AKP Grup Başkanvekili Bülent Turan, "Dövizin artmasının tek sebebi var; Türkiye'ye ayar vermek. Veremeyecekler kardeşim. Bunlar o papazı değil, Erdoğan'ı istiyorlar. Alamayacaklar kardeşim. Bu millet olduğu müddetçe, sahip çıktığı müddetçe alamayacaklar." dedi.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ise daha temkinli konuştu:
"Bir papaz uğruna Türkiye ile ilişkilerini, dostluk ve müttefiklik anlayışını yok farz edebilecek bir hataya düşen Trump'ın kafasında acaba ne vardır? Bunu iyi anlamalıyız. Bu bir papaz meselesi değildir. Türkiye'ye darbe teşebbüsünün arka planı olan ABD, darbeci yoldaşlarını kurtarmak için bunu yapıyor."
***
ABD, papazı değil, Erdoğan'ı isteseydi, darbe girişimi sırasında veya daha önce bunu yapardı! Aksine arkasında ABD olduğu söylenen her eylem, Tayyip Erdoğan'ı daha da güçlü hale getiriyor. Peki ABD'nin Türkiye politikasını belirleyen CIA'nın Türkiye masasındaki ekipte çalışanlar, bu kadar mı öngörüsüz ki, Tayyip Erdoğan'ın yönetim sistemini Devlet Bahçeli sayesinde değiştirerek yasama, yürütme, yargı hatta fiilen medya güçlerini elinde toplamasına seyirci kaldı.
Darbe girişimi sonunda Erdoğan başkan oldu! Sonuç bu değil mi?
Peki darbe girişimi olmasaydı, yönetim sistemi değiştirilebilir miydi? Değişse bile Erdoğan seçimi kazanabilir miydi?
Bu sebeple, Bahçeli'nin "Trump'ın kafasında acaba ne vardır? Bunu iyi anlamalıyız." sözleri önemli ama ABD'nin hedefinin sadece darbeci yoldaşlarını kurtarmak olduğuna katılmıyorum. Çünkü darbecilerin beyin takımı zaten kurtulmuştur. Adil Öksüz bile yakalandığı halde serbest bırakılmıştır. ABD, kullandığı adamlara karşı bu kadar vefalı bir ülke değildir. Trump'ın krizi tırmandırmasında daha önemli sebepler olmalı... Türkiye'yi federasyona dönüştürerek, Fırat-Dicle havzasını koparmak gibi!
***
Ekonomik kriz de zaten patlayacaktı. Bunun için ABD'nin çok özel bir çaba sarf etmesi gerekmiyordu. Fakat ABD'nin Türkiye'ye yönelik tutumu, Türkiye'deki muhalifleri de Erdoğan'ı arkasında durmaya itiyor! Yoksa asıl istenen bu mudur?
ABD'nin başında, saçma sapan işler yapan bir adam var gibi görünüyor ama o adam, CIA'nın geliştirdiği projeleri uyguluyor! Orada, ahmakları çalıştırmıyorlar herhalde!
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Mehmet Cahit Turhan ise "Bu millet, çağımızın yöntemleriyle yapılan savaşlara karşı da kendi asaletinden gelen, genlerinde olan mücadeleci şuurla bunları savuşturmaya devam ediyor" dedi.
Peki ama çağımızın mücadele yöntemi olan ekonomiyi İngiltere ve AB'ye, savunmayı ise FETÖ'ye devreden kim? Tarım ve hayvancılığı bile baltalamadınız mı? Dünyanın en pahalı etini neden Türkler yiyor? Oysa dünyaya hayvancılığı öğreten Türklerdir.
Turhan yine, "Ülkemiz, milletimiz, devletimiz artık yakın geçmişteki gibi birilerinin talimatıyla değil, kendi hür iradesiyle karar alıp bu kararlarını uygulayan bir devlet, bir millet olma durumuna gelmiştir" dedi.
Öyleyse Büyük Orta Doğu Projesi Eş Başkanlığı'nı neden üstlendiniz? Bu çerçevede, Arap Baharı, ABD'nin talimatıyla İstanbul'da hazırlanmadı mı? Suriye'de ABD'nin isteğiyle iç savaşa katkıyı kim yaptı? Şimdi bunlardan vaz mı geçildi?
***
Hayvancılık konusunda günün sözünü CHP Genel Sekreteri Akif Hamzaçebi söyledi. Hamzaçebi, AKP heyetinin bayram ziyareti sırasında "Ben her yıl kurban fiyatlarını, Trabzon Tonya'da Osman diye bir satıcı arkadaşımız var, ona sorarak öğrenirim. Osman, 'Eskiden bir inek 10 kişiye bakıyordu, şimdi 10 kişi bir ineğe bakıyor' diyor." ifadesini kullandı. AKP Konya Milletvekili Orhan Erdem ise "Osman biraz abartmış" değerlendirmesini yaptı.
Yoksa yukarıdaki değerlendirmelerle biz de mi abartıyoruz?
