il başkanı. 7 Haziran seçimleri için görevinden ayrılıp aday adayı oldu-aht-), Ahmet Davutoğlu ziyaretinde kendisine durumu anlatmış. Başbakan da Efkan Ala’ya ’bu konuyu çöz’talimatı vermiş. Ala ise, ’efendim çözümden sorumlu Yalçın Akdoğan bakanımız, ona söyleyelim’ demiş. Devreye giren Yalçın Akdoğan’dan, Dolmabahçe mutabakatı çerçevesinde konunun üzerine gidilmesini ve çözülmesini istemiş. İmralı-Kandil heyetiyle görüşen ve durumu aktaran Yalçın Akdoğan, Dolmabahçe mutabakatı doğrultusunda konuyu tatlıya bağlamış... KCK mahkemesinin 3 ay önce ölüm cezası verdiği belediye başkanı için verilen karar, PKK affı çıkartılarak kaldırılmış...”
Hükümetin Başbakanı, Başbakan Yardımcısı, Bakanı araya giriyor. Sık sık masanın bir yerlerinde buluştukları “çözüm süreci” ortaklarından ricacı oluyorlar. PKK mahkemesinin verdiği kararı kaldırtıyorlar.
Bu ne demek?..
Hükümetin, PKK mahkemesini muhatap alması, kararlarını kabul etmesi acizliği demek değil mi?..
Ne oldu, nerede kaldı “başbakan” ın “kamu düzeninden asla taviz vermeyiz” sözleri.
Demek ki; PKK’nın kamu düzeninden bahsediyormuş!..
Sırrı Süreyya Önder de bu ve bunun gibi yüzlerce örneği, herhalde illegal yollar, legal hale geldiği için açık etmedi!..
Hatırlar mısınız?..
AKP’nin bir zamanlar çok ünlü bir şarkısı vardı; “Beraber yürüdük biz bu yollarda...”
Recep Erdoğan her mitinginin ardından, hep beraber kendisi de katılarak söyletirdi.
Nasıl da cuk oturuyor. Değil mi?..
Not; Güvenilir kaynaklardan ulaştığım bilgiye göre, Recep Erdoğan’ın talimatıyla, eski İçişleri Bakanı Efkan Ala, görevlerinden alınacak 60 il alay jandarma komutanının listesini tamamladı ve İçişleri Bakanı yakın arkadaşı Sebahattin Öztürk’ün eline tutuşturdu. Yakında Jandarma teşkilatı ile ilgili yeni bir “paralelciler” cayırtısı duyarsanız şaşırmayın. Eğer bu görevden almalar seçim öncesi gerçekleşirse. Sandıktaki oylarınıza sahip olmanız için çok ama çok hassas olun derim.
Ha! söylemeden geçemeyeceğim;
Derin devletçi, her türlü fenalığın baş sorumlusu JİTEM’ci, faali meçhul cinayetlerin mimarı, Ergenekoncu Jandarma teşkilatı birdenbire nasıl da paralelci olmuş!..
Fethullah Gülen Hocaefendi şu işin sırrını bize bir anlatıverse...