Şeyh Said'i bir tarafta PKK sahipleniyor, bir tarafta Ak Parti... Barzanîleri de öyle... Ne kadar isyancı varsa baş tacı ediliyor.
Seyit Rıza'nın heykeli Tunceli'de Kışla Meydanı'nda dikilmedi mi!
Bir Yozgatlı olarak isyanlardayım!
Çapanoğullarının başı kel mi?! İsyancılar Çapanoğlu Celal, Edip, Halit Beylerin heykelleri dikilmeli, adları caddelere, mekteplere verilmelidir!
Sahi Ahmet Anzavur nereliydi? (Kafkaslardan gelme de, nereye yerleşmişti?) Anzavur, Millî Mücadele'de epey gaile açmıştı. (Ayaklanması şeddelidir; iki defa Kuvâ-yı Milliye'ye saldırmıştır.) Ak Parti cenahı, tez elden bir kanun çıkarmalı, iade-i itibarda bulunulmalı, yakınlarına tevdi edilmek üzere madalya hazırlanmalı, ailelerden muhtaç olanlar varsa, maaş bağlanmalıdır. Hepsi bir kararnamelik iş! Üstelik Anzavur isyancılar içinde en padişahçısıydı.
İstiklâl Harbi neticesi Cumhuriyet kuruldu, padişahlık kaldırıldı. Tekkeler ve zaviyelerin kapısına kilit vuruldu. Öyleyse Cumhuriyet kötüdür. Padişah Efendimiz yerinde kalmalıydı. Halifelik kaldırılmamalıydı. (Halifeliği ne zannediyorlarsa bunlar? Dinî hiçbir hüviyeti yoktur. Din suiistimal edilmektedir sadece. Tarih boyu böyleydi. İleride daha ayrıntılı yazacağım. Halifelik ve din birbirinden kesinlikle ayrılmalı, halifelik bir dinî vecibe gibi görülmemelidir.)
Adil Zozani adlı HDP'den Hakkâri milletvekili 2 Kasım 2013'te,"Şeyh Said'in anısı Kürt halkının bağrında yaşıyor." dedikten sonra sözü bu isyancının heykelinin dikilmesine getiriyor: "Ant olsun ki onun heykelini Diyarbakır'da bir meydana dikeceğiz, bu bizim boynumuzun borcudur."
AKP, Balgat MHP'siyle kol kola "evetçilik" oynarken, diğer tarafta HDP ile aynı satıhta bir araya gelerek emperyalistlerin ekmeğine yağ süren Şeyh Said'e Fatiha istemiştir. AKP+HDP+Balgat... "Türkiye mozayiği" dedikleri bu olsa gerek. Bir uçtan bir uca müthiş buluşma! En özlenen tablo!
Diyarbakır'da, Ak Parti'nin astığı pankartta aynen şöyle yazıyor: "Her EVET Şeyh Sait ve arkadaşlarına bir Fatiha'dır."
Pankartın bir tarafında Binali Yıldırım'ın resmi var. Yani bu söz Binali'den çıkmış oluyor!
"Hayır" oyu verecekler "terörist", ama ülkeyi bölmeye, devleti yıkmaya kalkışanlar mazlum!
Türkiye'de "başkanlık" getirerek sistem değiştireceklermiş. Dünyada örneği olmayan bir başkanlık... Diktatörler bile böyle bir hakkı kendilerinde görememişler, dengeleri gözetmişlerdir. Baas Partisi kurucuları dahi bunları hayal edemezlerdi. Mişel Eflak ve Salâhuddin el-Bîtâr mezarlarında "Tek Adam"a ihtiramdalar şu an! Biz, ülkeyi bir kişiye teslim ediyoruz... Ne mahkeme var, ne meclis var, ne Anayasa... Kâğıt üstünde hepsi mevcut. Hakikatte fonksiyonları sıfır. Saldım çayıra Mevlâ'm kayıra!
Lozan çıkışı birinci kırılma noktası; Şeyh Said ikinci kırılma noktası! Lozan çıkışı, bizi -istemeseler de- Sevr'e; Şeyh Said çıkışı, üniter yapıyı parçalamaya götürür. (Devam edeceğiz.)
