Katyuşa ve Fırtına Obüsü!
Türkiye kanlı teröre her gün şehit veriyor. Buna ilave olarak Suriye tarafından da Türkiye sürekli taciz ediliyor. Kilis'i hedef alan IŞİD saldırıları hız kesmeden ve aralık vermeden üç aydır devam ediyor. Son günlerde Suriye tarafından Kilis kent merkezi hedef alınarak ateşlenen roketlerle ilgili haberlerden bir kısmı şöyledir:
- Suriye tarafından atılan roket mermisi camiye isabet etti: 1 ölü, 10 yaralı var.
- Suriye tarafından atıldığı tahmin edilen bomba, Kilis'teki Aile Sağlık Merkezi'nin hemen yanındaki bir eve düştü.
- Kilis'e Suriye'den yine roket atıldı: 6 yaralı var. Mermilerden birisi bir okula düştü. Temizlik görevlisi kadın öldü iki öğrenci de yaralandı.
- Üst üste bomba düşen Kilis'e 4 ayda toplam 51 kez bomba düştü. Kilis kent merkezine Suriye tarafından atılan 2 roket mermisi daha düştü.
Son olarak iki gün önce IŞİD 5 roket daha attı. Bu saldırıda da 1 ölü 26 yaralı var.
18 Ocak'tan bu yana IŞİD tarafından Kilis'e 46 roket atışı yapıldı. Bu saldırılarda 17 kişi öldü. 61 kişi ise yaralandı.
IŞİD'in Katyuşa'sı TSK'nın obüsü!
Kilise yapılan her IŞİD saldırısının ardından şöyle haberler geliyor: TSK, Suriye'den ateşlenen ve 20 kilometre menzilli Katyuşa türü 3 roketin kaynağını, ateşlendiği anda tespit etti. Hedefe 'misliyle mukabelede' bulunan güvenlik güçleri, roketleri atan hedefi etkisiz hale getirdi.
IŞİD mevzilerinden Kilis'e roket saldırısı rutin olarak sürüyor ve TSK da buna misliyle karşılık verdiğini sürekli olarak tekrarlıyor. IŞİD'in Katyuşası, TSK'nın Fırtına Obüsleri ateşleniyor. Olan vatandaşa oluyor!
Aylardır Kilisli vatandaşlar korku ve tedirginlik içinde yaşıyor. Saldırılara sert karşılık veriliyor ama, insanlar da IŞİD roketleriyle ölmeye devam ediyor.
Saldırıların süreklilik kazanması, can kayıplarının yaşanması üzerine kentte gerilim, kaygı ve öfke de had safhaya çıkmıştır. Sonuçta vatandaşlar roket saldırılarının ardı ve arkasının kesilmemesi üzerine Kilis valiliğine yürümüştür. Buna karşı polis müdahalesi yapılmış ve bazı insanlar göz altına alınmıştır.
Ortada ciddi ve tehlikeli gelişme vardır. Vatandaşlar durumun vahametine dikkati çekerek hükümetin bir an önce gerekli tedbirleri almasını istiyorlar. Bu istek hem meşru hem de haklıdır.
20 kilometrelik alan kontrol altına alınamaz mı?
Hükümet saldırıların süreklilik kazanması üzerine "ilave askeri tedbirlerin alınacağı, İHA'lar ile sınırın gözetlenmesinin etkin hale getirileceğini" açıkladı. Ekonomik, sosyal ve sağlıkla ilgili tedbirler de devreye girecekmiş.
Bu bağlamda Kilis'e ciddi bir askeri sevkiyat yapıldığı gözleniyor. Batı illerinden gelen ve aralarında 80 saniyede 40 roket atabilen füze bataryalarının da bulunduğu 13 TIR'lık askeri konvoyun da Kilis'e gönderildiği açıklandı.
ABD'den de Kilis'e füze sistemi getirtileceği ortaya atılan iddialar arasındadır.
Türkiye gecikmeden, IŞİD'i Başika'ya ve Kilis'e attığı roketler yüzünden pişman olacağı tedbirleri almak zorundadır. IŞİD, Türkiye'nin yumuşak karnını keşfetmiş gibi sürekli Kilis'e roket fırlatıyor. TSK, tehdidi kaynağında imha etmesi ve tehlike yaratmayacak şekilde bölgeyi denetim altına alması gerekiyor.
Bölgede Türkiye'ye dost silahlı güçler var. Onların güçlendirilmesi yoluyla IŞİD mevzilerinden sökülüp atılabilir.
Sonuçta saldırıların yapıldığı yerler Türkiye'ye 20-30 kilometre mesafede olan alanlardır. Buralar TSK tarafından denetim altına alınabilir. Türkiye'nin vatandaşlarının can ve mal güvenliğini sağlamasından daha doğal bir şey olamaz.
ABD ne der, Rusya ne yapar, IŞİD hangi saldırıyı gerçekleştirir, türünden soruları sormanın zamanı geçmiştir. Hükümetin vatandaşlarının can güvenliğini sağlamak gibi bir sorumluluğu vardır. Bunun gereklerini yerine getirmelidir.