Kişiye özel rant artışı yanlıştır

Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Doç. Dr. Mustafa Tuna ile 24 yıl görev yapan eski Başkan Melih Gökçek arasında "Hafriyat suçlaması" devam ederken yeni bir tartışma konusu daha ortaya çıktı: İmar Rantı...

Gökçek döneminde verilen emsal artışı ile ortaya çıkan imar rantları konusunda Başkan Tuna, "Kişiye özel rant esaslı emsal artışına hayır dedik. Yapılan iş ve işler kamu vicdanını rahatsız ediyor ve bu da fark ediliyor. Bu yanlışlara son verdik" diye Gökçek dönemi uygulamalarını eleştirdi..

Hafriyat tartışması

Melih Gökçek'in attığı, "... Son sözüm Sn. Mustafa Tuna'ya... Buraya kadar yazdıklarım sadece nefs-i müdafaa... İnan partime zarar vermeyeceğime inansam, seni insan yüzüne çıkamaz hale getiririm... Söyle adamlarına davamıza daha çok zarar vermesinler..." şeklindeki Tweet'i sorunca Başkan Mustafa Tuna şu yanıtı verdi:

"Melih Bey, Ankara'mıza ve partimize çok faydalı görevler yürütmüş uzun yıllar emek vermiş birisidir. Ben böyle polemiklere girmeyi doğru bulmuyorum. Bu durumu kendime yakıştıramadım Melih Bey'in söyledikleri kendini bağlar.

Bana bir sorulan soru vardı. Hafriyat ne oldu, ne gelir elde ediyorsunuz diye. Ben de sorulan soruya göre cevap verdim Bizim belediye olarak aylık aldığımız para şuydu, şimdi şu oldu diye bir açıklama yaptım. Rakamlar doğru.

Burada alınacak bir durum yok. Ben kimseyi suçlama anlamında bir şey söylemedim. Bir daha söylüyorum, ben Melih Bey ile polemiğe girmem bana yakışmaz. Nokta."

Başkan Tuna'ya sorularım ve yanıtları şöyle:

Soru: Şanssız bir görev üstlendiniz. Seçilmiş bir başkan vardı ve siz bayrağı ondan devraldınız bu görevi demokrasi açısından nasıl değerlendiriyorsunuz?

Tuna: Şanssız ve şanslı kavramını doğru bulmuyorum. Neticede bize verilen görevi layıkıyla yerine getirmek için geldik. Benim prensibim budur. Bana ne görev verilirse onu en iyi şekilde yerine getirmektir. Bu zihniyetim öğrencilik dönemimde de aynıydı.

Ben işimi düzgün yapmaya gayret ederim. Gelişen şartlarda Melih Bey'in istifa etmesi o dönemdeki hadiselerdir. Bunlar benim dışımdaki durumlardır. İstifa sonrası yetkili merciler tarafından bu görev bana tebliğ edildi.

Aslında ne işi yaparsanız yapın dünya hayatında illaki sıkıntılar olacaktır. Burası cennet değil, burası dünya. Hayatınızda her istediğinize rahat ulaşabiliyor musunuz? Zor kelimesi benim anlayışımda yok. Melih Gökçek istifa etmişse ben ne diyebilirim.

Soru: Melih Bey'in dönemi ile sizin döneminiz arasında gelir artırıcı farklılıklar var mı?

Tuna: Şirketler Büyükşehir Belediyesi'nden aldığı işlerle işini yürütüyor. Sonuçta bunlar belediyenin şirketleridir. Örnek verecek olursak; ihalelerimize giren şirket sayılarının artması ve rekabetin oluşması belediyenin harcayacağı paranın azalması anlamına geliyor. Böyle olunca da gelirimizin artması olumlu yönde oluyor. Harcamadığımız para da gelir olarak kasanda kalıyor.

Soru: Göreve başladığınızda emsal artışları ile dağıtılan rantlar konusuna değinmiştiniz. Bu konu hakkındaki düşünceleriniz nelerdir?

Tuna: Kişiye özel rant esaslı emsal artışına hayır dedik. Baktığımızda emsal artışı olmaz mı elbette olabilir. Okul olabilir, hastane olabilir. Bunlar makul oranlarda emsal artışı olabilir. Yapılan iş ve işler kamu vicdanını rahatsız ediyor ve bu da fark ediliyor bu yanlışlara son verdik.

Biz önümüze bakıyoruz geçmişte ne olmuş ne bitmiş ona bakmıyoruz. Biz Ankara için el ele vererek, ortak akılla bütün kesimleri kucaklayacak, vatandaşın rahat edeceği bir Ankara yaratmak istiyoruz.

Yapacağımız iyi işlere odaklanmak istiyoruz. Geçmişte yaşananlarla uğraşıp da enerjimizi tüketmek istemiyoruz. Benim dedem niye öldü diye düşünürsem bir netice alamam. Dedem öldü, Allah rahmet eylesin. Ben de dedemin ruhuna ancak bir Fatiha okuyabilirim. Ben hayattayım, hayatta da bir şeyler yapmalıyım. Dedemin mirasını verdiği kültürü aktarmam gerekir."

Yazarın Diğer Yazıları